ANTALYA (DHA) – BU yıl 58’incisi düzenlenen Antalya Altın Portakal Sinema Şenliği’nin ‘Ulusal Uzun Metrajlı Sinema Müsabakası’nda yarışan ‘Zuhal’ sinemasının direktörü Elif Nazlı Durlu, arkadaş ortamında tanıştığı bayanın hikayesinden yola çıkarak sinemasının öyküsünü oluşturduğunu söyledi.
58’inci Antalya Altın Portakal Sinema Şenliği, ulusal kategoride yarışan 10 sinemadan biri olan ‘Zuhal’, birinci akşam seyirciyle buluştu. 57’nci Antalya Altın Portakal Sinema Şenliği’nde ‘Zuhal’ sinemasının projesiyle Antalya Sinema Forum Uzun Metraj Kurmaca Work in Progress Platformu Ödülü’nü kazanan Durlu, bu sene şenliğe birinci uzun metraj sinemasıyla katıldı. Sinemasının seyirciden ilgi gördüğünü belirten yönetmen Nazlı Elif Durlu, ‘Zuhal’in seyahatini ve şenlikle ilgili kanılarını, DHA’ya anlattı.
‘İÇİMİZE SİNDİREREK RAHAT RAHAT YAPTIK’Filmin oluşma fikrinden bugüne 5 yıl geçtiğini söyleyen Elif Nazlı Durlu, “Bu kıssa aslında benim nitekim bir arkadaş ortamında tanıştığım bir bayanın öyküsünden yola çıkarak yazıldı. Bu kıssayı anlatmıştı. ‘Bir kedi sesi duyuyorum lakin kediyi bulamıyorum, yavaş yavaş etrafımdaki beşerler benden kuşku etmeye başladı, ne yapacağımı bilmiyorum’ demişti. Bir sürü etaptan geçip geliştikten sonra senaryo ortaya çıktı. İçimize sindirerek rahat rahat yaptık. Geçen sene Antalya’da Work in Progress için Antalya Sinema Forum’daydık. Bu sene de bitmiş sinemayla geri geldik” diye konuştu.’ÇOK HOŞ REAKSİYONLAR ALDIK’Filminin şenlikte izleyiciyle buluşmasının çok heyecanlı ve hoş olduğunu söyleyen Durlu, “Yaklaşık 5 yıldır bu proje üzerine çalışıyoruz. Seyirciyle birinci kere buluşmak çok güzel geldi doğrusu. Dün akşam çok hoştu. Çok hoş yansılar aldık. Biraz evvel biri, ‘Biz hepimiz Zuhaliz’ dedi. Bu çok memnun edici bir yorum” dedi.’FİNANSMAN SÜRECİ ZORDU’
Sinemanın üretim basamağında finansman sürecinde zorlandıklarını belirten Durlu, “Film yapmak zati genel olarak çok güç. Finansman süreci zordu. Koca bir grupla bir arada ve takviyeyle yapabildiğimiz için çok memnunuz. Ufak bir kedi kıssasından, yani bir kedinin peşine düşen bayanı takip ederek apartman içerisinde çok farklı toplumsal sınıflarda, çok farklı hayatlardaki bayanların temas etmeleri, bir ortaya gelmeleri, birbirlerini anlamaları kıssası diyebiliriz” tabirlerini kullandı.
