Tipik olarak insülin direnci olan ve karın çevresi geniş insanlarda ortaya çıkan karaciğer yağlanmasının görülme sıklığı, son yıllarda zayıf veya normal vücut ağırlığına sahip olan insanlarda da artış gösterdi
Yapılan araştırmalar, karaciğer yağlanması olan insanların yüzde 40’ının normal kiloda veya zayıf olduğunu ortaya koydu.
Zayıf kişilerde gelişen karaciğer yağlanmasının sebepleri arasında PNPLA3 geninde mutasyona sahip olmak, ailesel kalıtımsal yatkınlık ve doğumsal metabolik hastalıklar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Onur Yaprak, ayrıca bağırsak mikrobiyatasında bozulma sonucu safra asitleri ve kolesterol metabolizmasının bozulması, kas dokusu kaybı, protein eksikliği, karın içi yağlanmada artma ve insülin direnci, hipertansiyon, früktozdan zengin beslenme, hareketsiz yaşam, tiroit bezinde yavaşlama, polikistik over, bazı ilaçlar, uzun süreli açlık veya damar yolundan beslenmenin de nedenler arasında sayılabileceğini söyledi.
Prof. Dr. Yaprak, bu kişilerde trigiserid, LDL, açlık kan şekeri yükseklikleri ve adiponektin düşüklüğünün de sıkça görüldüğünü dile getirdi.
GÖRÜLME ORANI ARTTI
Karaciğer yağlanmasının toplumda görülme oranının yüzde 25 civarında olduğunu belirten Prof. Dr. Yaprak, yağlanma olan bireylerin yüzde 60’ının fazla kilolu, yüzde 40’ının ise zayıf veya normal kilodaki insanlar olduğunu söyledi.
Karaciğer yağlanmasının sıklığı son yıllarda giderek arttığına dikkat çeken Yaprak, “Zayıf olup karaciğer yağlanması olan bireyler genel toplumun yüzde 5,1’ini, normal kiloda olup karaciğeri yağlı olan bireyler ise toplumun yüzde 12,1’ini oluşturuyor. Araştırmalarda zayıf bireylerin yüzde 10,6’sında normal vücut ağırlığına sahip olan bireylerin ise yüzde 18,3’ünde karaciğer yağlanması saptanmıştır. Zayıf ve normal kilolu kişilerde viseral yağlanma için vücut kitle indeksi yerine bel çevresi daha sağlıklı sonuç verse de en iyi değerlendirme MR tetkiki ile oluyor.” şeklinde konuştu.
ZAYIF BİREYLERDE TEDAVİ ZORLAŞIYOR
Zayıf olmasına rağmen karaciğer yağlanması olan kişilerde kan şekeri, hipertansiyon, kolesterol, LDL, trigliserid, insülin direnci gibi parametrelerin, aşırı kilolu insanlardan daha düşük ancak normal sağlıklı insanlardan daha yüksek olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yaprak, karaciğer yağlanmasının temel tedavisinin kilo vermek olduğu için zayıf olan kişilerde tedavinin daha zor olduğunu dile getirdi.
Bu kişilerde de vücut ağırlığının yüzde 5’i kadar kilo vermek, egzersiz yapmak, bağırsak florasını düzenlemek için probiyotik takviyesi, düzenli uyku, yağdan fakir ama proteinden zengin beslenmek, trigliserid, kolesterol ve kan şekerini kontrol altına almak için doktor tarafından verilecek ilaçları kullanmanın önerildiğini belirten Prof. Dr. Yaprak, “Total kolesterol düzeyinde en az yüzde 10 azalmayla birlikte 10 haftalık bir diyet ve egzersiz uygulaması ile yağlanmada en az yüzde 20’lik bir azalma elde edilebilmektedir.” dedi.