Çınar ilçesine 13 kilometre mesafede bulunan, 124 metre yükseklikteki kayalık tepenin üzerine kurulu olan Roma dönemine ait askeri garnizon Zerzevan Kalesi, doğudan gelen orduların karşılandığı yer olarak biliniyor. Amida ile Dara arasında stratejik bir noktada yer alan, antik ticaret yolu üzerindeki bütün vadiye hakim olan ve geniş bir alanı kontrol altında tutan kalede yapılan kazılarla, Mithras Tapınağı, kiliseler, villalar, gizli geçitler, su sarnıçları, kaya mezarları ve su kanalları keşfedildi. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan kalede, 1800 yıl önce milimetrik hesaplamalarla inşa edilen, yaklaşık 8,5 kilometre uzunluğundaki su kanalları aracılığıyla sarnıçlarda 10 binlerce ton su biriktirilerek, özellikle uzun süren kuşatmalarda askerlerin ve kaleye sığınan halkın su ihtiyacı karşılandığı ortaya çıktı.
‘SU KANALLARI İÇİN O DÖNEMDEKİ BÜTÜN TEKNOLOJİ KULLANILDI’
İşlevini yitirmeden bugüne kadar gelen su kanallarında Roma’nın o dönemdeki bütün teknolojiyi kullandığını anlatan Dicle Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Zerzevan Kalesi Kazı Heyeti Başkanı Doç. Dr. Aytaç Coşkun, “Zerzevan Kalesi, Roma’nın sınır garnizonu ve savunma sistemi ile birlikte önemli bir su sistemine sahip. Roma’nın bütün mimarlık ve mühendislikteki gelişmeleri ve teknolojinin hepsini Zerzevan Kalesi’nde kullandığını görüyoruz. Şu an içinde bulunduğumuz sarnıç 4 bin ton su alıyor. Baktığımız zaman yaklaşık 21 metre derinliği var. Daha yüzde 80’i toprak altında. Kazı çalışmalarıyla birlikte bu sarnıç tamamen ortaya çıkarılacak. Tespit ettiğimiz 54 sarnıç var. 10 binlerce ton su depolamışlar ve bu suyun önemli bir bölümü hemen kalenin dışından bizim henüz 700 metresini kazdığımız su kanalından sağlanıyor. Araştırmalarımızda en yakın su kaynağının 8,5 kilometre uzakta olduğunu biliyoruz. Oradan su nasıl getirildi buraya? Yeraltı kaynakları kullanıldı mı? Bunlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Şunu biliyoruz ki çok milimetrelik, santimetrelik eğimler kullanmışlar. Kanal, yer yer 1,5 metre derinliğe sahip ve bu kanal vasıtasıyla kaynaktan gelen su kalenin içerisine getiriliyor. Nasıl bir teknoloji, nasıl bir sistem? Genelde derin vadilerde ters sifon sistemini kullandıklarını biliyoruz. Aynı zamanda kemerler kullandıklarını biliyoruz. Aslında birçok tekniği suyu buraya getirebilmek için bir arada kullanmıştır. Bunun ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Daha da ilerleyecek. Bu yıl da yine su sistemi üzerinde çalışmalarımızı yürüteceğiz. Böylece bazı soru işaretlerine de bu sayede cevap bulabileceğiz” dedi.
1 YIL BOYUNCA YETECEK SU DEPOLAMIŞLAR
Zerzevan Kalesi’nin özellikle doğudan gelen orduları tutan bir yer olduğunu ifade eden Doç. Dr. Aytaç, bir kuşatma olduğunda burada yaşayan halkın ve askerlerin su ihtiyacının karşılanması gerektiğini anlattı. Aytaç, “Normalde 1400 kişi burada yaşıyor. Şu andaki mevcut haliyle 1400 kişi Zerzevan Kalesi’nde ama bir savaş anında ovada, tarımla uğraşan halkın hepsi kaleye sığınıyordu. Kuşatmalar uzun süreceği için bu kadar insanın ihtiyacının karşılanması gerekiyor. Kaleden çıkmadan su ihtiyacını 1 yıl boyunca rahat bir şekilde sağlayabilmek için su sarnıçlarını inşa etmişler. 10 binler ton su depolanmış.
Bu büyük bir rakamdır. Çalışmalar ilerledikçe daha birçok yeni sarnıçlar ortaya çıkacaktır. Kazılar uzun yıllar sürecek. Belki su sisteminin ortaya çıkarılması 10 yıl sürecek. Belki bu su kanalının bir bölümü canlandırabileceğiz. Şu anda kanala su bıraktığınız zaman kanalın şu ana kadar kazdığımız kısmına kadar su çok rahat bir şekilde geliyor. Aslında hala bu sistem çalışıyor. Devamını da kazdığımız zaman tamamen işler hale getirebiliriz bu sistemi. En azından bir bölümünde bunu canlandırma yaparak insanlara Roma dönemindeki su sistemini anlatabileceğiz” diye konuştu.