Gazeteci Uğur Dündar, 1994 yılında yolsuzluktan yargılanan iş adamı Halil Bezmen’in ABD’deki meskenine giderek oradaki bir çalışanla yumruk yumruğa arbede etmişti. Bunun sonucunda yaklaşık 12 saat gözaltında kalan Dündar’ın bu manzaraları yıllar sonra toplumsal medyada viral olmuş ve çok konuşulmuştu.
“BİZ MİKROFONU BEŞERLER NİYETLERİ TABİR ETSİN DİYE KULLANIRIZ”
Tele1’de yayınlanan Anında Manşet isimli programa katılan Uğur Dündar, toplumsal medya fenomeni ve yayıncı olan Pelin “pqueen” Baynazoğlu’nun sorusunu yanıtlayarak “Bezmenler” arbedesinin perde gerisini anlattı. “Biz mikrofonu yalnızca beşerler niyetlerini özgürce söz etsinler diye kullanırız” diyen Dündar şunları söyledi:
“KENDİSİNİ TABİR ETMEK YERİNE BANA SALDIRMAYI YEĞLEDİ”
“Amerika’daki o müessif olayda da bize saldıran bireye mikrofonu uzattım. Buyrun kardeşim içinizden ne geliyorsa anlatın, biz de olduğu üzere yayınlayalım dedim. Ancak o konuşmak, kendisini tabir etmek yerine bana saldırmayı yeğledi. Benden evvel birlikte çalıştığımız pahalı işçi kardeşime saldırmak istedi. Ben de kendisini durdurdum. Yasal savunma manasında kendimi korudum. Lakin âlâ korumuşum.
“BİR SEFER DA GAZETECİ KENDİNİ SAVUNMUŞ OLSUN”
Bir de bizim mesleğimizin mensuplarına saldırmak bilhassa spor haline geldi. Bir sefer toplumsal manada linçleri yaşamakla birlikte fizikî taarruzlar da başladı. Güya şiddete maruz kalmak gazetecinin yazgısıymış üzere algılandı, algılanıyor. Bir sefer da gazeteci kendini savunmuş olsun. Boyumuzla, posumuzla neden dayak yiyelim ki? Legal savunma diye bir durum var. Bundan ötürü çok üzüldüm. Saldıran kişi de orada çalışan bir insan.”
