Amerikalı siyahi George Floyd’un gözaltı işlemleri sırasında hayatını kaybetmesinin yankıları sürüyor. Ülke genelinde 9 gündür devam eden polis şiddeti ve ırkçılık karşıtı protestolarda gözaltına alınanların sayısı 10 bini aştı, bu kişilerin çoğunu sokağa çıkma yasağını ihlal edenler oluşturdu. ABD Başkanı Donald Trump’ın protestoculara karşı orduyu sokağa döküp dökemeyeceği yönündeki tartışmaya ise eski Savunma Bakanı James Mattis de katıldı. Eski bir general olan Mattis, The Atlantic dergisi için kaleme aldığı makalede Trump’ı eleştiri yağmuruna tuttu. Trump’ı ülkeyi bölmek ve protestolara askeri karşılık vermekle suçlayan Mattis, Başkanı ‘Amerikan demokrasisine tehdit’ olarak değerlendirdi.
‘ÜLKEYİ AYRIŞTIRIYOR’
Trump’ın kasıtlı olarak son üç yıldır ülkeyi ayrıştırdığı yorumunu yapan Mattis, “Donald Trump, hayatımda gördüğüm, Amerikan halkını bir araya getirmek için uğraşmayan veya en azından uğraşıyormuş gibi yapmayan tek başkan” ifadesini kullandı. Trump’ın Beyaz Saray’ın önündeki Lafayette Park’ta fotoğraf çektirmesi için polisin göstericilere karşı biber gazı ve plastik mermi kullanmasını ‘görevi kötüye kullanmak’ olarak niteleyen Mattis, “Anayasamızla dalga geçen liderlerden hesap sormalıyız” dedi. Savunma Bakanı Mark Esper ve Genelkurmay Başkanı Mark Milley’nin, ABD’de protestoların yapıldığı alanlar için ‘savaş meydanı’ benzetmesi yapmasını da eleştiren Mattis, “Kentlerimizi savaş meydanı şeklinde nitelendirmeye yönelik her türlü düşünceyi reddetmeliyiz” ifadelerini kullandı.
‘İYİ Kİ GİTTİ’
Makale ABD’de geniş yankı bulurken, Beyaz Saray’dan ve Trump’tan Mattis’e yanıt gecikmedi. Twitter hesabından Mattis’e yüklenen Trump şu ifadeleri kullandı: “Ona yeni bir hayat, yeni işler, kazanacağı yeni savaşlar verdim ama o nadiren başarılı oldu. Liderliğini veya kişiliğini sevmedim ve çoğu kişi de buna katılıyordu. İyi ki gitti.” Bir başka tweet’te de Trump, “Lakabı ‘kaostu’ ki ben bunu sevmemiş ve ‘Kuduz Köpek’ diye değiştirmiştim” diyerek tonunu sertleştirdi. Beyaz Saray Sözcüsü Kayleigh McEnany de Mattis’in sözlerine sert tepki gösterdi.
TRUMP: BENCE ORDUYA GEREK OLMAZ
Protesto gösterilerini bastırmak üzere orduyu görevlendirmek istediği için Pentagonla ayrı düşen Trump, bunun gerekli olmayabileceğini söyledi. Amerikan Newsmax’a verdiği röportajda Trump, ordunun şehirlerde konuşlandırılmasıyla ilgili, “Bunu yapmamız gerekeceğini sanmıyorum. Bu iş için çok etkili güçlerimiz var, çok güçlü Ulusal Muhafız’larımız var” diye konuştu. Yine de böyle bir ihtimali gözardı etmediğini belirten Trump, “O noktaya gider miyiz? Elbette, eğer gerekirse. Antifa var. Anarşistler, teröristler, yağmacılar var. O grupların içinde çok fazla kötü insan var” ifadelerini kullandı.
FLOYD İÇİN 8 DAKİKA 46 SANİYE
Polis tarafından gözaltına alınırken öldürülen George Floyd için dün hayatını kaybettiği Minneapolis kentinde anma töreni düzenlendi. North Central Üniversitesi’nin oditoryumundaki törene Floyd’un ailesinin yanı sıra siyasiler ve insan hakları savunucuları katıldı. Törenin yapıldığı salonun dışında da çok sayıda kişi toplandı. Törene ev sahipliği yapan üniversitenin rektörü Scott Hagan, George Floyd anısına burs programı başlattıklarını duyurarak, ülkedeki tüm üniversiteleri benzer yönde adım atmaya çağırdı. Floyd’un aile avukatı Benjamin Crump da, “George Floyd’u öldüren koronavirüs değildi. Çok daha aşina olduğumuz bir başka salgın, ırkçılık onu öldürdü” diye konuştu. Tören esnasında, eski polis memuru Derek Chauvin’in Floyd’un boynuna diziyle bastırdığı süreye dikkat çekmek için 8 dakika 46 saniyelik saygı duruşunda bulunuldu.
KORONA TEŞHİSİ KONDU
George Floyd’da koronavirüs tespit edildi. Otopsi raporunu hazırlayan Dr. Andrew Baker, enfekte olmasına karşın Floyd’da koronaya bağlı semptomlar görülmediğini, ölümünün de bununla ilişkili olmadığını belirtti.