Twitter’dan konuyla ilgili yapılan açıklama şöyle:
Twitter’da insanların güvenliğini sağlamak için kurallar koyuyor ve çevrimiçi davranış yönelimlerini göz önünde bulundurarak bu kuralları devamlı güncelliyoruz. Twitter olarak, “offline” kötülüklerin risklerine eğilmeye odaklanıyoruz ve araştırmalara göre, insancıl olmayan bir dil bu riskleri artırıyor.
Buna istinaden, kullanıcılarımızla, uzmanlarla ve kendi ekiplerimizle aylar süren diyaloglarımız sonucunda aldığımız geri bildirimlere dayanarak nefret davranış politikalarımızı genişletiyoruz. Bu kapsamda dini baz alarak insanları dışlayan söylemler de nefret davranış politikalarımız çerçevesinde değerlendirilecek.
Bu kuralları ihlal eden ve daha önceden atılmış Tweetlerin raporlandığına silinmesi gerekecek ancak hesap direkt askıya alınmayacak. Sebebi ise Tweetlerin bu kural koyulmadan önce atılmış olması.
Geçtiğimiz yıl, nefret davranış politikalarımızı düzenlemek için ayrıştırıcı dili nasıl daha iyi tanımlayabileceğimizle ilgili geri bildirim istemiştik. İki hafta içinde elimize 30’dan fazla ülkeden gelen sekiz binden fazla yanıt ulaştı.
Aldığımız en tutarlı geri bildirimler aşağıdaki gibiydi:
Daha temiz bir dil – Kullanılan dillerin daha detaylı bir şekilde, kuralları ihlal eden örneklerle incelenerek politikaların geliştirilmesi önerildi. Biz de bu geri bildirimi hem politikamızı uygularken hem de birkaç hafta önce kurallarımızı güncellerken göz önünde bulundurduk.
Kastedilen kelime havuzunun daraltılması – Katılımcılar, ‘’tanımlanabilir’’ grupların çok geniş olduğunu ve politik grupların, nefret gruplarının ve marjinal olmayan grupların hedef alınmasının bir ihlal olmaması gerektiğini söyledi. Birçok insan nefret gruplarına istediği zaman istediği gibi korkusuzca seslenmek istediğini belirtti. Başka örneklerde, insanlar takipçilerine, arkadaşlarına ve fanlarına ‘’kediler’’ veya ‘’canavarlar’’ gibi sevecen terimlerle hitap edebilmek istedi.
Uygulamada tutarlılık – Pek çok kişi bu kuralın adil ve tutarlı bir şekilde uygulanacağı konusunda kaygılarını belirtti, bu yüzden ekiplerimizin durumu daha iyi anladıklarından emin olmak için daha uzun ve detaylı bir eğitim süreci oluşturduk. Bu uygulama için daha önce açıkladığımız değişiklik sebebiyle bu kuralı neyin ihlal edeceğine dair örnekleri incelemek özellikle önemliydi.
Bu geri bildirimleri ve dışarıdan konuştuğumuz uzmanların görüşlerini göz önünde bulundurduk. Bu kuralı, diğer grupları hedef alan dili içerecek şekilde genişletmeden önce anlamamız gereken başka faktörler olduğunu gözlemledik:
Marjinal gruplardaki insanların sohbetlerini ve terminolojilerini nasıl koruyacağız?
İçeriği dikkate alınan ve ihlallerin ne kadar zararlı olduğunu gösteren aksiyonlarımızın gerekli ve uygun olduğundan nasıl emin olacağız?
Belirli bir grubun tarihsel bağlamda marjinalize edilip edilmediğini, ve/veya bizim ‘korumalı grup’ değerlendirmemiz içinde bulunup bulunmadıklarını nasıl dikkate almalıyız veya almalı mıyız?
Seslerini duyurarak politikalarımızı, ürünümüzü ve çalışma tarzımızı şekillendirmemize yardım eden küresel topluluk için Twitter’ı geliştirmeye devam edeceğiz. Bu değişikliğin etkinliğini artırırken, öğrenimlerimiz ve politikalarımız bağlamında nasıl uyguladığımız konusunda sizi de bilgilendireceğiz. Aynı zamanda Twitter’ı herkes için daha güvenli bir yer yapma sürecimizde yapılan diğer işler konusunda da düzenli olarak sizleri bilgilendireceğiz.
