SON yıllarda sağlıklı yaşam trendine olan ilgi hızla yükseliyor. İnsanlar yediklerine, içtiklerine fazlasıyla özen gösteriyor. Sağlıklı beslenmeye olan ilginin artmasıyla da bu alana yapılan yatırımlarda da gözle görülür artışlar yaşanmaya başladı. Önceleri neredeyse sadece yurtdışından ithal edilen ürünler artık Türkiye’de de üretiliyor. Bu alanda dikkat çeken ürünler arasında ise sağlıklı atıştırmalıklar bulunuyor. İçinde ekstra şeker olmayan, kuruyemiş, sebze ve meyve karışımlarıyla üretilen ürünler, tüketicinin radarına hızlı bir şekilde giriyor. Türkiye’de sağlıklı beslenmeye artan ilgiyi gören 3 genç girişimcinin kurduğu Alterna da bu alanda yatırım yapan şirketler arasında. 2017’de üretime başlayan Alterna Gıda’nın ‘Züber’ markası ile ürettiği sağlıklı atıştırmalık kategorindeki barların şu anda Türkiye’nin dört bir tarafında yaklaşık 35 bin noktada satışa sunulduğunu ifade eden Alterna Yönetim Kurulu Başkanı ve Kurucu Ortak Nailcan Kurt, 2017’de 3 milyon adet ‘Züber’ barın satıldığını, 2019’da hedeflerinin ise 20 milyon adet olduğunu söyledi.
İŞLERİNİ BIRAKIP DÖNDÜLER
2 genç girişimci olarak yola çıktıklarını söyleyen Kurt, “Şirketimizin yönetim kurulu başkan yardımcısı ve kurucu ortak Raşit Müftüoğlu ve ben çocukluğumuzdan beri arkadaşız. Şirketimizin yönetim kurulu üyesi Murathan Kurt ise kardeşim. Biz çok eskiye dayanan bir arkadaşlıkla bu ortaklığı kurduk. Hepimiz farklı noktalarda profesyonel olarak iş hayatındaydık. Ben New York Wall Street’te Rothschild firmasında yatırım bankacılığı yapıyordum. Raşit de İsviçre’de brokerlık yapıyordu. Kardeşim ise Londra’da master yapıyordu. İşlerimiz sağlam ve oldukça prestijliydi. O dönemlerde sağlıklı atıştırmalık pazarı hakkında araştırmalar yapıyorduk. Sağlıklı yaşama olan ilgi ortadaydı. Sorun ise insanlar ya sağlıklı bir alternatif gıda yada lezzetli ama çok da sağlıklı olmayan alternatifler bulabiliyordu. ‘Sağlıklı atıştırmalık işini Türkiye’de yapmalıyız’ diyerek çalıştığımız yerlerden istifa ederek Türkiye’ye dönmeye karar verdik. Tüketicilere hem lezzetli hem de sağlıklı olacak bir atıştırmalık sunabilmek için çalıştık. Yaptığımız araştırmalar ve çalışmalar neticesinde hem lezzetli hem de sağlıklı atıştırmalık yapmayı başardık. İkisini bir araya getirdiğimiz için de ‘süperden’ yola çıkarak ismini ‘Züber’ koyduk” diye konuştu.
HEDEF 20 MİLYON BAR
Üretim aşamasında ilk önce bütün odaklarını ürünü reçetesine verdiklerinin altını çizen Kurt, “Farklı üniversitelerin gıda mühendisliği bölümlerinden profesörlerle görüştük. Aşçılardan destek aldık. Ortaya besleyici bir ürün çıkmasını istedik. Temel konsantrasyonumuz içerisinde şeker ilavesi olmayan ve tamamen doğal bileşenlerden oluşan lezzetli bir ürün için sıkı bir çalışma yaptık. Hammadde için Türkiye’nin farklı noktalarından pek çok meyve ve kuruyemiş üreticisi ile temasa geçtik. Sadece üründe kullandığımız hurmayı yurtdışından ithal ettik. 1 liraya gofretlerin satıldığı piyasada çok yüksek fiyatla çıkarsak tutunamayacağımızı biliyorduk. Bu yüzden daha ne kadar satış yapabileceğimizi bilmeden 40 ton hurma alımı yaptık. 40 ton hurmayla 2 milyon adet ‘Züber’ bar üretebilirdik. Büyük riske girmiştik. İlk etapta İstanbul’da Malatya Pazarı tesisi içerisinde Malatya Pazarı Yönetim Kurulu Başkanı Murat Palancı’nın büyük desteğiyle kendimize bir üretim alanı kurduk. Ufak bir girişim olarak başladığımız bu işte üretim başladığımız ilk yıl olan 2017’de 3 milyon adet ‘Züber’ satıldı. 2018’de bu sayı 8 milyon adete çıktı. 2019 beklentimiz ise 20 milyon. İlk etapta bu noktalara gelmeyi düşünemezken, şu anda Esenyurt’ta kendi tesislerimizde 5 bin metrekare kapalı alanda üretim yapıyoruz. İlk başladığımız döneme göre 5 kat fazla kapasiteye ulaştık ve 52 kişiye istihdam sağlıyoruz” dedi.
‘YURTDIŞINA AÇILMAYI HEDEFLİYORUZ’
ÜRETİME başladıkları ilk yılda ürünlerini spor salonları, kafe ve restoranlarda sattıklarını ifade eden Nailcan Kurt, “Daha sonra ulusal zincirlerle görüşmeye başladık. Migros ile Türkiye genelinde bir anlaşma yaptık. Ürünlerimizi Migros’larda satmaya başladıktan sonra sağlıklı atıştırmalık kategorisindeki en çok satan marka olduk. Sonrasında birçok zincirle anlaşmalarımız oldu. İlk etapta raflarda küçük alanlarda kendimize yer bulurken, tüketicilerin sağlıklı atıştırmalıklara olan ilgisinin artmasıyla birlikte market raflarında bu kategoriye özel alanlar oluşturulmaya başladı. Dağıtım konusunda da Koç Holding bünyesindeki Düzey Pazarlama ile anlaştık. Bu anlaşmaların ardından Türkiye’de 35 bin satış noktasına ulaştık. Şu an Türkiye ve Kıbrıs’ta satışlarımız devam ediyor. Ancak Avusturalya ve Danimarka’da satış yapmak için görüşmelerimiz var. Hedeflerimiz arasında yurtdışına açılmak da var” dedi.
‘ÜRÜNE TÜRK YORUMU KATTIK’
SAĞLIKLI atıştırmalık kategorisinde ABD’nin çok iyi noktada olduğunu belirten Nailcan Kurt, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz şunu gördük. Hurma, meyve ve kuruyemiş bizim milletimizin en çok tükettiği şeyler arasında. Amerikalıların geliştirdiği sisteme Türk yorumu kattık. Antep fıstıklı meyve kuruyemiş barı dünyada ilk yapan şirketlerden biriyiz. Türkiye’de ilk sebzeli bar yapan firmalardanız. Protein barında yumurta beyazından bar ürettik. Antep fıstıklı ürünümüzle ‘Üstün Lezzet Ödülü’nün sahibi olduk.”