BİZ de dün Hanau’daki gösterilere ve yürüyüşlere katıldık. Genci ihtiyarı, kadını erkeği, Alevisi, Sünni’si, Türk’ü Kürt’ü, Arap’ı, Pakistanlısı, Afgan’ı, Suriyeli velhasıl her milletten insan vardı. Din, dil, ırk, cinsiyet gibi farklılıklar ortadan kalmış, herkes tek yürek olmuştu. Yürüyüş ve gösteride birlik ve beraberlik ruhu oluşmuştu. Almanya’da zaten özlenen de bu. Ama böylesine bir acı olayda bir araya gelinmesi de işin bir başka yönü.
Gösteriler kentin Heumarkt semtindeki ilk olay yerinde yapılan konuşmalarla başladı. Yürüyüşte büyük Alman katılımı dikkat çekti. Hafta sonu olması dolayısıyla bebek ve çocuklarıyla yürüyüşe gelen çok sayıda aile vardı. Ayrıca sivil toplum kuruluşları, öğrenciler oradaydı. Türk-Alman dostluk grubundan 3 milletvekili de yürüyüşteydi. Yeşiller Partisi milletvekili Cem Özdemir saldırı yerine çiçek bıraktı, kurbanların yakınlarına başsağlığı diledi.
GENÇLER AĞLIYORDU
Hanau ayaktaydı. Sadece Hanau değil Almanya ayaktaydı. Bu arada bir CHP heyetinin bugün veya yarın Hanau’ya geleceği öğrenildi.
Önceki gün de uçaktan iner inmez doğru yarım saatlik mesafedeki 90 bin nüfuslu Hanau kentine giderken ‘İnsanlar barış ve huzur içinde yaşarken, böylesine katiller de çıkabiliyor’ diye düşündük. Önce ırkçı Alman’ın üç kişiyi katlettiği ilk mekana, daha sonra da toplu halde yürüyerek en az üç binlik kişilik konvoy halinde diğer mekâna gittik. Her iki mekânın önüne çiçekler bırakılmış, mumlar yakılmış. Biz de çiçek bıraktık. Gerçekten insanı son derece duygulandıran anlardı. Burada katledilenlerin yakınları, arkadaşları, sevenleri, özellikle de genç kızlar hüngür hüngür ağlıyorlardı. Ruhları şad olsun. Birinci mekânın camları siyah folyo ile kapalıydı. İkinci mekan ise çok katlı bir apartmanın altında. Irkçı katilin girdiği kapı mühürlenmiş. Bir ara kapıyı tuttum. İki gün önce buradan bu kapıyı açıp giren ırkçı bir Alman içerideki gençlerin canını almıştı. Çok sayıda gazeteci televizyon ekibi oradaydı. Beraber gittiğimiz dostumla Türkçe konuştuğumuzu duyan El Cezire televizyonu ekibi hemen yanımıza gelip bir şeyler söylememizi istedi. Ona ne söyleyeyim ki… Yüreğimiz parçalanıyordu.
MÜLTECİ KRİZİ ETKİLEMİŞ
Heumarkt semtindeki ilk mekânın önünde Hessen Eyaleti Hür Demokrat Parti milletvekilleri Yankı Pürsün ile Stefan Müller konuşurken, çok önemli bir tespite vurgu yaptılar. İki vekil de 2015’in bir milat olduğunu, bu tarihte iki milyon mültecinin gelmesiyle Almanya’daki göçmenler ve yabancılar aleyhine havanın iyice değiştiğini işaret ettiler.
SALDIRIYI ANLATTI
İlk mekândaki olayı gören 50 yaşlarında bir Almanla konuştuk. İki üç dükkân yandaki oyun salonundaymış. ‘Bağrışmalar duyduk. Dışarı çıktık. Baktım bir adam elinde silahla şu mekândan çıktı. Kendimden geçtim. Hayatta mıyım rüya mı görüyorum diye düşündüm bir an. Mekândan biri dışarı kaçmak istiyordu. Onu sırtından vurup öldürdü. O kişi yere kapaklandı. Sonra şu tarafa gitti galiba. Çünkü korkudan donmuş vaziyette hemen bulunduğumuz mekâna girip kapıyı kilitledik. O sırada polisler geldi. İki saat kadar korkudan dışarı çıkamadık’ dedi. Elindeki birayı göstererek ‘Keyiften içmiyorum’ diye devam etti. Travma yaşıyordu. Korkmuştu…
GÜVENLİK ARTIRILDI
Hanau’daki saldırının ardından Almanya’da cuma namazı sırasında bazı camilerin önünde polisin güvenlik önlemi aldığı dikkati çekti. Dün Bağımsız İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ile İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Bekir Altaş, saldırıda yaralananlar ile yaşamını yitirenlerin ailelerini ziyaret etti. Yeneroğlu, “Camilerimizin korunmasında içişleri maalesef gerekli duyarlılığı göstermiyor. Asıl mesele artık bu ülkede göçmen ve İslam karşıtı dilden vazgeçilmesi lazım Türk düşmanlığı yapılmaması lazım ve bunları da siyasetçilerin üst perdeden seslendirmesi lazım” dedi. Altaş da “ İlk olay değil ve son da olmayacak diye toplumumuz endişe içinde” dedi.
SİYASETTE DE YABANCI KARŞITLIĞI
Şubat ortasında Emnid isimli bir şirketin yaptığı ankete göre, muhafazakâr Hıristiyan Demokrat Birliği Partisi (CDU) yüzde 28, Sosyal Demokrat Parti (SPD) yüzde 15, Yeşiller yüzde 20, Hür Demokrat Parti (FDP) yüzde 6, Sol Parti yüzde 10, Almanya için Alternatif (AfD) yüzde 15, geri kalan diğer partilerin toplamı yüzde 6 oy alıyor. AfD yabancı aleyhtarı bir parti. Oy oranı neredeyse SPD ile aynı. Almanya’da siyasi havanın yabancılar, göçmenler aleyhine giderek zirve yapmasının da apaçık göstergesi bu değil mi?
‘SELAMLAŞTIK 2 DAKİKA SONRA ÖLDÜRDÜLER’
Almanya’nın Hanau kentindeki ırkçı terör saldırısında yaşamını yitiren Gökhan Gültekin’in babası Behçet Gültekin, olayın arkadaşları ile oturan oğlu ile selamlaştıktan iki dakika sonra meydana geldiğini belirterek yaşananlara hâlâ inanamadığını dile getirdi.
Gültekin, Frankfurt Başkonsolosu Burak Karartı ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) heyetinin ziyareti sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu. 52 yıldır Almanya’da yaşayan Behçet Gültekin “İki oğlum vardı, ikisi de burada doğup büyümedir. Saldırı kurbanı 37 yaşındaki küçük oğlumdu ve daha bekardı, benimle duruyordu. Saat 22.00 civarı ben iş yerinden geçerken ona selam verdim. Birkaç arkadaşıyla orada oturuyorlardı, 2 dakika sonra öldürdüler, ayrılmamız 2 dakika sürdü” ifadelerini kullandı. Gökhan’ın kendisini kanser tedavisi için haftada iki kez Frankfurt’a götürdüğünü söyleyen Gültekin, kendi evladını bu olayda kurban verdiğini ve oğlunun yerinde başkalarının da olabileceğini belirterek üzüntüsünü dile getirdi.