Hızlanan dijital dönüşüm, müşteri ihtiyaçlarında ve taleplerinde ciddi bir değişimi tetiklerken, çeviklik bu dönemdeki hedeflerin başında geliyor. Dijital dönüşümle birlikte tehdit yüzeyi genişlerken, tehditler hızla karmaşıklaşmayı sürdürüyor. Bu dönemde şirketlerin yeni nesil güvenlik teknolojilerinden faydalanarak, proaktif güvenlik yaklaşımını benimsemeleri öneriliyor.
İyi donanımlı ve yüksek motivasyonlu tehdit aktörlerine karşı güçlü bir savunma sunmak için yeni teknolojiler, teknikler ve beceriler gerekiyor ve becerilerin kapsamı her geçen dakika farklılaşıyor. Siber saldırganlar kötü niyetli aktivitelerini hızla sürdürürken, güvenlik uzmanları bu tehditlerle birlikte açığa çıkan riskleri yönetmek için daha fazla çalışıyor ve çabalıyor.
Değişen siber tehdit ortamında ülkeler yeni regülasyon düzenlemeleriyle siber güvenlik riskini düşürmeyi hedeflerken, bir yandan da kurumlar bulut güvenliği, güvenlikte yapay zeka ve makine öğrenmesi gibi yeni nesil siber güvenlik teknolojilerini değerlendiriyor.
IDC Türkiye’nin araştırmalarına göre kurumlar, güvenliğin sürdürülebilirliğinin en yüksek endişeleri olduğunu belirtirken, artan BT güvenliği farkındalığı ile bu alandaki yatırımlarını hızlandırmaktadır. BT güvenlik ortamlarındaki artan karmaşıklık, mevcut ve yeni teknolojilerin verimli ve etkili kullanımı ana endişeler olmaya devam ederken, sürekli genişleyen tehdit yüzeyi kurumları güvenliğin sürdürülebilirliğini sağlama konusunda zorlamaya devam edecek. IDC Türkiye Güvenlik Zirvesi 2020’de, güvenlik stratejilerine yön verecek konuların tartışılması planlanıyor.
Etkinliki, bu yıl ilk defa dijital olarak gerçekleşecek.