Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjiye büyük önem veren Türkiye, Mersin’de inşası devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) ile sıfır emisyonla çalışan nükleer enerjiye sahip olacak.
Bölgede güçlenen Türkiye’nin nükleer enerji alanındaki hamlesi ise Yunanistan’ı rahatsız etmeyi sürdürüyor.
YUNANİSTAN’IN AKKUYU PANİĞİ
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, geçtiğimiz aylarda ABD’li mevkidaşı Antony Blinken ile yaptığı telefon görüşmesinde “Akkuyu’da nükleer santral inşa etmenin birçok sorunlu neticesini gündeme getirmiş”, santral nedeniyle “Doğu Akdeniz’de yeni bir ‘Çernobil’ tehlikesinin yaşanabileceğini” öne sürmüştü.
Dendias, 26 Nisan 1986’da Çernobil Nükleer Santrali’nin 4 numaralı reaktöründe meydana gelen kazayla ilgili sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.
“TÜRKİYE KOMŞU ÜLKELERLE PAZARLIK YAPMALI”
Yunan bakan, tarihteki en büyük nükleer kaza olan Çernobil felaketinin, bugün pusuda bekleyen tehlikelerin değişmez bir hatırlatıcısı olduğu görüşünü paylaştı.
Nikos Dendias, Ankara’nın nükleer santral için komşu ülkelerle masaya oturması gerektiğini savundu.
Çernobil ile Akkuyu NGS’yi kıyaslamaya çalışan Dendias, “Daha önce de belirttiğim gibi Türkiye, Akkuyu’da yapım aşamasındaki nükleer santral için komşu ülkelerle pazarlık yapmalı.” dedi.
“TÜRKİYE NÜKLEER SİLAH GELİŞTİRECEK MALZEMELER ELDE EDİYOR”
Akkuyu NGS ile ilgili Yunan basınında daha önce yer alan bir haberde, Atina’nın yıllardır Türkiye’nin ‘şüpheli’ çabalarına dikkatle baktığı belirtilerek, “Türkiye, enerji üretimi için nükleer reaktörler yaparak, hem gerekli teknolojik bilgi birikimini hem de nükleer silahların geliştirilmesinde kullanılabilecek malzemelere erişimi elde ediyor.” görüşü aktarılmıştı.
Haberde, “Türkiye, nükleer mühendisleri eğitiyor ve hem sivil hem de askeri kullanım için tasarlanmış fisil madde ve ekipman gibi kaynaklara erişmek istiyor.” ifadesine yer verilmişti.
Fisil madde, nükleer mühendislikte nükleer fizyon zinciri reaksiyonunu sürdürebilen madde olarak biliniyor.