Cem Keçe: Çıkarın o pembe gözlükleri
Psikoterapist Cem Keçe, “İlişkiye başladığımızda, iç dünyamızdaki imgeyi karşımızdakinde bulduğumuzu zannediyoruz. Kendimize bir ‘imago’ yaratıyoruz” diyor. Yani, birlikte olduğumuz kişiyi gerçek haliyle değil görmek istediğimiz haliyle görüyoruz. Keçe, “Bir iyiliği 10 ile çarparken, kusuru 100’e bölüyoruz. Kusurları görünmez hale getiriyoruz. Haliyle, pembe gözlükler çıkınca ortaya çıkan kusurlar da hazmedilemiyor” diyor.
ERKEK YAPARSA ‘ÇAPKIN’, YA KADIN?
Keçe, Türkiye gibi ‘erkek egemen’ toplumlarda ‘aldatma’ mevzusuna cinsiyetçi yaklaşıldığını hatırlatıyor. “Erkek aldattığı zaman ‘çapkın’, kadın yaptığında ‘hafiflik’ olarak görüyoruz. Bunu böyle gören kim? Çoğunlukla kadınlar. Kadın anne olduğunda, oğlu aynısını yapsa ‘çapkın’ diye gurur duyarken, kocası aldattığında ‘Bunu nasıl yaptı’ diyerek hayıflanıyor.
Ozanser Uğurlu: Önce kendimizi aldatıyoruz
“Konduramadım”, “Hiç beklemiyordum”, “Deseler inanmam” gibi sözlerin altında ‘karşımızdakinin söylediklerinden fazlasına inanmak isteme arzusu’ yatıyor. Yani karşımızdaki kişi her ne yaparsa yapsın biz onu ‘kendi değer yargılarımız’ üzerinden değerlendiriyoruz. Buna ‘Halo efekt’ denir. Karşımızdakine hep iyi şeyler yüklüyor, kötüyü görmüyoruz. Oysa bu yargılama ve değerlendirme yanılgısı. İlişkilerdeki bir diğer temel problem ‘çok fazla uyaran’ olması. Sosyal medya suçlulardan biri. Karakter ve kişilik dediğimiz şeyin sürekli bir değişkenliği var. Bu kadar çok uyaran olduğu için kafalar karışık.”
Esra Ezmeci: Şüphenin birazı her zaman iyidir
UZMAN psikolog Esra Ezmeci “Kimseye yüzde yüz güvenmemek gerek. O zaman daha kırılgan olursunuz. Tam bir teslimiyet hali aldatılmanın kapılarını açtığınız anlamına gelir. Birine yüzde yüz aitlik hissi verdiğiniz de tutku ve dengeyi de bozuyorsunuz. ‘Kıskanç olun, sıkboğaz edin’ demiyorum. Arada ince bir çizgi var. Her zaman şüphenin birazı iyidir. Kontrolü her zaman karşıya bırakmamak lazım.”
Umut Esen: Erkekler cinsellik kadınlar duygusal tatmin arıyor
Eğitimci ve yaşam koçu Umut Esen, “Erkekler için aldatmada temel unsur cinsellik, kadınlar için duygusal tatminsizlik” diyor.
YA BAŞINA GELSE
Esen şunları söylüyor: “Çoğu kişi kendisinin irade eşiğini zorlayacak bir durum başına gelmeden ‘ahlaklı’ olmakla övünür. Sana bakıp iç geçiren, hafif göbekli bir adama yüz vermedin, bu seni ahlaklı mı yapar? Peki ya o adam karşı koyamayacağın kadar yakışıklı olsaydı? Aşk-ı Memnu’daki Behlül mesela. Bihter’i ‘ahlaksız’ yapan biraz da Behlül’ün kim olduğudur. Her insanın bir irade eşiği vardır. O eşiğe gelmeden ‘Ahlaklıyım’ diye övünmek ya da başkasına ‘ahlaksız’ demek kolay iştir.”