Yeditepe Kargo olarak pandemiden çok etkilenmediklerini çünkü bu konuda bir ilke imza atarak ihracat ürünlerinin dezenfektasyonunu gerçekleştirdiklerini dile getiren Tuğhan, “Bu salgın ilk başladığı zaman gerekli tedbirleri alarak krizi doğru şekilde yönetmeyi başardık. Belki de dünyada ilk olarak ihracat ürünlerinin dezenfektasyonunu gerçekleştirdik, bir sertifika ile güvenli olduğunu da kayıt altına aldık. Böylelikle sirkülasyonu da tekrar kontrol altına almış olduk” dedi.
Lojistik sektörü hakkında da değerlendirmelerde bulunan Alp Tuğhan, Türkiye firmaları olarak lojistik sektörü için önemli avantaj sunduklarını söyledi. Tuğhan, şöyle devam etti: “Uluslararası firmalar gerçekleştirdikleri satın almalarla yerel markaları bünyesine katarak ederek bir anlamda sektörü yönlendiriyor. Böylece piyasada tekel haline gelerek istediği fiyatlarla müşterileri yönlendirebiliyorlar. Bu durum hem piyasayı daraltıyor hem de rekabet şansını azaltıyor. İhracatçı firmaların yerli sermayeye sahip ve ülke adına katma değer sağlayan Türk firmalarını tercih etmesinin önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de dış ticaret olan her yere servisimiz var. gençlere istihdam sağlıyoruz. Ülkemizin parasını da ülkemizde kalması için çalışıyoruz. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin ticaret hacmi 14.5 milyar civarındaydı. Bu rakamın 4 milyar dolarını İran’la gerçekleştirdik.”
İŞBİRLİĞİ İÇİNDEYİZ
Yeditepe Kargo olarak 2005 yılından beri kurumsal firmalara çözüm ortaklığı sunduklarını da kaydeden Alp Tuğhan, “İzmir’de 3, İstanbul’da 3, Ankara, Konya ve Bodrum havaalanlarında birer ofisimiz bulunuyor. Yurtdışında da ortak hizmet ürettiğimiz temsilciliklerimiz var. Ağırlıklı olarak bozulabilir gıda ve canlı hayvan taşımacalığı alanında hizmet veriyoruz. Canlı ve donmuş balık taşıması konusunda uzmanlaştık. Üretim tesisinden son noktaya kadar kontrollü şekilde teslimat gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.