NATO, ilk karargâhına ev sahipliği yapan İngiltere’nin başkenti Londra’da 70’nci yaşını kutluyor. Londra’da Kraliçe 2’nci Elizabeth’in Buckingham Sarayı’ndaki resepsiyonu ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın ‘10 numara’ olarak tanınan başbakanlık ofisinde akşam yemeğiyle başlayan zirve, bugün başkentin 25 km dışındaki Watford’da devam edecek. NATO’nun en kritik toplantılarından biri olacak zirveye ABD, Türkiye ve Fransa’nın damga vurması bekleniyor. Son dönemde değişim gerekliliğinin hissedildiği, 10 yıl öncesine oranla çok daha tartışmalı bir hal alan NATO’da dört konu öne çıkacak.
5’İNCİ MADDE: Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna düzenlediği askeri operasyonla bağlantılı olarak NATO’nun en temel ilkesi olan 5’nci maddeyi tartışmaya açtı. Bir üye ülkenin saldırıya maruz kalması halinde bu saldırının herkese yapılmış sayılarak harekete geçilmesine dayanan bu maddenin sorgulanmaya başlanması NATO içinde ciddi rahatsızlık yarattı. Toplantı sonunda yayımlanması beklenen Londra Deklarasyonu’nda, üye ülkelerin 5’nci maddeye yönelik taahhütlerine bağlılıklarının yinelenmesi öngörülüyor.
TERÖRLE MÜCADELE: En fazla terör saldırısıyla karşı karşıya kalan NATO üyesi olan Türkiye’nin bu konudaki hassasiyeti biliniyor. Müttefiklerinden bu konuda yeterli destek görmemekten yakınan Türkiye, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı YPG’nin terör örgütü olarak tanınmasını istiyor. PKK/YPG bağlantısının Ankara tarafından belgelerle ortaya konmasına rağmen diğer üyelerin, şu aşamada, Türkiye ile aynı çizgiye gelmesi zor gözüküyor. Türkiye’nin YPG konusundaki duruşuna destek alamaması üzerine Polonya ve Baltık ülkelerine yönelik savunma planını bloke etmesine yönelik sorun henüz aşılmış değil.
HARCAMALAR: ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kanada ve Avrupalı müttefiklerin savunmaya daha fazla yatırım yapmaları konusunda bastırması sonuç vermeye başladı. Gayrisafi milli hasılalarının yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayıran ülke sayısı dokuza yükseldi. Bu ülkeler ABD, Bulgaristan, Yunanistan, İngiltere, Estonya, Romanya, Litvanya, Letonya ve Polonya. Bu ülkeleri ise 1.89 ile Türkiye izliyor. Bununla birlikte Trump’ın, başta Almanya olmak üzere hedefe uzak olan ülkeler üzerindeki baskıyı sürdürmesi bekleniyor.
RUSYA VE ÇİN: Rusya konusunda caydırıcılığa önem verirken diyalog kanallarını açık tutan bir politika izleyen NATO’da Moskova’yla ilişkilere bakışta görüş ayrılıkları var. Fransa, Rusya’yı tehdit olarak görmediğini net şekilde beyan edip ‘yakınlaşma’ talep ederken Baltık ülkelerinin başını çektiği bir grup mevcut politikanın yumuşatılmasına karşı çıkıyor. Şu ana kadar Çin konusunu odağa yerleştirmeyen NATO, ABD’nin ‘telkiniyle’ yaklaşımını değiştirme aşamasında. Çin ilk kez bu kadar yoğun ve detaylı şekilde NATO’nun gündeminde olacak.
MİNİ ANALİZ
NATO TÜRKİYE’NİN ÖNEMİNİN FARKINDA
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Barış Pınarı harekâtının düzenlenmesini engelleyememesi, bu konuda ABD’yi yanına çekememesi ve müttefik olarak nitelediği terör örgütü YPG’nin yanında askeri olarak yer alamaması üzerine Türkiye konusunu ‘kişisel sorun’ haline getirdi. Operasyon nedeniyle bazı çevrelerde Türkiye’nin NATO’ya üyeliği tartışma konusu yapılsa da bunlar İttifak içinde karşılık bulmuyor. Macron’un da bu konuda manevra alanı oldukça dar, nihai aşamada yalnız kalma ihtimali ise yüksek. Stratejik konumu, NATO’nun en büyük ikinci ordusuna sahip olması, İttifak misyonlarına düzenli ve önemli katkı yapması Türkiye’nin üyeliğini ‘herhangi bir üyelik’ olmaktan çıkarıyor. NATO füze sisteminin radarının Kürecik’te bulunması, Ortadaoğu açısından kilit önemdeki İncirlik Üssü, AWACS erken uyarı uçaklarının Konya’daki üssü kullanmaları, örgütün kara operasyonlarından sorumlu komuta merkezinin İzmir’de olması ve Ege Denizi’nde göç akınına karşı yürütülen misyon Türkiye’nin alandaki önemini pekiştiriyor.