Salgılanan salgılar günlük hayatımız tarafından şekillenir ve vücudumuzun bir modülüdür. Lakin düşünmemeyi tercih edeceğiniz birtakım tuhaf beden salgılarımız da mevcut. Bu salgılar yalnızca ter, sümük ya da çapak kadar suçsuz değil, bazen tehlikeli de olabiliyor. Bir sefer salgılandıktan sonra kendi kendimize geçiremeyeceğimiz iltihaplara dönüşebiliyorlar. Gelin bu salgılar nelermiş ve hangi durumlarda oluşuyormuş bir göz atalım…
1. Kanlı irin
Vücudunuzda krem gibisi kıvamda kalın bir sıvı olarak ortaya çıkan irin, bağışıklık sisteminizin bir enfeksiyonla savaşmak için harekete geçtiğinin bir işaretidir. Bu sıvı, teknik olarak lökositler olarak bilinen meyyit beyaz kan hücrelerinden oluşur. Bu sıvının içerisinde mantar ve bakteri olabileceği için dokunulmaması gerekir.
İrin sarı, yeşilimsi yahut beyaz renkte olabilir. Bedenle tepkiye giren irin içindeki lökosit çeşidi olan nötrofillere iner. Nötrofiller, enfeksiyonlara reaksiyon veren birinci hücreler olan bağışıklık hücreleridir. Bir bakteri çeşidi olan, miyeloperoksidaz ismi verilen yeşil bir antibakteriyel protein yayar ve çok makûs kokar.
2. Salya
Salya ya da bilinen ismiyle tükürük, elektrolitler, mukus ve enzimler içeren bir sıvıdır. Ağızdaki tükürük bezlerinde üretilir. Yemek yerken tükürükteki mukus çiğnenmiş tüm yiyecek kesimlerini bir ortada meblağ ve boğazınıza ziyan vermeden kolay kolay aşağı kaymalarına yardımcı olur.
Diğer fonksiyonları ortasında kuru yiyeceklerin tadına bakmak da vardır, zira tükürükteki sıvı molekülleri çözünür hale getirerek tadı özgür bırakır. Tükürük ayrıyeten ağzınızı pak fiyat, yiyecek artıklarını temizler ve ağzınız her vakit epeyce taze kalır. Lakin, uyurken çok fazla salya üretilmez.
Çin tıbbı tükürüğü yüzyıllardır bir insanın sağlıklı olup olmadığını anlamak için inceler.
Tükürük uzun vakittir bir hastalık teşhis aracı ve hatta bir tedavi hali olarak kullanılmakta. Sağlıklı bir insanın sağlıklı tükürük enzimleri olduğu üzere rastgele bir hastalık da tükürüğünüzden anlaşılabilir. Klâsik Çin tıbbı tükürüğü genel sıhhatin bir göstergesi olarak kabul eder. İncil, İsa’nın gözlerine tükürerek kör bir adamın görüşünü nasıl geri kazandığını anlatır ve Romalılar da bu prosedürü nitekim de kullanmıştır.
Vücudumuz durmadan tükürük üretir. 19. yüzyılda Amerikan barlarının, otellerinin ve hatta bankalarının tükürüklerle donatılması yaygındı. Gereksinim ortaya çıktığında, bir kişi salgılarını kullanışlı bir kaba düzgün bir biçimde atabilirdi.
3. Kulak kiri
Cerumen, kulak kirinin tıptaki ismidir ve büyük ölçüde meyyit deri hücrelerinden, saçtan ve dış kulak kanalında bulunan ceruminous ve sebase isimli bezlerde üretilen salgılardan oluşur. Kahverengi, turuncu, kırmızı, gri yahut sarı bir renge sahip olabilir ve bu olağan bir şeydir. Kulak kanalını pak ve yağlı fiyat. Hatta ziyanlı bakterilere, mantarlara ve suya karşı korur. Salgıladığınız kulak kiri genetik yapınıza bağlıdır. Islak tip, Avrupa ve Afrika kökenli insanlarda daha üretkenken, kuru kükürt tipi Asya ve yerli Amerikan kökenli insanlarda bulunur.
4. Smegma
Smegma cinsel organların yakınında, bilhassa bayanlarda klitoris etrafında ve erkeklerde sünnet derisinin altında bulunan bir sıvıdır. Çoklukla kremimsi bir yapıda ve beyazımsı olan smegma keskin bir kokuya sahiptir. Terle karıştırılmış yağ bezlerinden elde edilen yağlar, meyyit deri hücreleri ve başka hususlar üzere doğal olarak salgıladığımız hücrelerden oluşur. Genital bölgeler nizamlı olarak temizlenmezse smegma güzel olmayan ve kaşıntılı bir duruma dönüşebilir.
5. Safra
Karaciğer tarafından salgılanan hafif alkali bir sıvı olan safra, elektrolitler, kolesterol, su ve bilirubin ismi verilen sarımsı bir pigment içerir. Bedenimiz günde yaklaşık bir litre safra üretir ve bu sıvı safra kesesinin akabinde yağın sindirilmesine yardımcı olduğu ince bağırsağa aktarılır. Birden fazla insan safra kesesi ile ilgili bir sorunu olmadıkça safrayı düşünmez, lakin bir vakitler bir kişinin mizacını ve özelliklerini belirleyen dört değerli ögeden biri olarak kabul edilirdi. Çok fazla sarı safra, asabi biri olduğunuz ve saldırganlığa yatkın olduğunuz manasına geliyordu.
6. Rheum (çapak)
Rheum – ya da öteki ismi ile uyandığınızda gözlerinizde gördüğünüz çapak- Yunanca bedensel akıntı manasına gelen rheuma sözünden gelir.
Rheum, burun ve ağzın yanı sıra kornea yahut konjonktivadan (gözü ve göz kapağını koruyan nemli zar) boşaltılan mukustur. Tertipli olarak göz kırpmak rheumun birikmesini pürüzler. Bu nedenle de uyurken gözünüzde çapak oluşması olağandır.
7. Sebum
Kulağınızın gerisini kaşıdıysanız ve tırnaklarınızın altında parlak mumsu bir unsur varsa endişelenmeyin. Bu yalnızca sebum. Sebum temel olarak yağ asitleri, kolesterol ve cildinizi nemli tutmaya yardımcı olan bileşiklerin bir karışımından oluşan bir çeşit cilt yağıdır. Ayak tabanlarınız ve avuçlarınız hariç, bedenin çabucak hemen tüm bölgelerinde bulunan yağ bezleri tarafından üretilir. Yüzünüz ve saç deriniz bu bezlerin en yüksek olduğu yerlerdir. Bu nedenle ergenlik devri üzere çok fazla sebum ürettiğiniz devirlerde yağlı saçlar yahut sivilce dolu bir yüzle karşılaşabilirsiniz. Hayatınızın her basamağında, fetüsün yeni yeni oluştuğu rahimde bile çabucak hemen mevcuttur.
8. Mukuza
Mukuza ya da mukus soğuk algınlığı geçirdiğinizde burnunuzdan ve boğazınızdan çıkan tüm sıvılardır. Yeniden de mukus bu iğrenç denilebilecek imajına karşın aslında yalnızca, neredeyse tamamı su olan nemlendirilmiş bir jeldir. Mukusun yüzde 5’i, enzimleri ziyan görmesine karşı koruyan bir bileşen olan müsin glikoproteinden oluşur.
Vücudumuz günde yaklaşık bir litre mukus üretir, fakat birçoklarını fark etmeden yutarız. Misyonu sinüslerimizi pak ve patojenlerden uzak tutmaktır. Olağanda mukus berrak yahut beyazımsıdır, fakat nötrofiller patojenlerle savaştıkça akın moduna geçer ve sarımsı yeşil bir renk alır. Hastalandığınızda bedeniniz çok hızlanır ve bakterileri yahut virüsleri sisteminizden atmaya yardımcı olmak için ek mukus üretir. Bu nedenle hastayken fazlaca mukus üretiriz lakin çok az üretirseniz de enfeksiyonlara daha yatkınsınız demektir.