Kök hücre tedavisi artık herkesin korkulu rüyası olan yaşlanmanın da önüne geçti. Tıbbın pek çok alanında iyileştirici özelliği sayesinde yüzleri güldüren kök hücre, estetik uygulama alanında da tercih edilir hale gelmeye başladı. Plastik Cerrahi Kurucusu Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Osman Şenel, “Hem lokal hem de genel anestezi altında gerçekleştirilebilen bu işlemde donör hastanın kendisidir” diyor.
Klasik yağ transferinde enjekte edilen yağ dokusu kendisini besleyemediği için elde edilen dolgunluk ve kalıcılık süresi hem daha kısa oluyor hem de kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor. Kök hücrede zenginleştirilmiş yağ dokusu ile transferde doku kendini besleyerek, çoğalıyor ve bu yüzden kalıcılık çok daha uzun sürüyor.
Ayrı bir yağ dokusu alınarak özel işlemler sonucu kök hücre elde edildiğinde saf yağ dokusu ve kök hücre ayrıştırılarak istenilen yüz ve vücut bölgesine enjekte ediliyor. Bu işlem sonrasında hastanın hastanede kalmasına gerek bile kalmıyor. Vücudun pek çok bölgesine enjekte edilebilen kök hücre sayesinde,
- Memede dolgun ve diri bir görünüm elde etmek,
- Diz içinde dolgunluğu sağlayarak daha düz bacak görünümü oluşturmak,
- Liposuction sonrası oluşan çökük deri görünümünü düzeltmek,
- Ellerdeki dirilik kaybını gidermek,
- Popoya kalkık ve daha dolgun bir görünüm kazandırmak uygulama alanları içinde sıralanabiliyor.
Nano yağ enjeksiyonu nedir?
Bu uygulamada amaç, belirli bir bölgede dolgu yapmak, hacim kazandırmak değil. Özel yağ alma kanülleri ile yağ dokusu alınarak parçalanma sonucu ortaya çıkan hücre sıvısının özel bir yöntem ile süzüldüğünde elde edilen hücre solüsyonu cildin gençleşmesi ve kalitesinin arttırılması için kullanılıyor.
Kök hücreden zengin nano yağ enjeksiyonu ince kırışıklıkların tedavilerinde: yüzde, boyunda, dekolte ve el üstünde çok başarılı olduğu söyleniyor. Birçok kişinin sorunu olan göz altı morluk tedavisinde de kullanılıyor.
Nano yağ enjeksiyonları tek başına veya klasik yağ enjeksiyonu ile bir arada kullanılabiliyor. Dr. Osman Şenel, yağ enjeksiyon işlemlerinin herhangi bir yan etkisi olmadığının ve genellikle tek seans içinde uygulamanın tamamlanabildiğinin altını çiziyor.
Nano yağ enjeksiyonu ile ince kırışıklıkların görünümünü tamamen yok edebilmek mümkün…
Yaşın ilerlemesiyle ve çeşitli çevresel faktörlerin etkisiyle kırışıklıklar belirmeye başlar. Ameliyatsız çözümler, cerrahi girişimler, dolgu ve botoks gibi pek çok uygulamalar kırışıklıkların giderilmesi açısından tedavi yolu olarak tercih edilse de nano yağ enjeksiyonu vücudun tüm bölgelerinde olduğu gibi ciltte oluşan kırışıklıkların giderilmesinde de en etkili ve en uzun süre kalıcılığı sağlayan yöntem olarak nitelendiriliyor. “Nano yağ enjeksiyonu, özellikle ince kırışıklıların görünümünü azaltılır, derin kırışıklıkların görünümünde ise yararlıdır” şeklinde belirten Dr. Osman Şenel devam ediyor,
“Sadece tek bir seans şeklinde yapılan uygulama ile yüzdeki kırışıklık görünümünün %70’e kadar olan bölümünü ortadan kaldırmak mümkün. Yaşlanma ile birlikte meydana gelen hacim kayıplarını gidermek adına da nano yağ enjeksiyonu ve klasik yağ enjeksiyonunun bir arada kullanılması başarılı bir tekniktir. Yanak, alın, çene ve yüzün diğer bölgelerine de kolaylıkla uygulanabilmekte ve son derece doğal bir yüz görünümü elde etmekteyiz.”