Mehmet Aslan, Tümer Metin, Güntekin Onay ve Uğur Meleke, moderatör Kenan Başaran’ın sorularını yanıtladı.
SORULAR
1- MUSTAFA Cengiz, günlerce Terim’e verilen cezayı konuştu ve ‘oyun’u bozacaklarını söyledi. Etik Kurulu’nun Terim’i çağırıp ‘organizasyon’un ne olduğunu sorması gerekmiyor mu?
2- FALCAO ilk maçında golünü attı ve G.Saray kazandı. Ama lig maçını değil, Şampiyonlar Ligi maçını sormak istiyorum. Artık Falcao’nun da katıldığı G.Saray, Brugge engelini aşacak durumda mı?
3- Beşiktaş tarihi farktan kurtuldu. Avcı, F.Bahçe’nin geçen sezon Cocu ile yaşadığı sürecin benzerini yaşıyor! Başakşehir ve Trabzon maçları kaybedilirse Avcı’nın akıbeti tartışılır hale gelir mi?
4- EMRE’nin varlığı Fenerbahçe’de olumlu anlamada bir fark yaratıyor Ancak yokluğu da sorun… Başakşehir’de de böyleydi… Yanal’ın Emre’siz maçlar için çözümü ne olmalı? 5
5-FALCAO ilk maçında golünü attı ve G.Saray kazandı. Ama lig maçını değil, Şampiyonlar Ligi maçını sormak istiyorum. Artık Falcao’nun da katıldığı G.Saray, Brugge engelini aşacak durumda mı? 2
6-F.BAHÇE 3 golü de bireysel hatalardan yedi. Ama hatayı yapanlardan Jailson ve Ozan, mevkilerinin adamı değil. Rami, Serdar ve Sadık otururken neden hala Jailson? Sağda Murat oynamaz mıydı? 4
7-HÜRRIYET’in ‘TFF’de 1905 atışması’ haberi beni TFF için karamsarlığa itti. Kimse kulüp ceketini çıkartmamış! Aksine bir de paltosunu giymiş! Bu bölünmüş yönetimin ligi yönetmesi mümkün mü?
TÜMER METİN: TFF ETiK KURULU?FATiH TERiM’i ÇAĞIRMALI
1- SAYIN başkanın bahsi geçen ‘oyundan’ haberi var mıydı, yoksa hocanın açıklamaları sonrasında mı endişeleri dile getirdi, açıkçası ondan pek emin değilim. Hafta sonu yayında da ifade ettiğim üzere, TFF Etik Kurulu, hocayı çağırıp mutlaka çağırıp sormalı. Hoca gider mi, bir açıklık getirir mi, onu bilmiyorum. Geçen sene de sayın Albayrak’a sorulmalıydı VAR kayıtlarına dair yaptığı açıklama sonrası…
BRUGGE iLE BAŞLAMAK BiR FIRSAT
2- RADAMEL Falcao gibi bir dünya yıldızının şüphesiz ‘Devler Arenası’nda Galatasaray’ın çehresini değiştirebileceği kanaatindeyim. Eğer Galatasaray bir başarı istiyorsa, -ki bu benim de yürekten temennimdir- Brugge deplasmanı ile başlayacak olmak, bana çok iyi bir fırsat olarak gözüküyor…
AVCI’NIN GÜVENi BiRAZ SARSILMIŞ
3- ABDULLAH Hoca’ya yönetimin çok inanıp ve güvendiğini biliyorum. Benim de tanıdığım hocanın kendine olan güveninin biraz sarsılmış olduğunu gördüm Gazişehir Gaziantep deplasmanı sonrası düzenlediği basın toplantısında… Arayış sancısı değil hocanınki… Bildiği, emin olduğu ve hep yaptığından alamadığı sonuç onun yaşadığı. Hoca şunun farkına varmalı: ‘Semt’ başka; burada rakamlar değil ‘sonuçlar’ konuşur. O halde naçizane, Hannibal’in dediği gibi, “Ya bir yol bulacak ya da bir yol açacaksın” hocam…
DEVŞiRME, ADALETi SARSAR
4- YARIŞIRKEN genç oyuncuya güvenebilmek için camiada büyük bir krediye sahip olman gerekir. Ersun Hoca’nın bu kadar rahat olduğunu düşünmüyorum. Pozisyonu devşirilen oyuncuların takım içi adaleti sarstığına dair tecrübelerim var. Murat Sağlam, bu yoklukta dakika alamazsa zaten Hasan Ali dönünce forma tamamen hayal olacak… Birilerinin yokluğu birilerine fırsat olacaksa, o fırsatı verecek hocaya da ihtiyaç var…
BiRiLERi EMRE’YE YARDIM ETMELi
5- EMRE Belözoğlu’nun takıma etkisi sadece oyun aklı tekniği ile sınırlanamaz; gidişata olan isyanı onu hâlâ en cazip kılan tarafı… Artık birilerinin Emre’ye yardımcı olmak için kaçtıkları ve unuttukları duyguları hatırlamaları gerektiğini düşünüyorum.
ÇOK HOYRAT BiR iKLiM VAR
6- HER dönem yönetim masalarında bu tür diyalogların olduğuna şahit olduk. Bunlar çok normal durumlar… Fikir ayrılıkları olabilir. Ancak bu fikri farklılıklar beraberinde doğruyu getirdiği sürece, bence sorun orta bir yok. Sadece üç aylık bir süredir görevde bulunan ve bu kısa süreçte de milli takım teknik direktör sorunu, yayın ihalesi, kulüplerin finansal durumu ve borç yapılandırılması gibi bir çok sorunla uğraşmış yönetime karşı yaratılan ‘iklim’in, Milli Takımımız tarihin en başarılı süreçlerinden birini yaşıyorken üstelik, çok ‘hoyrat’ olduğunu düşünüyorum… Herkesin derdinin pastadan daha fazla payı alabilmek olduğu güzel ülkemde, artık şunu bir anlasak çok iyi olacak: Pastayı büyütebilirsek, zaten herkese düşen pay da kendiliğinden büyüyecektir…
– HAFTANIN ENLERi-
HAFTANIN OLAYI: TELEKOM ARENA SKORBORD 1-0
TÜM yaz konuşuldu. Geldi ilk maçında tabelayı değiştirdi. Oyunu, uyumu tartışabilir ama Falcao’nun kalitesini ve varlığını asla tartışamayız…
HAFTANIN TAKIMI: A.ALANYA
4 MAÇ ve 12 puanla inanılmaz başlangıç yapan Aytemiz Alanyaspor, pozitif futboluyla da öne çıkıyor.
TEKNiK DiREKTÖR: EROL BULUT
HOCALIĞA başladığından beri inandığı oyun planını oynatıyor (Bazen hayal edersiniz ama hayata geçmez)
HAFTANIN FUTBOLCUSU: PAPISS CISSE
‘OSCAR goes to Cisse’.. 4 maç, 5 gol… Birçok takımdan fazla gol attı. Guilherme de yardımcı oyuncu Oscar’ı alır.
HAFTANIN HAKEMi: ALi PALABIYIK
HAKEMLER açısından ‘mükemmel performans’ın olmadığı bir hafta. Palabıyık tartışılmayarak bu payeyi alıyor.
*******
MEHMET ASLAN: FEDERASYON YÖNETiMi TERiM iLE TEMASA GEÇSiN
1- YA da tersinden soralım: Sayın Fatih Terim üstü kapalı ama herkesi bir anlamda zanlı haline getirecek açıklamayı yapmaktansa, çok açık bir şekilde bu organizasyonun ne olduğunu ifade edemez miydi? Bence hâlâ geç değil. Sayın Fatih Terim, bu konuda federasyonla ya da federasyon Fatih Terim ile temasa geçmeli ve bu organizasyon her neyse açığa çıkmalı. Hâlâ geç değil.
AVRUPA’DA BAŞARI GENiNDE VAR
2- AVRUPA kupalarında başarı Galatasaray’ın genlerinde var. Hangi maç olursa olsun Galatasaray, Avrupa’da eğer bir maça çıkıyorsa ben o maçı kazanma ihtimalinin her daim yüksek olduğunu düşünüyorum. Avrupa kupalarında mücadele ve başarı kültürü Galatasaray’ın hamurunda var. Kaldı ki bu sezon gerçekten kaliteli ve derin bir kadrosu da var.
AVCI DA ORMAN DA TARTIŞILIR
3- SADECE Avcı’nın mı? Aynı zamanda Fikret Orman ve yönetimin de kaderi tartışılır hale gelir. Beşiktaş, tıpkı feda döneminde olduğu gibi, yeniden bir yapılanma sürecini yaşıyor. Bu yapılanma sürecinden ne kadar başarılı çıkacağı camianın göstereceği sabıra bağlı ama görüyorum ki; o sabır şu anda Beşiktaş’ta yok. Eğer Beşiktaş, bu sezon başarılı olmak yerine önümüzdeki sezonlarda ‘sürekli başarı’yı hedefliyorsa, sabırlı olmak zorunda.
ÖYLE BiR TAÇ DEYiP GEÇMEYiN
4- HIÇBIR başarı ya da başarısızlık tesadüf değildir. Bakın Alanya maçına… Fenerbahçe karşısında bir taç bu organizasyonu sahneye koydular. Antrenmanlarda çalışılmış bir organizasyon. Ve o taç atışlarının birinde de golü buldular. Bütün dünyada artık maç sonuçlarını çok küçük detaylar belirliyor ve o küçük detayları başarıyla sahneleyip maçı kazanan Erol Bulut’un takımı Alanya’ydı. F.Bahçe ezberinden öteye bir oyun planı sahaya yansıtmadı. Taç atışını özellikle örnek olarak gösterdim çünkü dünyada bir takım; Liverpool ilk kez bir taç antrenörü ile çalışmaya başladı. Ve o çalışmadan sonra %50’lerde olan taç atışı ile set oyunu başlatma istatistiği %88’e ulaştı. Taç atışı ile geliştirilen organizasyonlardan kazanılan gol sayısı arttı. Fenerbahçe henüz oyun planını oturtmakla meşgul. Bu küçük detayları belirleyebilecek zamana ihtiyacı var.
F.BAHÇE EMRE’YE BAĞIMLI OLMAMALI
5- BIR oyuncunun belirleyici olduğu takımlarda sürekli bir başarıdan ve istikrardan söz etmek mümkün değil. Bundan dolayı Fenerbahçe, Emre’ye olan bağımlılığından kurtulmak zorunda. Bunun çözümünü de takım içinde üretmek çok zor değil. Aklıma ilk gelen çözümü ifade edeyim: Zanka-Adil Rami stoper ikilisi, Gustavo-Jailson orta saha ikilisi…
BAZI YÖNETİCİLER İÇİN ÇOK GEÇ KALDIK
6- HATIRLIYOR musunuz, G.Saray’ın son maçında hakem top toplayıcı çocuğu sahadan attı. Görevi topu bir an önce sahaya göndermek olan top toplayıcı çocuk, muhtemelen G.Saray altyapısında top oynuyor. Bu çocuk topu oyuna geç sokarak, takımının kazanmasına yardımcı olmak istiyor. 14-15 yaşındaki gencecik evladımıza doğruyu gösterebilmemiz mümkün. Henüz daha geç değil onun için ama çok saygı duyduğum federasyon yöneticilerinin bir kısmının bu ifadeleri ne yazık ki bizim çok geç kaldığımızı gösteriyor. Ben Hürriyet’in ve Milliyet’in spor servislerinin bu haberle Türk futboluna çok büyük bir hizmet yaptıklarına inanıyorum. Umarım aynı hizmeti Türkiye Futbol Federasyonu üyeleri de yapmaya devam eder.
-HAFTANIN ENLERİ-
HAFTANIN OLAYI: TAÇLARDAN YENiLEN GOLLER
BEŞIKTAŞ 2, F.Bahçe 1 golü taç atışı sonrası yedi. Bu küçümsenecek bir durum değil. Artık küçük detaylar büyük galibiyetleri belirleyebiliyor.
HAFTANIN TAKIMI: A.ALANYA
SADECE lider olduğu için değil, göze hoş gelen futbol ve çalışılmış pozisyonlara imza attıkları için de seçiyorum.
TEKNiK DiREKTÖR: EROL BULUT
STAJINI Abdullah Avcı’nın yanında yaptı. Artık kendi kanatlarıyla uçuyor ve çok da iyi uçuyor Bulut!
HAFTANIN FUTBOLCUSU: GUiLHERME
ONU F.Bahçe’nin Emre’sine benzetiyorum. Yeni Malatya’ya büyük ivme katıyor. Yokluğunda da aranıyor.
HAFTANIN HAKEMi: A.KADiR BiTiGEN
GÖZLERDEN ırak olan Rizespor-Göztepe mücadelesini bariz bir hata yapmadan yönetti.
****
UĞR MELEKE: AVCI’NIN VERDiĞi SiNYALLER iYi DEĞiL
SIFIRDAN TALİMAT YAZILSIN
1- TERIM son 10 ay içinde 7 artı 3 artı 3 artı 3, toplam 16 maç ceza almış. Benzer tablolar Aziz Yıldırım’ın yöneticiliği döneminde de yaşanmıştı. Bilmem kaç 100 gün hak mahrumiyetleri… Hangi haktan mahrum olduklarını anlamadığımız, caydırıcılıktan uzak, neye yaradığı belli olmayan cezalar. Bir gün bir TFF Başkanı çıkıp, sıfırdan, yepyeni, tertemiz ve caydırıcı bir disiplin talimatı yazdırmadıkça; o talimat kişiden kişiye eğilip bükülmeyecek kadar şeffaf ve net olmadıkça debelenip duracağız aynı bataklıkta.
ÇOK TUTKULU OYNAMALI
2- BRUGGE halen Belçika Ligi’nin gizli lideri. Devler Ligi’ne Dinamo Kiev ve LASK Linz gibi gayet iyi iki takımı eleyerek girdiler. Vanaken gibi uluslararası bir yıldıza sahipler. Oldukça da dinamikler, ileri üçlüleri Dennis-Okereke-Diatta’nın yaş ortalaması 21. Galatasaray’ın bu deplasmandan iyi sonuçla dönmesi için Kasımpaşa maçında ne yaptıysa tersini yapması gerek: Her an oyunun içinde olmalılar. Tutkulu oynamalılar. Bu maç, grubun en kritik maçı. Burada alınacak puan, üçüncülüğü cebe koymak anlamına gelebilir.
BEŞiKTAŞ, DÜNYADA 10 KiŞi KALAN iLK TAKIM MIYDI?
3- BEN bu hafta iki sebeple hayal kırıklığına uğradım: Birincisi, maç sonu Avcı’nın yaptığı garip hakem eleştirisi. İkincisi de, kırmızı karttan sonra takımın âdeta dağılması. Oysa dünyada 10 kişi kalan ilk takım Beşiktaş değil. Son da onlar olmayacak. 8’inci dakikada doğru bir taktiksel değişimle pekâlâ maça yeniden başlayabilirlerdi. Avcı önce Elneny’yi göbeğe çekti, sonra 46’da Dorukhan’lı-Gökhan’lı yeni bir üçlü savunma yaptı. Ve sonra 66’da bir daha Elneny’yi savunmaya kaydırdı. Bir şaşkınlık yaşandığı açık. Sinyaller iyi değil.
HAREKETSiZLiKTEN KAYBETTi
4- JAILSON’un ilk 3 maçtaki stoper performansından sonra kim olsa bu maça da onunla
başlardı. Ozan için de görüşüm farklı değil, zaten kariyerinde belki 50 maç sağ bek oynamışlığı vardır. Gollerdeki hatalar ne kadar bireysel gözükse de, meselenin bütünsel bir boyutu da var: Savunmadan çıkarken top ayağında olan oyuncu dışında herkes hareketsizdi Fenerbahçe’de. Geriden oyun kurmak sadece stoperin becerisine değil, takımın hareketliliğine ve genişleme kabiliyetine de bağlı.
GUSTAVO ALIŞIRSA ÇÖZÜLÜR
5- EMRE elbette çok özel bir oyuncu. Türk futbolunda 10 Emre yok, Fenerbahçe’de de birebir alternatifi olmaması doğal. Ancak o bölge Fenerbahçe’nin bence çok sorunlu olduğu bir yer değil. Gustavo alıştıkça yanındakini de yükseltecek bir isim. Bu maçta Tolga’nın gol atması tesadüf değil. Ersun Yanal zaman içinde Tolgay’ı ve Zajc’ı da Gustavo’nun yanında deneyecektir. Ozan da zaten doğal ve otomatik bir alternatif.
ORTADA KOMPLE BiR HAYAL KIRIKLIĞI VAR
6- DOĞRUSU beni de olağanüstü hayal kırıklığına uğratan bir haberdi o. Ben Türk futbolunda güçler ayrılığı ilkesine sadık kalındığını, yürütme ve yargının birbirine bu denli karışmadığını sanıyordum. Oysa o habere bakılırsa, TFF yöneticileri mahkemeyi kurmuş, cezaları kendileri belirliyorlar! Eğer disiplin cezalarını TFF yönetimi belirliyorsa, PFDK ve Tahkim Kurulu’ndaki isimlerinin önünde ‘profesör’ ibaresi bulunan hukukçular ne işe yarıyorlar, ben anlayamadım doğrusu. Komple bir hayal kırıklığı.
-HAFTANIN ENLERİ-
HAFTANIN OLAYI: 5 DAKiKA VAR’A BAKILDI!
RIZE-Göztepe maçında Napoleoni’nin ofsayt pozisyonunda VAR incelemesinin 4 dakika 50 saniye sürmesi. Dünya rekoru olabilir!
HAFTANIN TAKIMI: A.ALANYA
ÇALIŞILMIŞ aksiyonları sahaya yansıttıkları özel bir maçla hak edilmiş liderliklerini sürdürdü.
TEKNiK DiREKTÖR: M.SUMUDICA
BIRINCI haftada darmadağın olan takımını bir ayda el ayağı düzgün bir mekanizma haline getirdi.
HAFTANIN FUTBOLCUSU: GUILHERME
IYI oynadığında, kendini tam anlamıyla futbola verdiğinde ligin en keyif veren adamlarından biri.
HAFTANIN HAKEMi: METE KALKAVAN
TEMPOSU yüksekti. Dolayısıyla dinamik bir mücadelenin daha altından sorunsuz şekilde kalkmayı bildi.
***
GÜNTEKİN ONAY: EMRE’YE GÖRE PLAN ZAAFiYETTiR
KATLAMALI CEZA ÇÖZER
1- TFF’nin NBA’de olduğu gibi, kişilere katlamalı para cezaları vermesi bu sorunu çözer. İsteyen istediği açıklamayı yapmalı. Fatih Terim’in kimi veya hangi kurumu kastettiği belli olmadığı için, ben de cezayı ağır buldum. Lakin hakemleri de federasyonu kastetmediği de ortada.
iKi STOPERİNİN DE SEViYESi DÜŞÜK
2- FALCAO’nun şutu rakibe çarpıp gol oldu. Muhtemelen auta gidiyordu. Golü bulması değil, araması daha önemli. Galatasaray, uluslararası standartta, kalitesi tartışılmayacak bir kadro kurdu. Bu bir gerçek. Ancak atletizm ve dinamizmi olmayan bir takım görüntüsü de var. Ayrıca ben iki stoperin de Şampiyonlar Ligi seviyesi için çok yetersiz olduğunu iddia ediyorum. Umarım, yanılırım. Kadronun genel kalitesinin yüksekliğine rağmen, stoperler yüzünden Şampiyonlar Ligi’nde sıkıntı yaşayacaklarını düşünüyorum.
ABDULAH AVCI’YA 1 SENE KREDi VERiLMESi ŞART
3- ABDULLAH Avcı bence iyi, hatta çok iyi bir teknik direktör. Zamana ihtiyacı var. Elinde çok güçlü bir kadro yok ve takım geç kuruldu. Forvet hattı yetersiz. Bu durum net ortada. Beşiktaş, Medipol Başakşehir ve Trabzon gibi üst üste güçlü rakiplerle oynayacak. Bence Avcı, bu maçları kaybetse dahi tartışmak yersiz. Abdullah Avcı’ya en az bir sene kredi şart.
ACiL RAMI-GUSTAVO iKiLiSiNE DÖNÜLMELi
4- YEDEK kulübesinde üç stoper varken ve stoper oynayabilen Luis Gustavo varken bu tercihler özellikle de Jailson tartışılır. Ancak kaleci Altay’ın da 1. ve 2. golde ciddi hatası var, en azından pas tercihi konusunda. Ersun Hoca ilk 3 maç performansına baktıysa da Trabzonspor ve Medipol Başakşehir maçlarında verilen 7-8 net pozisyon var. Fenerbahçe, stoper mevkisinde acil olarak Adil Rami- Luiz Gustavo ikilisine dönmelidir.
EMRE BELÖZOĞLU’NUN VARLIĞI BÜYÜK ARTI AMA
5- EMRE, artık 39 yaşında ve onu bir asset olarak değerlendirmek hata olur. Varlığı büyük bir artı. Yokluğunu hissettirmemek ise büyük bir gereklilik. Emre’ye göre plan yapmak Fenerbahçe için zaafiyet olur.
FEDERASYON ADiL OLDUĞU KONUSUNDA iKNA ETMELi
6- TÜRK futbolu ciddi bir silkelenme içinde olmalı. Fair-play ve adalet duygusu empoze edilip, adil bir lig olduğu konusunda herkes ikna edilmeli. Sistemi ve düzeni manipüle etmek isteyenlere de prim verilmemeli. Sadece hakem kararları üzerinden konuşulan bir futbol ortamı olmamalı.
-HAFTANIN ENLERİ-
HAFTANIN OLAYI: 4 BÜYÜK TAKIMIN FUTBOLU
MAÇINI kazanan Galatasaray dahil olmak üzere dört büyük takımın oynadığı kötü futbol. Seviyelerine hiç yakışmıyor bu.
HAFTANIN TAKIMI: A.ALANYA
4’TE 4 ile liderlik koltuğunda. İlk üç haftanın beğenilen Fenerbahçe’sini de rahat mağlup etti.
TEKNiK DiREKTÖR: EROL BULUT
NE yapmak istediğini bilen, rakiplerini iyi analiz eden bir teknik direktör. Bugün bulunduğu nokta tesadüfi değil.
HAFTANIN FUTBOLCUSU: PAPIS CISSE
AYTEMIZ Alanya’nın bulunduğu noktada pay sahibi. Kalitesiyle lige değer katan oyunculardan.
HAFTANIN HAKEMi: ALi PALABIYIK
ÇOK mu iyiydi? Hayır ama maçın önüne de geçmedi. İki tarafın da itirazına mahal verecek kararları olmadı.