Modacılarımız bu fırsatı hızla değerlendirmeli.
Bizim şalvar veya paçalı don olarak bildiğimiz formdaki bol, paçası lastikli pantolon modelinin İngilizcesi bloomer veya Türk pantolonu.
Bu tarihlerde kadınlar sadece ağır, uzun elbiseler giyebiliyordu. Türk pantolonu büyük bir kadın hareketine dönüşmüştü.
Amelia Bloomer'ın öncülüğünde pek çok kadın bu rahat giysiyi diz hizasında eteklerle giymeye başladı. Elbette kıyamet koptu, kadınların pantolon giymesi kabul edilebilirdi. Ağır eteklerinden bıkan birçok kadın bu devrimci harekete katıldı; pek çoğu sokaklarda rahatsız edildi ve hatta eski kıyafetlerine dönmek zorunda kaldı. Yine de kadınların pantolon giyme savaşında önemli bir yeri olan bu kıyafet feminizm tarihine geçti.
İşte şimdi bu geleneksel giysiden ilham alan modern şortlar gündemde.
Pandemi dönemi rahatlığından ilham alan bu pijama görünümlü şortlar trende dönüşüyor.
Son dönemde iç çamaşırı veya ev kıyafeti olarak görmeye alıştığımız lastikli, fırfırlı şortlar sokağa adapte oluyor.
İç çamaşırları ve pijamalarda zaten popüler.
Farklı formları ve boy seçenekleri olsa da dizüstü ve mini lastikli modeller öne çıkıyor.
Kimilerine göre bebek çamaşırı gibi, kimilerine göre yaşlı işi.
Bu eleştiriler çok popüler olmalarına engel olmuyor.
İster sevin, ister sevmeyin; bir Türk giysisinin gündeme gelmesi güzel.
Kadınların giydiği ilk pantolonlardan olması da ayrı bir anlam yüklüyor.
Siz nasıl buldunuz?
Bu içerikleri de okumak isteyebilirsiniz;