Bir süre önce koronavirüse yakalandığını ve hastalığı ağır geçirdiğini dile getiren Karan, “Bayağı bir süre oldu. Yurt dışı seyahatim vardı. Veteran Milli Takımı’yla Almanya’ya gitmiştik. Dönüşte evde yatarken bir anda ateşim çıktı. Hatta iki gün evde çabaladım, düşer mi diye ancak düşecek gibi değildi. Sonra hastaneye gittik. Odaya aldılar. Tedavi görmeye başladım. İğne ve ilaçlar uygulandı. Koronavirüs teşhisi konulmadı. Zatürre denildi. İyileştikten sonra eşim ’sen kesin kovid olmuştun’ dedi. Yok dedim, olsa çıkardı. Kontrol ettirdim. Kandan antikor testi yapıldı. Evet atlatmışız hem de ağır atlatmışız. Bir ara şuurum bile kaybolmuştu” diye konuştu.
’EŞİMİ HATIRLAMADIM’
Fiziksel olarak hastalığı çok ağır geçirdiğini vurgulayan ve o süreci tebessümle anlatan Ümit Karan, “Şuurumu kaybettim. Eşimi hatırlamadım, o kadar ağır geçti yani. İnsan hanımını hatırlamıyorsa çok ağır geçirmişim demek ki. Ateşim çok yüksekti. 40,8’e kadar yükselmişti. Bende öksürük yoktu, daha çok ateş vardı” dedi.
Aşı konusunun hatırlatılması üzerine ise Karan, “Elbette sıra bize de gelecektir. Ama daha önemli insanlar var. Yaşlılar var. Şuna dikkat etmek gerekiyor. Şu an azalma gibi bir görüntü var. Ama dikkat etmek gerek. Sporcu camiasında biz çok dikkatli olmaya başladık. Birçok futbolcu atlattı. Ancak ilerleyen zamanlarda kısıtlamalar bittiği zaman daha dikkatli olmak gerekli. Kurallara her zaman dikkat etmeliyiz. Bundan sonra hayatımız bu şekilde devam da edecektir. Maskeyle yaşamayı öğrenmemiz lazım. Bir yere gittiğimiz zaman toplu halde gitmemek gibi şeylere önem vermeliyiz. İnsanlar bunları alışkanlık hale getirmeli” ifadelerini kullandı.
’SEYİRCİSİZ OLMAZ’
Dolu tribünler önünde maçları özlediğini kaydeden Ümit Karan, “Zaten en kötü olay o. Futbola, tribüne çare bulmamız lazım. Koltukların yüzde kapasitesini düşük tutup, mesela yüzde 20- 30 gibi yapıp, o kurala uymak gerekiyor. Bir an önce seyirciye dönmek gerekiyor. Çünkü seyircisiz futbol olmaz” dedi.