Telkoder Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci ve derneğin Uydu Çalışma Grubu Başkanı Mehmet Fahri Can tarafından yapılan rapora ilişkin açıklamalara göre; küresel Uzay Ekonomisi, uydu imalatı, fırlatma, yer donanımları ve hizmetler dâhil olmak üzere 366 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahipken uydu haberleşme hizmetleri ise bu büyük pastanın yaklaşık 123 milyar dolarlık kısmını oluşturuyor. Ülkemizde ise uydu haberleşme hizmeti (UHH) gelirleri 2019 rakamlarıyla yaklaşık 637 milyon TL, yani 108 milyon dolar seviyesinde seyrediyor. TELKODER raporuna göre uydu hizmetlerinde, dünya ile benzer bir oranı yakalayabilmemiz için uydu haberleşme hizmetlerinin en az 10 kat büyümesi, gelirlerin ise yaklaşık 1 milyar dolar olması gerekiyor.
TÜRKSAT Sektörün Gelişiminde Kritik Bir Role Sahip
Türkiye’de BTK tarafından UHH vermek üzere yetkilendirilmiş 33, GMPCS hizmeti vermek üzere yetkilendirilmiş 12 işletmeci bulunuyor, fakat sadece TÜRKSAT Uydu ve Kablo TV Hizmetlerine ilişkin Görev Sözleşmesine sahip. Teberci sektörde pek çok girişimcinin bulunduğunu ve bu girişimcilerin desteklenmesi ile UHH alanında ülke olarak önemli atılımlar gerçekleştirebileceğimizin altını çiziyor.
Teberci: “Türkiye uydu haberleşme hizmetleri büyüklüğünün artması hem ülke ekonomimizi hem de elektronik haberleşme sektörümüzü geliştirecek ve kalkınmamıza büyük katkı sağlayacaktır. Mevcut düzenlemeler, yeni nesil uydu projelerine uygun olarak, ülkemiz, bölgemiz ve dünya uydu piyasa koşulları gözetilerek, Türkiye’nin varması düşünülen hedefler dikkate alınarak güncellenmelidir. TÜRKSAT Etkin Piyasa Gücüne sahip işletmeci olarak belirlenmeli, sektördeki konumu ve iş yapma şekilleri gözden geçirilmelidir. TÜRKSAT’ın, bir kamu kuruluşu olarak, Türkiye’de yerli uydu haberleşme sektörünü destekleyen, ekosistemin gelişmesine ve piyasanın büyümesine yardım eden bir kuruluş haline getirilmesini bekliyoruz.” diyor.
TELKODER’den Küresel Uydu Hizmetleri Pazarında Yer Almak için 8 Öneri
Gelişen teknolojiyle birlikte uydu internet çözümlerinin bölgesellikten çıkarak küreselleştiği günümüzde ulusal eylem planımızın da bu gelişmeye paralel olarak güncellenmesi ve ulusal güvenliğimizin de göz önüne alınarak, küresel iş birliklerine açık hale getirilmesi gerekiyor. TELKODER’e göre; T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı başta olmak üzere, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Türkiye Uzay Ajansı, Cumhurbaşkanlığı’nın Dijital Dönüşüm ve Yatırım Ofisleri öncülüğünde, sektör temsilcilerinin de katkıları ile Türkiye’nin küresel uydu hizmetleri pazarında yer alabilmesi için en kısa sürede bir çalışma başlatılması kritik bir önem taşıyor. TELKODER’in küresel uydu hizmetleri pazarında yer almak için 8 önerisi ise şöyle:
Türkiye’de uydu sektörünün gelişiminin sağlanması ve pazarın önünün açılması için, uydu haberleşme hizmetleri pazarında TÜRKSAT’ın Etkin Piyasa Gücüne sahip işletmeci olarak belirlenmesi, uydu haberleşme hizmeti toptan sağlayıcısı olarak konumlanması ve son kullanıcıya sadece yetkilendirilmiş işletmeciler üzerinden hizmet vererek uydu haberleşme pazarının gelişimine katkıda bulunması.
406 sayılı kanun ile TÜRKSAT’a sağlanan ayrıcalık nedeniyle uydu haberleşme yetkilendirmesi sahibi UHH veren işletmeciler TÜRKSAT ile kamu pazarında rekabet edememektedirler. Rekabetin olmadığı kamu pazarında etkin ve uygun ürün fiyatlarının oluşması mümkün değildir. Söz konusu ayrıcalığın yürürlükten kaldırılarak, kamu kurum ve kuruluşlarının uydu üzerinden ihtiyaç duydukları hizmetleri serbestçe istedikleri işletmeciden alabilmelerinin sağlanması.
TÜRKSAT’ın bir kamu kuruluşu olarak, Türkiye’de yerli uydu haberleşme sektörünü desteklemesi, ekosistemin gelişmesine ve piyasanın büyümesine yardım etmesi, uydu internet projelerinde birlikte çalıştığı işletmecilere bütçe, donanım, teknik tasarım, vs. gibi konularda destekte bulunması, yerel sistem bütünleştirici uydu firmalarının eğitimini destekleyerek sektörün bilgi birikimini ve iş yapma hevesini arttırması.
Yeni gelişen küresel uydu internet projelerinde Türkiye’nin de yer alması ve bu teknolojilerin ülkemiz çıkarına kullanılmasının yolunun açılması için tüm sektör temsilcilerinin katkılarıyla bir çalıştay düzenlenmesi.
Bu çalıştayda, ülkemizde uydu haberleşme hizmetleri için ihtiyaç duyulan mevzuat değişikliklerine ilişkin önerilerin tespit edilmesi, tartışılması ve Türkiye’nin yeni nesil LEO ve MEO uydu projeleri için gerekli altyapı ihtiyaçları belirlenerek, katkı ve katılım stratejilerinin oluşturulması.
Durumumuzu geliştirmek ve dünya uydu teknolojilerinde gerçekleşen yeni gelişmelere uygun olarak yukarıda bahsettiğimiz çalıştay sonucunda ortaya çıkacak yasal düzenlemeler ivedilikle gerçekleştirilmelidir. Uydu hizmetlerinde, bölgesel bir oyuncu haline gelebilmemiz için küresel iş birlikleri yapmamız şarttır. Türkiye, Uydu Haberleşme Hizmetleriyle ilgili Uluslararası İşbirliklerinin içinde bulunmalıdır.
Elektronik Haberleşme Sektörü Yetkilendirme Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ile uydu üzerinden elektronik haberleşme hizmeti sunan işletmecilere “kullanıcılarına ait trafikleri Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde kurulmuş uydu yer istasyonları üzerinden geçirme yükümlülüğü” getirilmiştir. Bu yükümlülük sadece tasarım aşamasında olan ve gelecekte gerçekleşmesi planlanan projeler için mümkün olabilecektir. Bu nedenle tasarım safhası geçilmiş mevcut uydu sistemlerinde bu yükümlülüğün uygulanması mümkün görünmemektedir.
Türkiye’de uydu üzerinden hizmet sağlayan işletmecilerin ve uydu hizmetleri pazarının büyümesi için, haberleşme uydularına ve diğer uzun mesafeli araçlara erişim sağlayan uluslararası telekomünikasyon ağının ve projelerinin bir parçası olacak uydu yer istasyonu yatırımlarının yapılması gerekmektedir. Fiyat/kalite değeri olarak, Türkiye’de altyapı/karasal hat fiyatlarına bakıldığında, fiyatların uluslararası fiyatlar ile yarışır durumda olmadığı görülmektedir.
Bu nedenle Türkiye bu güne kadar, küresel uydu projeleri içinde yer alamamıştır. Ülkemizde 100 Gbps’lik karasal bir hatta bile yurt dışına göre astronomik ücretler ödenmektedir. İki noktası İstanbul içerisinde yer alan bir internet devresinin maliyeti yurtdışı devre maliyetlerine göre katbekat pahalıdır. Yurtdışı devre fiyatları bu kadar düşükken, ülkemiz içerisinde (Local Loop) devre fiyatları bu kadar yüksek olmamalıdır.