AB Komisyonu Sözcülüğünden yapılan açıklamada, ABD’nin 2003 yılından bu yana ilk kez idam cezası alan mahkumların infazlarına yeniden başlayacağını duyurmasına ilişkin, “Bu karar, hem ABD’de hem de dünyada ölüm cezasını ortadan kaldırma eğilimindeki artışla çelişiyor.” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, ölüm cezasının, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne aykırı bir ceza olduğu belirtilerek, “AB, ölüm cezasına şiddetle karşı çıkmakta ve bunun dünya çapında kaldırılması için çalışmaya devam edecek.” ifadesi kullanıldı.
DEMOKRATLARLA YENİ KRİZ
Söz konusu kararın, 2020’deki başkanlık seçimleri öncesinde özellikle uyuşturucu kartelleri ve adam öldürme suçlarına karışan çeteler için idam cezası isteğini dile getiren ABD Başkanı Donald Trump ile Demokratlar arasındaki tartışmaları alevlendirmesi bekleniyor.
Nitekim, Demokrat başkan aday adaylarının neredeyse tamamı, başkan seçilmeleri halinde idam cezasını ilgili federal kanunlardan çıkarmayı vadediyor. Buna karşı çıkan Trump ise idam cezasının uygulama alanının genişletilmesini istiyor.
Senato Adalet Komitesinin Demokrat üyesi Dianne Feinstein, federal hükümetin büyük bir yanlış yaptığını savunurken, Demokrat başkan aday adayları da açıklamalarıyla karara tepki göstermişti.
BM’DEN DE TEPKİ GELDİ
Öte yandan dün de BM Genel Sekreter sözcülerinden Farhan Haq da federal hükümetin idam cezasının uygulanması yönündeki kararına tepki göstermişti.
Haq, BM’nin dünyanın neresinde olursa olsun idam cezasının uygulanmasına karşı olduğunu ve bütün ülkelerin bu uygulamaya kesinlikle son vermesi gerektiğini söyledi.
ABD’de halen 29 eyalette idam cezası uygulanıyor ve federal kanunlara göre cezalar “pentobarbital” adlı zehirli iğne kullanılarak infaz ediliyor.