Genel olarak memurlar Sosyal Güvenlik Kurumundan hizmet satın almalarındaki düşüncelerinin emeklilik için gereken şartlardan hem hizmet şartı hem de emeklilik yaş grubunun daha önce tamamlanmasını sağlayıp sağlamadığına bakar ve bunun için detaylı inceleme yaparak borçlanma yapıp yapmayacaklarına karar verirler.
Borçlanma yapılacak sürelerin kapsamı, hem 5434 e, hem de 5510 a tabi memurlar için 2008 yılı Ekim ayından sonra 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Madde 41 hükmünde bulunur.
Çoğunluk olarak talep edilen borçlanma süreleri, askerlik ve yedek subay okulunda geçen süreler, aylıksız izinde geçen süreler olmaktadır.
Peki memurlar bu şekilde geçen sürelerin hizmet olarak sayılması için tamamını borçlanmak zorunda mıdırlar?
Genel olarak memurlar borçlanma yapacakları yani Sosyal Güvenlik Kurumuna para ödeyerek hizmet kazanacakları bu sürelerin, emeklilik için gereken hizmet yıllarını ve daha erken yaş gruplarını tamamlamak için borçlanma yaparlar. Yani 8 Eylül 1999 öncesi göreve başlamış olanlardan kadınlar için 20, erkekler için 25 hizmet yıllarını ve kademelendirilmiş yaş gruplarını daha önce tamamlamak için yaparlar.
8 Eyül 1999 sonrası göreve başlamış olanlar için kadın ve erkek her ikisi içinde 25 yıl hizmet gerekir, Yaş olarak da kadın 58 yaş grubunu, erkek de 60 yaş grubunu tamamlaması gerekir.
Borçlanmaya ilişkin hükümlerde, bu sürelerin tamamını borçlanılması zorunludur şeklinde bağlayıcı bir hüküm yoktur. Burada kişilerin talebine bırakılmış bir düzenleme mevcuttur. Kişiler kendi yapacakları hesaplamalar sonucunda veya çalıştıkları kurumlardan alacakları bilgilere göre askerlik, aylıksız izin vb. gibi sürelerinin tamamını değil de işlerine yarayacak kadar olan sürelerini borçlanabilirler.
Sonuç değerlendirmemiz/tavsiyemiz; Borçlanmayı düşündükleri süreler kişilere bir avantaj sağlıyorsa, yani emeklilik yaş grubunu daha erkene çekmeyi sağlıyorsa borçlanmaları, yok hiçbir avantaj sağlamıyor, sadece hizmet süresini artırıyorsa bu borçlanma sadece emekli aylık oranının artmasına az bir katkı sağlayacağından borçlanmanın bir faydasının olmayacağını söyleyebiliriz.
İkinci bir durum olarak da borçlanma yapacakları tutar ile bu borçlanma yaptıkları sürelere karşılık alacakları emekli ikramiyesi tutarları aynı orantıda olmayacağından (borçlanma yaptıkları süre için daha fazla para ödeyecek, ancak borçlanma yaptıkları süreler için ödedikleri tutar kadar emekli ikramiyesi alamayacaklardır) şayet emeklilik hakkını daha önce kazanmaları kendi işlerine yaradığında borçlanma yapmalarını tavsiye edebiliriz.
Ayrıca, borçlanmayı düşünenlerden sadece 8 Eylül 1999 sonrası göreve başlamış olanlar her durumda kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını tamamlamış olmaları koşulu ile emekli olabileceklerinden, sadece hizmet yılını daha önce tamamlayıp yaşı beklemek için istifa edenlerin tercih edecekleri bir yöntem olabileceğini de değerlendirmekteyiz.