Küresel piyasalarda değerleme rotasyonuyla riskli varlıklara yönelik talebin arttığı haftanın ilk işlem gününde negatif ayrışma yaşayan Türk Lirası, yeni işlem gününde dolar karşısında yüzde 1’i aşan değer kazandı.
Pazartesi günü yüzde 3’ün üzerinde yükseliş kaydederek 7,78’in üzerini test eden Dolar/TL yeni işlem gününde 7,67’nin altını gördü.
Türk lirası haftanın ilk işlem gününde diğer gelişmekte olan ülke para birimleri içinde en kötü günlük performansa imza atmıştı. 100 günlük hareketli ortalamasını yukarı yönlü kıran Dolar/TL Aralık ayından bu yana en yüksek seviyeyi görmüştü.
Risk priminde yüksek seyir sürüyor
Haftanın ilk işlem gününde 340 baz puanı geçerek 2021’in en yüksek seviyesini gören risk priminde yüksek seyir sürdü. Risk primi 345 baz puandan işlem görürken 2 yıllık gösterge tahvil faizi de yüzde 16,14 seviyesinde.
Dikkatler TCMB toplantısına çevrildi
Kurdaki yükselişte, ABD 10 yıllık tahvil getirilerindeki artışın devam etmesi, riskli yatırım araçlarından gerçekleşen çıkış etkili oldu.
Bununla birlikte piyasalarda gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Mart toplantısına çevrildi.
TCMB Başkanı Ağbal, bankanın blog sayfasında yayımlanan son yazısında stratejilerinin geçici olmadığını, fiyat istikrarı yönündeki emin adımların süreceğini belirtmişti.
Yabancılar TCMB’den ne bekliyor?
10 yıl vadeli ABD Hazine tahvili faizi Şubat ayı başından bu yana 50 baz puandan fazla artış kaydederek neredeyse salgın öncesi seviyelerde seyrediyor. Yabancı kurumlar ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) politika çerçevesini basit tutarak faiz artırımı yoluyla bir sıkılaştırmaya gitmesinin alınabilecek en iyi önlem olduğu kanaatinde.
Medley Global Advisors Gelişen Piyasalar Direktörü Nick Stadtmiller, TCMB’nin artan tahvil faizine karşı yapabileceği pek bir şey olmadığını belirterek, “Türkiye’deki faizler ile ABD faizler arasındaki fark halihazırda çok yüksek. Yapılması gerekenden fazla 100-200 baz puanlık bir artış çok fark yaratmayacaktır. TCMB enflasyonu düşürmeye odaklanmalı” dedi.
Gelecek aylardaki 100-200 baz puanlık faiz artış beklentisini koruduğunu belirten Stadtmiller, “ABD Hazine tahvili faizindeki görünüm Türkiye için para politikası değerlendirmemi etkilemedi” dedi.
Credit Agricole Gelişen Piyasalar Araştırma Müdürü Sebastien Barbe de küresel piyasalarda yaşanan gelişmelerin TL’de yaşanan düşüşte etkili olduğunu ve TCMB’nin buna cevap olarak faiz artırımı dışında pek bir şey yapamayacağını düşünüyor.
“Faiz artırımı enflasyon ile mücadelede TCMB’nin kararlı olduğunu gösterir ve piyasaları geride kalmak istemediği konusunda ikna eder” diyen Barbe, küresel tahvil faizlerindeki yükselişten sonra Mart ayındaki toplantı için tahminini revize ettiğini ve gelecek haftaki toplantıda 100 baz puan faiz artırımı beklediğini belirtti.
Ekonomi bürokrasisinde hareketli günler
Yurtiçi piyasalarda son günlerde ekonomi bürokrasisinde yaşanan hareketli günler de ana başlıklardan biri oldu. Pazartesi günü Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla’nın kendi isteğiyle istifa ettiği açıklanırken, Salı günü Resmi Gazete’de yayımlanan kararnameyle Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürlüğü görevinde de değişiklik yapıldığı açıklandı. Buna göre Zafer Sönmez görevden alınırken, onun yerine Arda Ermut’un getirildiği belirtildi.