Belsu Seyran, 2008 yılında Mersin’de öğretmen olarak görev yapan babası Mesut Seyran öldükten 3 yıl sonra, 9 yaşında girdiği Darüşşafaka sınavını kazanarak İstanbulda eğitim görmeye başladı. Belsu Seyran, derslerinden sonra robot kulübüne giderek robot yapımını izledi. Aynı kulüpte mekanik grubundaki 2 kız öğrencinin durumu fark etmesiyle Belsunun hayatı değişti. Belsu, 15 yaşında 9uncu sınıf öğrencisiyken kulübe girdi, 17 yaşına geldiğinde de kaptan oldu.
NASA SPONSOR OLDU
2019 yılında kaptanlığını yaptığı 8 kız, 5 erkekten oluşan Türkiyenin ilk robot kulübü Sultans of Türkiye, Amerika Birleşik Devletlerinde düzenlenen First Robotics Competition adlı yarışmaya TEN TEN isimli robotla katılarak NASA sponsorluğundaki Mühendislikte ilham ödülünü aldı. Takım, 2020 yılında yapılması planlanan, ancak pandemi nedeniyle 2021e ertelenen yarışmaya ise NASA sponsorluğunda ön eleme olmadan katılacak.
’BİRÇOK YARIŞMAYA KATILDIK’
Darüşşafakadan mezun olan, annesi Ceyda (48) ve ağabeyi Berke Seyran (23) ile birlikte Sakaryanın Serdivan ilçesinde yaşayan Belsu Seyran, “Darüşşafanın robot takımında 3 yıl üyeydim, son yılında da kaptanlık yaptım. Çeşitli yarışmalara katıldık 3 sene boyunca. Aslında bu birincilik değil, çok çeşitli ödüller arasından bir ödül aldık. Önce İstanbuldaki yarışmaya katıldık, daha sonra bundan bağımsız olarak ABDde farklı bir yarışmaya katıldık. Burada finalist takım olma hakkı kazanarak şampiyonaya gitmeye hak kazandık. Şampiyonada da aslında dünyanın her yerinden ödül almış yüzlerce takım var. Bunlar arasından da Mühendislikte ilham ödülünü kazandık. Bu ödül de NASA tarafından sponsorluydu, bu sayede gelecek yıl yapılacak şampiyonaya NASA sponsorluğunda ve direkt gitmeye hak kazandık” dedi.
’HAYALİNİZİN PEŞİNDEN GİDİN’
Türkiyede kız çocuklarının robotla ilgilenmesinin garipsendiğini belirten Belsu Seyran, kız çocuklarının kendisi gibi hayallerinin peşinden gitmesini söyledi. Seyran, “Türkiyede yeni yeni tanınan bir şey ama biz 2009da ilk kurulan takımız, fakat şu an Türkiyede yüzlerce takım var ve Türkiyede de artık Fikret Yüksel Vakfı tarafından yarışmalar düzenleniyor birçok firmanın desteğiyle. Önceden ABD veya Çin gibi ülkelerde yarışıyorduk, ancak artık Türkiyede de var. Bu konuda da şanslıyız aslında. İleride de biyomühendislik okumak ve bu alanda uzmanlaşmak istiyorum. Bu alanda da yaptığım her şey sosyal inovasyon düzeyinde olsun ve topluma yardımım dokunsun istiyorum. Türkiyede kız çocuklarının robot yapması birazcık garip karşılanıyor ama tamamen istek ve azimle olan bir şey bu. İsteyen herkes, her yaşta robotla ilgilenebilir. Kız çocuklarına da buradan seslenebilirim; eğer hayalinizde böyle bir şey varsa peşinden gidin. Ne kadar engeller olsa da size destek çıkacak kişiler de var. Türkiyede biz çok büyüyoruz” ifadelerini kullandı.
Kızı Belsu Seyranın aslında çekingen biri olduğunu belirten anne Ceyda Seyran, “Babasını kaybettikten sonra okuldan gelen davet üzerine sınava girdi ve kazandı kızım. Çevre baskısına rağmen kendisi gitmek isteyince ben de önüne taş koymak istemedim ve gönderdim. Zorlu bir süreçti çok küçük yaşta, 9 yaşında gitti. Benim kızım biraz içine kapanıktır ama bu tür sosyal faaliyetlere girmek için elinden geleni yapar. Verilen görevleri yapınca öğretmenleri tarafından destek görünce bu yola adım attı” dedi.