Turizm İstişare Kurulunca (TİK), İngiliz tur operatörü Thomas Cook’un iflasının ardından bir an önce yeni tur operatörü anlaşmalarının teşvik edilmesi gerektiği belirtilerek, yabancı tur operatörlerinin temsilci ve sorumlu seyahat acentesi olmadan Türkiye’de tahsis sözleşmeleri yapmasının önlenmesi önerisinde bulunuldu.
TİK’ten yapılan açıklamada, İngiliz tur operatörü Thomas Cook’un İngiltere, Almanya, Belçika, Hollanda, İsviçre, Avusturya ve Polonya pazarlarında iflasını duyurması ile turizm endüstrisinin tarihindeki en büyük iflasla karşılaştığı ifade edildi.
Bu iflasın, Türkiye turizm sektörü için olağan dışı bir durum oluşturduğu vurgulanan açıklamada, İspanya ve Yunanistan gibi ülkelerde mevcut yolculardan tahsilat yapıldığı, Türk turizm sektörünün ise üzerine düşenden fazlasını yaparak Türk misafirperverliğinin gerektirdiği şekilde konuklarını ağırladığı dile getirildi.
Açıklamada, Thomas Cook’un iflasının ardından TİK tarafından yapılan hasar tespitlerine de yer verilerek, “Thomas Cook’un, başta konaklama olmak üzere tedarikçilerle doğrudan sözleşme ve fatura ilişkisi kurarak çalışması nedeniyle Türk turizm sektörüne 350 milyon avronun üzerinde borcu olduğu tahmin edilmektedir.” denildi.
Alınması gereken önlem önerilerine de yer verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Yaşanan ve yaşanacak finansman yükünün hafifletilmesi için öngörülen 50 milyon avro kredi olanağının çok daha yukarı seviyelere çıkarılması, faiz ve geri ödemelerin zorlukları göz önünde bulundurularak 3 yıl geri ödemesiz, uzun vadeli ve düşük faizli planlanması büyük önem taşımaktadır. Kredi kullanımında küçük işletmelere öncelik tanınması gerek. Cumhurbaşkanlığı, Dışişleri Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca Türkiye adına mağdur alacaklılar için İngiltere, Almanya ve ilgili ülkeler nezdinde girişimde bulunulması ve tahsil edilemeyen alacakların tahsili konusunda devletimizin liderlik yapması sektörümüz açısından son derece önem taşımaktadır. Rakip ülkeler pazarda oluşan boşluğu doldurmak üzere seyahat acentelerini pazarlama konusunda destekleyeceğinden, ülkemiz de bir an önce yeni tur operatörü anlaşmalarını teşvik etmelidir. Türkiye’nin turizmde rekabet ettiği ülkelerin ivedi bir şekilde teşvik vereceği dikkate alınarak sağlanacak teşviklerin hızlı biçimde hayata geçirilmesi önem taşımaktadır.”
Açıklamada ayrıca, mevzuatta gerekli düzenlemeler yapılarak sektörün örgütlenmesinin tamamlanması, yabancı tur operatörlerinin temsilci ve sorumlu seyahat acentesi olmadan Türkiye’de tahsis sözleşmeleri yapmasının önlenmesi ve çağdaş teminat sistemlerinin devreye girmesi önerilerinde bulunuldu.