2017’nin son aylarında kripto paraların yakaladığı ani yükseliş, ülkemizde ve dünyada pek çok insanın kripto para dünyası ile tanışmasına vesile olmuştu. O günlerden bu yana hem yurt içinde hem de yurt dışında kripto para alım satım işlemleri yapılabilecek pek çok yerli ve yabancı borsa kuruldu.
Kripto paraların, günlük hayatta kullandığımız standart merkezi para birimlerine kıyasla yatırım dışında önemli bir avantajı daha vardı: Para transferi. Eğer yüklü miktarda para transferi yapacaksanız, bunu Bitcoin ya da herhangi bir kripto para dönüştürüp karşı tarafa gönderebiliyor, saniyeler içinde, minimum kesintilerle ödeme imkanına sahip oluyorsunuz. Standart para birimleri ile para miktarına bağlı olarak büyük transferler saatler, hatta günler alıyor, %10’a varan kesintiler yapılıyordu.
Resmi Gazete’de yayımlanan, kripto paraların da dahil olduğu “sanal varlıklara vergilendirme” detayı:
29 Eylül 2020 tarihli Orta Vadeli Program’ın (OVP) onaylanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı’nda yer alan bu ifadeler, akıllara doğal olarak kripto paraları getiriyor. Buradan çıkarılacak ilk sonuç, resmi makamların kripto para işlemlerini bir şekilde vergilendirme yönünde çalışmalar yürütmeye devam ediyor olması. Ayrıca yine sanal varlıkların suç teşkil eden yasa dışı eylemler için kullanılmaması adına düzenlemeler bekliyor.
“Sanal varlıklar” tanımı kripto paralar dışında neleri kapsıyor?
“Sanal varlıklar” ya da İngilizce karşılığı ile “digital assets” kavramı, ilk olarak 90’lı yıllarda yaygınlaşan kişisel bilgisayarlar ile birlikte netlik kazanmaya başladı. Aslında “İkili sayı sistemine dayanan ortamlarda var olan, benzersiz şekilde tanımlanabilen, kullanım değeri bulunan her şey” sanal varlık tanımına giriyor.
Kısaca fotoğraflarımız, videolarımız, oyunlar, müzikler ve aklınıza gelebilecek her şey aslında sanal varlık tanımı içine dahil edilebilir. Ancak 2000’li yıllarda ve daha sonrasında blok zinciri teknolojisinin ortaya çıkışı ile birlikte “sanal varlık” kavramı, daha dar bir kapsama alanına sahip olmaya başladı, gerçek hayattaki “varlık” kelimesi ile benzer anlamlarda kullanıldı. Yani kripto paralar veya finansal bir karşılığı olduğu kanıtlanabilen, sanal ortamda saklanan her şey aslında bir sanal varlık olarak biliniyor.
Resmi Gazete’de yayımlanan detaylardaki sanal varlık kavramı, modern tanıma işaret ediyor, çünkü bir sanal varlığın vergilendirilmesi için gerçekte finansal bir karşılığı olması gerekiyor. Dolayısı ile kripto paraların vergilendirilmesine ilişkin çalışmaların kesin şekilde devam ettiği, ülkemizde bu yönde yapılacak regülasyonların yakın zamanda kesinleşeceği aşikar.
Son olarak, konuya ilişkin resmi kaynaklarda yer alan bilgiler doğrudan blok zinciri ya da kripto para içermeden kesin bir karar varmanın zor olduğunu söylemek gerek. Vergilendirme çalışmalarının nasıl sonuçlanacağını da önümüzdeki günlerde göreceğiz.