Dünya Bankası’nın gelecek aylarda Ukrayna için 3 milyar dolarlık bir takviye paketi hazırladığı, bunun bu hafta onaya sunulacak en az 350 milyon dolarlık bütçe dayanağıyla başlayacağı bildirildi.
Dünya Bankası Lideri David Malpass ve Milletlerarası Para Fonu (IMF) Lideri Kristalina Georgieva, Ukrayna’daki savaşa ait ortak açıklama yaptı.
Ukrayna’daki savaşın getirdiği yıkıcı insani ve ekonomik bedelden derin bir şok ve hüzün duyulduğu belirtilen açıklamada, savaşın öteki ülkeler üzerinde de değerli tesirleri olduğu aktarıldı.
Açıklamada, “Emtia fiyatları yükseliyor ve en çok fakirleri vuran enflasyonu daha da körükleme riski bulunuyor.” değerlendirmesine yer verildi.
Çatışmanın devam etmesi durumunda finansal piyasalardaki aksaklıkların daha da kötüleşmeye devam edeceğine dikkat çekilen açıklamada, son günlerde açıklanan yaptırımların da kıymetli bir ekonomik tesirinin olacağı kaydedildi.
Açıklamada, IMF ve Dünya Bankasının memleketler arası ortaklarıyla durumu değerlendirdiği ve uygun siyaset karşılıklarını görüştüğü aktarıldı.
IMF Ukrayna’nın acil yardım talebini en erken gelecek hafta değerlendirebilecek
Kurumların finansman ve siyaset cephelerinde Ukrayna’yı desteklemek için birlikte çalıştığı ve bu dayanağı ivedilikle artırdığı belirtilen açıklamada, kriz tedbirleri konusunda yetkililerle günlük temas halinde olunduğu bildirildi.
Açıklamada, IMF idare şurasının Ukrayna’nın acil yardım talebini en erken gelecek hafta değerlendirebileceği, buna ek olarak Ukrayna’nın haziran sonuna kadar geçerli 2,2 milyar dolarlık stand-by programı üzerinde çalışılmaya devam edileceği tabir edildi.
Dünya Bankası Kümesi’nin ise gelecek aylarda 3 milyar dolarlık bir dayanak paketi hazırladığı belirtilen açıklamada, bunun bu hafta heyetin onayına sunulacak en az 350 milyon dolarlık süratli bir bütçe dayanağıyla başlayarak akabinde sıhhat ve eğitim için 200 milyon dolarlık dayanakla devam edeceği aktarıldı.
Açıklamada, Dünya Bankası ve IMF’nin çatışmanın ve mültecilerin bölgedeki ve öteki ülkeler üzerindeki ekonomik ve mali tesirini kıymetlendirmek için birlikte çalıştığı vurgulanarak iki kuruluşun da gerektiğinde komşu ülkelere gelişmiş siyaset, teknik ve mali dayanak sağlamaya hazır olduğu kaydedildi.
