Korona sonrasında otellerin sosyal mesafenin zor sağlanacağı şekilde yeniden tasarlanacağına dikkat çekilen raporda, “Her şey dahil konsepti, bireysel tercihli sisteme evrilecek. Türkiye’de petrokimya sektörü yeni dönemin öncüsü olacak” denildi.
Koronavirüse karşı ekonomik olarak Türkiye’nin direncinin arttırılmasına dönük tespitlerin yer aldığı Türkiye Sınai Kalkınma Bankası’nın hazırladığı raporda, normalleşme döneminde sosyal mesafenin zor sağlandığı otel yerleşkelerinin, daha mesafeli olacak şekilde yeniden tasarlanabileceğine dikkat çekildi. Raporda pandemi dönemi ve sonrasında Türk ekonomisiyle ilgili şu tespitlere yer verildi:
PETROKİMYA ÖNCÜ OLACAK
“Gıda paketleme ve dağıtımında yeni bir dönemin başladığını görmek de şaşırtıcı olmayacak. Sağlık malzemeleri, hijyen ürünleri ve hastane makineleri konusunda dünyadaki talep yükselişi son derece açık. Ürün yelpazelerini ve bilgi birikimlerini bu alana çevirebilecek sektörler, bu hareketi gerçekleştirecek. Nitekim Türkiye’de petrokimya sektöründe bu tarz bir hareketin öncüsü olabilecek haber akışlarını gözlemledik. Aynı şekilde yüksek teknoloji ürünü makineler, üç boyutlu yazıcılar, tekstil ve giyim, kimya gibi sektör ve ürün grupları da genişleyici dönüşüme dahil olacak sektörler arasında yer alacak. Tüm iktisadi oyuncuların iş yapış şekillerini ve karar alma mekanizmalarını yeniden gözden geçireceği bu dönemde, sektörler için de dönüşüm kaçınılmaz olacak.
Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir büyüme önceliği, Avrupa Yeşil Düzeni’nin çizdiği yeşil patikanın gerektirdiği yatırım ve dönüşüm ihtiyacı ile birlikte düşünüldüğünde, Türkiye için önemli bir fırsat penceresinin yakalanabileceği görülüyor. Bu fırsatın değerlendirilebilmesinin yolu ise iyi belirlenmiş hedefler ve kalkınma odaklı finansmandan geçiyor. Türkiye imalat sanayi katma değerinin yüzde 5’i Çin’den gelen girdilerle yaratılıyor. AB ülkelerinin imalat sanayi sektöründeki payı yüzde 6 dolayında bulunuyor. BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı’na göre Çin’den ürün tedarikinde sorun yaşanması durumunda Türkiye’de en çok etkilenecek sektörlerin tekstil, giyim ve otomotiv olduğu görülüyor. Uygun fonlama imkânlarıyla finansal kanalların güçlendirilmesi suretiyle bu risklerin sınırlanabileceğine inanıyoruz.”
