ABD Uzay ve Roket Merkezi (USSRC) ve yazılım odaklı teknolojiler alanında küresel çapta faaliyet gösteren Honeywell’in düzenlediği Honeywell Liderlik Akademisi, bu yıl 10’uncu kez ABD’nin Huntsville şehrinde yer alan USSRC’de 23-27 Şubat ve 1-5 Mart’ta iki program olarak gerçekleştirildi.
Dünyanın dört bir yanından 16-18 yaş grubundaki lise öğrencilerinin; bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında kendilerini geliştirmelerinin hedeflendiği programa, 45 ülkeden 296 öğrenci katılım sağladı.Programda Türkiye’den; Alman Lisesi 10. sınıf öğrencisi Utku Çavuşoğlu ve Alev Lisesi 10. sınıf öğrencisi Nil Erdal yer aldı.
“Uzaya çıkmış bir astronotla tanışmak etkileyici”
Utku Çavuşoğlu, yaptığı açıklamada, etkinlik kapsamında uzay teknolojisiyle ilgili teorik bilgilerin yanı sıra en son teknoloji simülasyon sistemlerini tecrübe ettiklerini belirterek, “Geçmişte uzay çalışmalarına katkıda bulunmuş ve geleceğin uzay çalışmalarının temellerini atan bazı üst düzey mühendislerle ve astronotlarla tanıştım. Uzaya çıkmış bir astronotla tanışma deneyimi benim için kampın en etkileyici kısmıydı.” dedi.
Program sayesinde dünyanın dört bir yanından yaşıtlarıyla bir araya geldiğini ve farklı kültürleri tanıma şansı yakaladığını aktaran Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Kendi kültürümü de onlara bizzat tanıtma fırsatı buldum. Katıldığım programlar, uzay ve havacılık konularının yanı sıra liderlik ve takım çalışması temalarını da içeriyordu. Aynı zamanda liderlik ve iyi bir grup üyesi olma konferansları, ‘takım oyuncusu’ olma yeteneğimi geliştirdi. Uzay kampının bana ciddi katkı sağlayan bir deneyim olduğunu söyleyebilirim.”
“Türkiye Uzay Ajansı’nda görev almak istiyorum”
Çavuşoğlu, uzaya olan ilgisinin çocukluk döneminde okuduğu kitaplarla başladığını ve kampın uzay çalışmalarına olan bilgi ve ilgisini artırdığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Astronotların uzaya çıkmadan önce kullandıkları simülasyonları kullanmak unutulmaz bir deneyimdi. Bunun yanı sıra grup olarak simülasyonla gerçekleştirdiğimiz ‘uzay görevi’ etkinliği de çok ilgi çekiciydi. Ülkemizde de çeşitli şehirlerde uzay kampları ya da öğrencilerin uzay hakkında bilgi birikimlerini geliştirebilecekleri merkezler açılabilir. Üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra Türkiye Uzay Ajansı’nda görev almak ya da Türkiye’de bir üniversitede akademisyen olarak çalışıp gelecek nesillerin uzay konusunda daha eğitimli olmasına katkıda bulunmak istiyorum.”
“Uzay yolculuğunun zorluklarını gördük”
Nil Erdal da kampta; uçma ve mekik simülasyonları, roket ve ısıya dirençli kaplama yapımı gibi çeşitli görevleri yerine getirdiklerini hatırlatarak, bu görevleri en iyi şekilde tamamlamaya çalışırken zamanla yarıştıklarını, kampın unutulmaz bir deneyim olduğunu dile getirdi.
Bütün simülasyonların ve görevlerin öğretici olduğunu ve kamp sayesinde uzay yolculuğunun zorluklarını daha iyi kavradığını anlatan Erdal, şu şekilde konuştu:
“Her görevi ve simülasyonu bir takım olarak tamamladık. Eğer takım içinde doğru iletişim kurulmazsa hepimiz başarısız oluyorduk. Bu yüzden başarıda sadece teknik bilginin değil birlikte çalışabilme ve iletişim becerilerinin büyük rol oynadığını gördük.
Küçüklüğümden beri bilime ve uzaya karşı bir ilgim vardı. Fizik, kimya, biyoloji ve özellikle de matematik benim için hep dersten öteydi. Bu bilimleri kullanarak insanlığın daha önce hiç ulaşamadığı yerlere ulaşabileceğini düşünüyorum. Gelecekte amaçladığım gibi matematik veya fizik okuyarak yeni nesil buluşların yapılmasına ve insanlığın bir sonraki adımını atmasına yardımcı olabilirim.”
