DEÜ tarafından İzmir’in kurtuluş günü 9 Eylül’de açılan ‘Bayrak Bilim ve Türk Bayrakları Müzesi’nde, tarihe ışık tutan binin üzerinde eser sergileniyor. Türk ve dünya medeniyetlerinin simgelerinin yer aldığı müzede, değişik dönemlere ait çeşitli belgelerden efemeralara, Türk bayraklarından dönemin ay yıldızlı günlük kullanım araçlarına kadar zengin bir tarihsel içerik bulunuyor. Dokuzçeşmeler Yerleşkesi’nde Eylül Köşk içerisinde açılan müzede, herkesin internet üzerinden eserleri görebilmesi için ‘açık arşiv’ uygulamasının da çalışmaları sürdürülüyor.
‘TÜRKİYE’NİN İLK BAYRAK MÜZESİ OLDU’
Müzenin Türkiye’de ilk olduğunu söyleyen Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Bayrak için gözünü kırpmadan can veren bir milletiz. Bayrağı içselleştirdiğimiz için bugüne kadar müzesini yapmayı düşünmemişiz. Ancak bunu kayıt altına almak, farkındalığı tekrar oluşturmak, sadece Türk bayrağı değil dünya bayraklarının da tarihi hakkında bilgi vermek noktasında bilimsel bir zemin oluşturmak gerekiyor. Buna inanarak bu müzeyi, kurduk ve Türkiye’de bir ilk oldu” diye konuştu.
‘İZMİR’İN KURTULUŞ TARİHİNDE AÇILDI’
Prof. Dr. Hotar, Türkiye’nin ilk bayrak müzesinin bir zamanlar kendisinin de öğrencisi olduğu üniversite bünyesinde açılmasının onurunu yaşadığını belirtti. Tarihi Köşk’ün, öğrencilik ve asistanlık dönemlerinde dekanlık olarak kullanıldığını ifade eden Prof.Dr. Hotar, “Daha sonra belli bir dönem sosyal tesis olarak kullanılmış. Göreve geldiğimiz dönemde de atıl durumdaydı. Restore ettirdik ve değerli hocalarımızın önerisiyle ‘Bayrak Bilim ve Türk Bayrakları Müzesi’nin yapılanması yönünde bir karar aldık. Hızlıca bu kararımızı uygulamaya geçirdik. TBMM Başkanı’mız Sayın Mustafa Şentop’un katılımıyla İzmir’in kurtuluş tarihi olan, 9 Eylül’de müzemizin resmi açılışını yaptık” dedi.
‘AÇIK ARŞİV SİSTEMİNE GEÇECEĞİZ’
Müzede çok sayıda eserin sergilendiğini söyleyen Prof. Dr. Hotar, “Hızlı yol alabilmemizin bir sebebi değerli koleksiyoner Haluk Perk’in koleksiyonunu bize sergilenmek üzere emanet etmesiyle başladı. Burada 4 salonumuz ve arşiv bölümümüz var. Çocuklarımızı da unutmadık. Çocukların gelip çalışabileceği bir odamız var. Türk tarihindeki bayraklarımızın tarihini, sanal ortamda anlatan bir oda düzenledik. Aynı zamanda ‘açık arşiv’ sistemine geçeceğiz. Pandemi süreci, hem ülkemizde hem dünyada gösterdi ki artık dijital kaynakların farklı bir boyuta taşınması gerekiyor. ‘Açık arşiv’ sistemine geçmek için arkadaşlarımız bir çalışma başlattı. 3 aya kadar da tamamlamış olacağız” ifadelerini kullandı.