Oyuncu Ahmet Kural, müzikçi Sıla Gençoğlu’na karşı “hakaret, tehdit ve taammüden yaralama” kabahatlerini işlediği savıyla yargılandığı davada, 1 yıl 4 ay 20 gün mahpus cezasına çarptırıldı.
Mahkeme sonrasında hakkında çıkan karardan hoşnut olmayan Ahmet Kural avukatıyla birlikte çarpıcı açıklamalarda bulunmuş ve “Şiddette katiyetle bulunmadım. İki sevgili ortasında yaşanan bir olay buraya kadar geldi. Sokak tabiriyle eline almış bir evrak sallıyor. Bu bir intikam davası ve intikam dönüşüdür. Bunu birinci defa söylüyorum; Sıla hanım, hem fizikî hem de ruhsal şiddeti sever. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar gideceğiz” biçiminde konuşmuştu.
“SAVUNMA HAKKI UNSURLARI BÜSBÜTÜN YOK SAYILDI”
Ahmet Kural, mahkeme sonrası toplumsal medya hesabından da bir açıklama daha yayınladı:
“Bugün hukukun temel unsurlarından olan adil yargılanma ve savunma hakkı unsurları büsbütün yok sayıldı ve tarafıma hiçbir formda kelam verilmedi. Duruşmada hazır bulundurduğum tanıklarımın dinlenmesi taleplerimiz reddedildi. Olayın aydınlatılması ve çelişkilerin giderilmesi için ve haklılığımızı ispat edeceğimiz için toplanmasını istediğim tüm kanıtlarımın de reddedilmesiyle hakkımda ceza kararı verildi. Lakin hatırlatmak isterim ki burada ceza alıyor olmam hatalı bulunduğum manasına gelmiyor. Bu dava şimdi bitmedi. Hukuksal olarak avukatlarım bir üst mahkemeye giderek verilen bu karara itiraz edecekler. Düşünün ki karşı tarafın çalışanı olan şahitleri dinlenmiş fakat görgü şahidi olan ve Sıla’nın o gece meskenden sakin bir biçimde çıkıp gittiğini gören karşı komşum duruşmada hazır edilmesine karşın mahkemece dinlenmedi. Avukatım Sibel Aydın’ın da mahkemede söylediği üzere şayet tek taraflı beyanlar ve yalnızca karşı tarafın şahitleri dinlenerek karar verilecek idiyse neden duruşma yapıldı anlamak mümkün değil. Mahkeme kararını yazıp bana bildiri edebilirdi. Bu durumda birileri çıkıp lütfen bana anlatsın. Hakkınızda bir cürüm istinadı var ve kendinizi savunmanıza müsaade verilmiyor. Kanıtlar yok ediliyor ancak tekrar de adalete olan inancımı yitirmemeye, umutlu olmaya çalışıyorum. Ben bu davanın ardındayım. Tekrar tekrar söylüyorum kimseye şiddet uygulamadım, hakaret etmedim, kimseyi tehdit etmedim. Haklılığımı ispat etmek için sonuna kadar savaşacağım. Her vatandaş üzere hakkımı aramaya devam edeceğim. Hepimizin adil yargılanma ve savunma hakkı olduğunu hatırlatarak adaletin tecelli edeceğine inanıyorum.”
