Otonom arabalar ve dijital asistanlar ile yapay zeka, hayatımızın ayrılmaz bir teknolojisi haline geliyor. Günlük hayatta büyük kolaylıklar sağlayan bu teknoloji, savaş durumlarında ise öldürücü bir silah oluyor. ABD, Çin ve Rusya’nın güvenlik stratejilerinde ‘silahlı yapay zeka’ büyük ölçüde yer alıyor. Hatta bazı silah sistemleri, yapay zekaya dayalı özerk yetenekler de içeriyor. Bu duruma genel olarak baktığımızda ise silahlı yapay zeka geliştirmenin, makinelerin insan müdahalesi olmadan programlandıkları takdirde insanlara zarar verme ve onları öldürme kararı verebileceği anlamına geliyor.
Yapay zekalı silahların kullanımını destekleyen ülkeler, ortaya çıkacak muhtemel tehditlere daha hızlı yanıt verebileceklerini iddia ediyor. Bu konuda Birleşmiş Milletler’in (BM) ise kesin bir kararı var. BM, etik ve yasal gerekçelerle güç kullanımını herhangi bir insan kontrolü olmaksızın makinelere devretmenin kabul edilemez olduğunu belirtiyor.
ABD ve İngiltere gibi silahlı yapay zekanın kilit geliştiricisi olan birçok devlet, yapay zekalı silahlarda insan kontrolünü ‘dağıtılmış’ bir şekilde tercih ediyor. Yani silahların tüm yaşam döngüsünü içeren geliştirmeden kullanım ve askeri karar almaya kadar çeşitli aşamalara odaklanıyor.
Makinelerin aksine, insanların güç kullanma kararları önceden programlanamaz. Örneğin, siviller ve askerlerin bulunduğu bir alanda yapay zeka, evrensel hukuka uygun bir şekilde devam etmeye çalışsa bile bunu tam anlamıyla gerçekleştiremeyebilir. Bilim ve teknoloji filozofu olarak tanınan Peter Asaro ise bir veri alanındaki bir hedefi ayırt etmenin, bir insanı ayırt etmekten ibaret olmadığını düşünüyor.
Birçok devlet, otonom silah sistemleri üzerinde insan kontrolünü sağlamak amacıyla yeni yasal kurallar için görüşüyor. Ancak başta ABD olmak üzere birkaç ülkeye göre şu anki mevcut uluslararası hukuk yeterli seviyede. İnsan kontrolünün gerçekte ne anlama geldiğini çevreleyen belirsizlik, yeni uluslararası hukuk biçiminde daha fazla açıklığa ihtiyaç olduğunu gösteriyor.
Yapılacak düzenlemelerin, insan kontrolünü anlamlı kılan temel niteliklere odaklanması gerekiyor. Bu olmadan, silah haline getirilmiş yapay zekayı engellemeyi amaçlayan yeni uluslararası hukukun değerini düşürme riski bulunuyor.
Burak Kesayak
twitter.com/BurakKesayak