Sütyenler toparlama, dik tutma, ağrıları engelleme üzere gerçek fonksiyonundan uzaklaşalı çok oldu. Günümüzde çoğunlukla toplumsal baskı sebebiyle takılan ve bilhassa yaz aylarında azaba dönüşen sütyenden her geçen gün daha fazla bayan uzaklaşıyor.
1. Sütyenin külot üzere değil, korse üzere opsiyonel bir iç çamaşırı olduğunu kabul etmeyen yoktur.
Külotlar anatomik olarak iki cinsiyetin de genital bölgesini tahrişten, dış tesirlerden korur ve dış giysilerle bir bariyer oluştururken; sütyenin bu türlü bir fonksiyonu yok. Tahminen yalnızca emziren anneler için bu türlü bir kullanımı olabilir.
2. Sütyen de tıpkı korse üzere muhtaçlık durumlarında göğüsleri toplayan, kaldıran bir şey.
3. Özellikle büyük göğüslü bayanlarda sarkmaları önlemek ve sırt ağrılarını önlemek üzere faydaları var.
4. Ancak çağdaş toplumda bayan göğüs ucunun “sakıncalı” bulunmasıyla sütyenlerin kullanım hedefi değişti.
5. Bir öbür etken de bayan bedeninin idealize edilmiş olması.
6. Dayatılan algıya nazaran tüm bayanların büyük, lakin şeklen düzgün ve dik göğüsleri olmalı ve bunu da sütyen sağlıyor.
Meğer birazcık anatomi bilen biri bunun çok mümkün olmadığını rahatlıkla söyleyecektir.
7. Bu sebeple büyük memeliler için toparlayıcı, küçük memeliler için dayanaklı sütyenler kullanılıyordu.
Zira “ideal beden” için doğal yerine ekseriyetle silikon operasyonları, yani yapay görünüm örnek gösteriliyor.
8. Sırf bu dayatmalardan ötürü muhtaçlığı olmadığı ve kullanmak istemediği halde sütyene mahkum olan bayanlar artık bu duruma karşı çıkıyor.
9. Sütyen, tıpkı eski çağlarda topluma nazaran tüm bayanların “ince bir beli olması gerektiği” için nefessiz bırakan korse kullanma zorunluluğunun çağdaş versiyonu üzere görülüyor.
10. İsteyenin istediği şeyi giymesi lakin bunun bir mecburilik olmaması gerektiği savunuluyor ve her geçen gün daha fazla bayan bu akıma dahil oluyor.
11. Bu sıcakta nasıl dahil olunmasın ki?
Her kıyafetin fazla geldiği bu mevsimde sütyen daha fazla azaba dönüşüyor.
12. Kadınlar sütyensiz de şık ve inançlı görünebildiklerini göstermek istiyor.
13. Peki siz ne düşünüyorsunuz?
14.
15.
16.
