T24 yazarı Barış Soydan, THODEX vurgunu ardından kaleme aldığı köşesinde diğer ülkelerdeki denetim mekanizmalarını özetledi. Arnavutluk’a kaçtığı tespit edilen Kurucu Faruk Fatih Özdemir için Interpol’den kırmızı bültenle arama emrinin çıkarılması, krizin boyutlarını gözler önüne seriyor.
Her ne kadar “2 ila 10 milyar dolar” tutarı tartışma konusu olsa ve imkansız olduğu kaydedilse de ana konu bu vurgunların tüm yasa ve düzenlemelere, tüm denetim ve kurumlara rağmen yapılabiliyor olması. Emre Aydın’ın da dediği gibi “Çiftlik Bank’ın inekler ile ne kadar ilgilisi varsa Bitcoin’in de THODEX olayı ile o kadar ilgisi var”. Her iki vakada da görüyoruz ki denetim mekanizmalarında bir şeyler eksik. Diğer ülkeler ise bu konuda bize rehber olabilir.
Kripto para borsaları, diğer ülkelerde şöyle denetleniyor:
- Çin: Bu konuda en sert ülke desek yeridir. Borsa kurmak yasak, sadece yurt dışı borsalara işlem yapmak serbest.
- ABD: Mali Suçlar Uygulama Ağı (FINCEN) lisansı şart. Kara para aklama, terör finansmanı ile ilgili kurallara uymak zorunlu, kayıtları düzgün tutmak zorundalar. Uluslararası borsa transferlerinde alıcı ve gönderici bilgileri kayıt altına alınıyor.
- AB: Birliğin kara para aklama konusundaki yasa ve kurallarına tüm ülkeler uymak zorunda. Ancak diğer uygulamalar ülkeden ülkeye değişebiliyor.
- Almanya: 2020’de çıkan yasa ile kripto paralar tanımlanamayan madde olarak Bankacılık Kanunu’na eklendi. Kripto para alım satım ve saklama hizmeti veren tüm borsa ve şirketler lisans almak zorunda.
- Estonya: 2017’de yürürlüğe giren düzenlemenin ardından 2020’de sayıları 1000’e ulaşan borsanın lisansı, şartlara uymadığı için iptal edildi. Ülkenin Finansal Denetim İdaresi tüm kripto para borsalarını denetliyor.
- İngiltere: Borsalar ve yatırım şirketleri Finansal Yönetim İdaresi’nden (FCA) izin almak zorunda.
- Kanada: Borsalar, finans sektöründe faaliyet gösteren diğer şirketler ile aynı kriterlere uymak zorunda. Tıpkı ABD’de olduğu gibi uluslararası kripto para işlemleri hakkında bilgi vermek zorunlu
- Singapur: 2020’den bu yana kripto para borsaları için lisans alma zorunluluğu var.
- Avustralya: Borsalar, 2018’den bu yana mali suçlarla mücadele birimi AUSTRAC’tan izin almak zorunda. 2019’da yayınlanan kurallar piyasadaki vurgunları önlüyor.
- Japonya: 2018’de burada da dev bir vurgun yapılmıştı. Japon Finansal Hizmetler Ajansı (FSA) müdahale ederek sıkı kurallar getirdi. Borsalar FSA’dan izin almak zorunda.
- Güney Kore: Yine 2018 yılında Güney Kore Finans Denetim Kurumu (FSS) 2018 yılında kripto para borsalarının hesaplarına sahip bankaları denetlemeye başladı. 2020’de lisans alma zorunluluğu getirildi.
- Hindistan: Hint Merkez Bankası kararı ile 2018’de kripto para işlemleri yasaklandı, 2020’de bu yasak iptal edildi.
Sonuç olarak Türkiye’deki yasal otoritelerin devreye girip kripto para borsalarını, bankalar ile ilişkilerini denetlemesi gerekliliği bir kez daha anlaşıldı. Yaşananların kripto para veya blockchain ekosistemi ile değil, yasal boşlukları kestirip insanların ceplerindeki parayı çalmaya niyetli olan insanlarla ilişkisi var. Nasıl fiat para ile yüzyıllardır dolandırıcılık yapılıyorsa, şimdi de kripto paralar ile yapılıyor.