FRANSA’daki G-7 zirvesinin ardından ABD Başkanı Donald Trump’ın İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile görüşmeye açık olduğunu açıklaması İsrail cephesini endişelendirdi. Geçmişte oldukça sürpriz bir şekilde Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile görüştüğü bilinen Trump’ın böyle bir duruma açık olması İsrail cephesinde huzursuzluğa neden oldu. İsrail’in Kanal 13 televizyonunda yer alan habere göre, üç İsrailli bakan ve iki üst düzey yetkili, Washington ile Tahran arasında nükleer görüşmelerin yeniden başlaması ihtimalinin daha önce birçok kez İsrail Güvenlik Kabinesi’nde gündeme geldiğini söyledi. Haberde, İsrail yönetiminin, Trump ile Ruhani görüşmesinin ‘çok kısa bir süre’ içerisinde gerçekleşebileceği, bu görüşmenin ardından ABD yönetiminin İran üzerindeki baskısını sonlandırabileceği kaygısı taşıdığı kaydedildi. Haberde İsrailli bir üst düzey yetkilinin ise, “İran’ın şu ana kadar Trump’ın tüm görüşme önerilerini reddetmesi nedeniyle çok şanslıyız” ifadesi dikkati çekti. İsrail’in eski Başbakanı Ehud Barak ise Netanyahu’yu muhtemel bir Ruhani-Trump zirvesi konusunda uyardı. Barak, “Bu hepimiz için, Netanyahu’nun Trump’a çok fazla bağlı olmasını ve Trump’ın hızlı dönüşleri karşısında bizi uyaran bir alarm sinyalidir” ifadesini kullandı.
‘GÖRÜŞME DÜŞÜNÜLEMEZ’
İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Trump-Ruhani’nin görüşmelerinin ‘düşünülemez’ olduğunu belirtti. Çin’deki resmi temasları sırasında İran’ın resmi ajansı IRNA’ya konuşan Zarif, “Biarritz ziyaretimde söylemiştim, ABD, nükleer anlaşmayı gerçekleştirene kadar İran Cumhurbaşkanı’yla (Ruhani) ABD Başkanı Trump’ın görüşmesi tasavvur edilemez. Bu durumda bile ikili görüşme olmayacaktır” dedi. Washington’un uzun süren görüşmelerin ardından varılan anlaşmaları ayaklar altına aldığını söyleyen Zarif, “Şu an olması gereken şey, (nükleer) anlaşmanın yerine getirilmesidir. Biz bu alanda ABD tarafından kayda değer bir işaret görmedik” dedi. Ruhani, önceki gün konuya ilişkin “Bir kişiyle görüşmem halinde ülkenin sorunlarının çözüleceğini ve İran’ın kalkınacağını bilsem görüşmekte tereddüt etmem” demişti.
Ruhani’nin bu açıklamasını ‘açık kapı’ olarak yorumlayan İranlı muhafazakâr kesim de Ruhani’ye tepki gösteriyor. İranlı Tasnim’e göre, meclisin dün sabahki oturumunda milletvekili Ahmed Emirabadi Ferahani tarafından okunan 83 imzalı bir bildiride, Trump ile müzakerelere hazır olduğuna ilişkin sinyaller veren Ruhani sert bir şekilde eleştirildi. İran ve İsrail arasında Ortadoğu’daki gerginliğe Bahreyn’den ilginç bir yaklaşım geldi. Bahreyn Dışişleri Bakanı Halid bin Ahmed El Halife, İran’a ve desteklediği güçlere yönelik saldırıları ’nefsi müdafaa’ olarak nitelendirdi.
NETANYAHU’DAN NASRALLAH’A UYARI
Şİİ Hizbullah örgütünün lideri Hasan Nasrallah’ın İsrail’e yönelik saldırı tehdidinin ardından konuşan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Nasrallah’ın ne dediğini duydum. Nasrallah’a sakinleşmesini öneririm. Nasrallah, İsrail’in kendisini nasıl savunacağını ve düşmanlarından nasıl öç alacağını iyi biliyor” dedi. İsrail savaş uçaklarının Lübnan sınırında bir noktayı ve başkent Beyrut’ta iki İsrail insansız hava aracının düşmesi üzerine Lübnan Cumhurbaşkanı Michel Aoun ‘bunun bir savaş ilanı’ olduğunu açıklamıştı. Lübnan Başbakanı Saad Hariri ise Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde İsrail’in Lübnan’a düzenlediği saldırıyı değerlendirdi. Hariri, görüşmede İsrail’in Lübnan’a düzenlediği saldırıların tehlikeli ve son yıllarda istikrarı sağlayan BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 no’lu kararının ihlali olduğunu nitelendirdi. Öte yandan Hizbullah, geçen pazar İsrail’de düşen İsrail dronelerinin patlayıcı taşıdığını duyurdu.