Eski Tunus Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki, hakkında çıkarılan “uluslararası tutuklama” kararının “tüm Tunuslular için bir tehdit mesajı” olduğunu belirtti.
Merzuki, kelam konusu tutuklama kararını, Katar merkezli Al Jazeera televizyonuna kıymetlendirdi. Hakkında çıkarılan “uluslararası tutuklama” kararına şaşırmadığını ve bunun “beklediği bir adım” olduğunu kaydeden Merzuki, “Tunus idaresinin hakkımda çıkardığı tutuklama kararı, tüm Tunuslular için bir tehdit bildirisidir.” tabirlerini kullandı.
Tunus Asliye Hukuk Mahkemesince yayımlanan yazılı açıklamada, “Muhammed Munsif el-Merzuki evrakından sorumlu soruşturma hakimi, Merzuki için milletlerarası tutuklama kararı çıkarttı.” sözlerine yer verilmişti.
Frankofoni Tepesi’ne dair açıklamaları nedeniyle Merzuki hakkında soruşturma
Merzuki, France 24’ün Arapça kanalında yayınlanan bir röportajında, “Uluslararası Frankofoni Doruğu’nun Tunus’ta düzenlenmesinin darbeye takviye olacağını düşündüğüm için Tunus’ta doruğun yapılmaması için çalıştım ve bu yaptığımla gurur duyuyorum.” sözlerini kullanmıştı.
Cumhurbaşkanı Kays Said de 14 Ekim’de Tunus Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenen birinci Bakanlar Heyeti toplantısında, “Adalet Bakanımızdan talep ediyorum, Tunus’un çıkarlarını maksat alan diplomatik pasaport sahipleri ile ilgili soruşturma açılsın, devletin iç ve dış güvenliğine kimse komplo kuramaz.” demişti.
Said, yurt dışında Tunus’a komplo kuranların devletin iç ve dış güvenliğini amaç aldığını, bu bireylerin diplomatik pasaport taşımaya haklarının olmadığını söylemişti.
Bunun üzerine 15 Ekim’de Merzuki hakkında Memleketler arası Frankofoni Tepesi’ne ait yaptığı açıklamalar nedeniyle soruşturma açılmıştı.
Tunus İstinaf Mahkemesi Sözcüsü Habib Tarhani, Merzuki’nin France 24’ün Arapça kanalında yayınlanan tabirleriyle ilgili Adalet Bakanı Leyla Ceffal’in verdiği müsaadeye dayanarak başkentteki Asliye Mahkemesi’nde Merzuki hakkında soruşturma başlatıldığını söylemişti.
Merzuki ise suçlamaları reddederek, ülkesinin aleyhine çalışmadığını, 25 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Said’in fevkalâde kararlarını darbe olarak gördüğünü ve buna karşı çıktığı için amaç alındığını lisana getirmişti.
