UKRAYNA’daki savaştan ailesiyle kaçan tenisçi Fedor Zalevsky (14), gönderdiği yardım mailini kabul eden kulüp bünyesinde çalışmalarına devam etmek için Adana’ya geldi. Zalevsky, kulüp misafirhanesine, annesi ve kız kardeşi ise kulübün kiraladığı konuta yerleştirildi.
Odessa’da yaşayan Fedor Zalevsky ve ailesi, Rusya’nın hücum başlattığı 24 Şubat’ta tedirginlik yaşadı. Annesi Julia (42), babası Evgeny (43) ve kız kardeşi Polina (6) ile ülkesinden kaçan Fedor Zalevsky, 25 Şubat’ta sonu geçip Moldova’ya ulaştı. Aile daha sonra yakınlarının bulunduğu Romanya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti ve Polonya’ya gitti.
Gelecekte tenisle bağını koparmak istemeyen Fedor Zalevsky, bu süreçte kimi tenis kulüplerine yardım mailleri gönderdi. Adana’da, bünyesinde memleketler arası akademinin de bulunduğu tenis kulübüne de mail gönderen Zalevsky, “6 yaşından beri profesyonel olarak tenis oynuyorum. Şu anda Ukrayna Tenis Federasyonu’nun bir oyuncusuyum. Savaş yüzünden ailemle birlikte Ukrayna’yı terk etmek zorunda kaldım. Şu anda tenis mesleğime devam etme ve idman yapma fırsatım yok. Mali açıdan sıkıntı vakit geçiriyoruz ancak tenis derslerime çok devam etmek isterdim. Zira tenis en sevdiğim spordur ve tüm hayallerim, gelecek planlarım onunla ilişkilidir. Sizden kulübünüzde idman yapma ve kendimi kanıtlama fırsatı vermenizi rica ediyorum” tabirlerini kullandı.
İDMANLARA BAŞLADI
Tenis kulübünün, bu talebe olumlu yaklaşmasıyla Fedor, annesi Julia ve kız kardeşi Polina, 16 Mart’ta Adana’ya getirildi, babası Evgeny Zalevsky ise Romanya’daki kız kardeşinin yanında kaldı. İdmanlarına başlayan Fedor, kulübün misafirhanesine, annesi ve kız kardeşi ise kulübün kiraladığı meskene yerleştirildi.
‘İMKAN SUNULDUĞU İÇİN ŞANSLIYIM’
İdman sonrası basın mensuplarına konuşan Fedor Zalevsky, bir an evvel savaşın bitmesini ve insanların barış içinde yaşamasını istediğini söyleyerek, “Paramız yoktu. Durumumuz çok berbattı. Ülkeler ortası dolaşacak gücümüz yoktu ve bu yüzden mail gönderdim. Zira tenis çok kolay bir spor değil. Orada şu an sıkıntı durumda olan bir sürü tenis atleti var. Ben bu türlü bir imkan sunulduğu için şanslıyım. Önümüzdeki 6 ayı Türkiye’de planlıyorum. Haziran ve temmuz aylarında Türkiye’de yapılacak olan turnuvalara katılacağım. Yaşanacak olaylara ve durumlara nazaran durum alacağız” dedi.
‘BURADA CENNETTE ÜZERE HİSSEDİYORUZ’
Fedor’un annesi Julia ise yaşadıklarını anlatarak, “İnsanlar koşuşup, siren verilince savaşın başladığını anladık. Çocuklarımı alıp, kara yoluyla kaçtık. Polonya’dayken tenis akademisi arayışına girdik. 7-8 ay evvel Adana’ya turnuvaya gelmiştik. Buradaki imkanları görmüştük. Oğlumun hayali de bu türlü bir kulüpte tenis mesleğini sürdürmekti. Mersin’de yaşayan arkadaşlarımızın aracılığıyla kulüple ilgili bilgileri aldık, mail gönderdik, yardım istedik. Kulüp idaresi de bize kapılarını açtı. 16 Mart’ta da Türkiye’ye geldik. Burası bizim için düş üzere. Türk insanı çok misafirperver. Burada cennette üzere hissediyoruz kendimizi” diye konuştu.
ÖTEKİ ÇOCUKLAR DA KURTARILACAK
Kulüp lideri Ali Refah Keskin de “Biz bir çocuğa dokunduk ve birkaç çocuğa da dokunmak için ilişkilere geçtik. Spor, barışın ve kardeşliğin öncüsüdür. Biz de bunun için idare konseyi olarak elimizden geldiğince bir şeyler yapmaya çalışıyoruz” dedi.
