Çanakkale‘deki Troya Müzesi çalışanları, geçen yıl verilen “2020 Avrupa Yılın Müzesi Özel Takdir Ödülü”nün akabinde bu sene de “2020/2021 Avrupa Müze Akademisi Özel Ödülü”nü almanın gurur ve memnunluğunu yaşıyor.
Dünyanın en değerli çağdaş arkeoloji müzelerinden olan yapı, Çanakkale merkeze bağlı Tevfikiye köyünde yer alan 5 bin 500 yıllık geçmişe sahip Troya Antik Kenti girişinde bulunuyor.
İmaline 2013’te başlanan ve 2018’in ekim ayında ziyarete açılan 90 bin metrekare büyüklüğe sahip 3 katlı Troya Müzesi, müze teşhir, depolama, idari üniteler, toplumsal donatı mahalleri ile açık teşhir, peyzaj ve ziyaret alanlarından oluşuyor. Ziyaretçiler her teşhir katına rampadan çıkarak ulaşabiliyor.
Troya Müzesi’nde, Homeros‘un İlyada Destanı ile tarihe geçmiş Troas Bölgesi’nde iz bırakan Troya ve kültürlerinin ömrü ve arkeolojik tarihi, kazılardan çıkan eserler aracılığıyla anlatılıyor.
Ziyaretçiler müzeyi gezerken şu başlıklardan oluşan öyküleri takip ediyor: Troas Bölgesi Arkeolojisi, Troya’nın Tunç Çağı, İlyada Destanı ve Troya Savaşı, Antik Periyotta Troas ve İlion, Doğu Roma ve Osmanlı Devri, Arkeoloji Tarihçesi, Troya’nın İzleri.
“Bölgesinde yaşayanlara kimliğini hatırlatan, ilham verici örnek bir müze”
Müze Müdürü Rıdvan Gölcük
Mayıs ayında ise raportörler tarafından çevrim içi kontrol gerçekleştirildiğini belirten Gölcük, “Aslında Romanya’da olması gereken merasim, pandemi sebebiyle online olarak yapıldı. Merasimde Troya Müzesinin 2020 ve 2021 yılı yani 2 yılın Avrupa Müze Akademisi Özel Ödülü’nü aldığımızı öğrendik. Bizim için son derece gurur verici bir haber oldu. Zira 2020 yılında Avrupa’da Yılın Müzesi Özel Takdir Ödülü’nü almıştık. 2020 ve 2021’de de Avrupa Müze Akademisi Özel Ödülü’nü alan, Türkiye’de bu iki büyük mükafatı kazanan birinci müze olduk.” diye konuştu.
Gölcük, Avrupa Müze Akademisi Ödülleri’ne 14 ülkeden yaklaşık 56 müzenin katıldığını aktardı.
“Jüri raporunda Troya Müzesinin öne çıkan konuları şunlardı: Birincisi Troya Müzesi etrafında bulunduğu noktaya, kırsal kalkınmaya çok büyük bir katkı sağlıyor. Etrafıyla epeyce uyumlu bir müze. İkincisi; ‘Troya Müzesi, duvarlarının dışında yaşayan insanlara, bulunduğu bölgedeki yaşayan insanlara kimliğini hatırlatan, ilham verici örnek bir müze’ tabiri kullanıldı. Hayli kıymetli bir ödüldü. Hatta bir hocamız mükafatı şöyle yorumladı: ‘Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmuştunuz, dün akşam da Muhteşem Kupa’yı aldınız.’ dedi.
Şunu vurgulamakta yarar var: Her iki mükafatı aldığımız yıllar, pandeminin hayatı durdurduğu, dünyada birçok müzeci meslektaşımızı kaybettiğimiz, müzelerin uzun müddet kapandığı periyottu. Troya Efsanesi’ni dünyaya yine farklı bir solukla hatırlattık. Bu ödülde Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğümüzün çok büyük bir çabası var. Türk müzeciliğimize iyi olmasını diliyorum.”
