- Majör depresyon nedir?
Önceden zevk alınan şeylerden artık çok az veya hiç zevk alamama, süreğen bir depresif ruh hali, uykuya dalmakta ve uykuyu sürdürmekte problemler veya aşırı uyuma, iştahta azalma veya çoğalma gibi yeme sorunları, işlevsellikte kayıplar ve daha birçok farklı klinik durumla seyreden ciddi bir depresif bozukluktur.
- Majör depresyonun genel belirtileri nelerdir?
Ruhsal bozuklukların tanılarını içeren kriterler kapsamında Majör Depresif bozukluğun belirtilerini, aktivitelere karşı ilgisizlik ve keyifsizlik, depresif ruh hali (üzüntü, çökkünlük, umutsuzluk, suçluluk, umutsuzluk, çaresizlik ve boşluk duyguları gibi), uykusuzluk veya aşırı uyuma, iştah artışı veya azalışı, huzursuzluk, enerji düşüklüğü, konsantrasyon bozukluğu, işlevsellikte kayıplar, benliğe dair olumsuz düşünceler gibi durumlar oluşturmakla birlikte kişide tekrarlayan intihar veya ölüm düşünceleri de büyük önem arz eder.
- Majör depresyonun nedenleri nelerdir?
Kişiden kişiye değişmekle birlikte, genetik yatkınlık, beyin nörokimyasında bozulmalar ve çevre faktörleri sıralanabilmektedir. Bu nedenlerin her biri için konuşulabilecek birçok alt başlık ve parantezler vardır. Bunları belirleme yolunda iyi bir öykü alımı ve tedavi süreci gelmektedir.
- Majör depresyon için psikoterapi desteği nasıl olmaktadır?
Majör depresif bozukluk için birçok farklı psikoterapi uygulanabilmektedir. Uygulanan bu psikoterapiler hem ülkemiz hem de dünyada kullanılmakta, her biri farklı yaklaşımları ve terapi tekniklerini içeren programlar sunmaktadır.
Psikoterapinin ne kadar sürdüğünü veya adımlarının tek tek neler olacağını, kişiyle görüşme yapmadan evvel kesin ve net bir şekilde söylemek bizlere sağlıklı bir bilgi vermemektedir. Çünkü sürecin büyük bir çoğunluğu destek almak isteyen kişiye özgü olarak değişmekte ve ona göre şekillendirilmektedir.
Bunların yanında şu bilgileri vermek mümkündür: Psikoterapi süreçlerinin çoğunda ilk seanslar detaylı bir öykü alımına, değerlendirmeye ve formülasyona ayrılır. Bu aşamalar sayesinde problem, kişinin beklentileri ve sürecin gidişatı gibi noktalar ana hatlarıyla belirlenmiş olunur. Sonrasında devam eden görüşmeler ise bu belirlenen hedeflere ve ihtiyaca göre içerik alır. Görüşmeler sürerken, danışanın durumuyla ilgili değerlendirme ve formülasyonun hep devam ettiği, yeni veya acil ihtiyaçların ortaya çıkması durumunda terapi seanslarının ona göre düzenlenebilecek esneklikte olduğu not edilmelidir. Bu aşamalarda yol kat edildikten ve problem yükü hafiflemeye başladığında ise seansların aralıkları, danışanın da isteğine ve ihtiyaç seviyesine göre yeniden gözden geçirilebilir. Bunun ardından gelen izleme görüşmeleriyle ise hedefler üzerinde çalışılmaya devam edilirken buna eş zamanlı olarak danışanın takibinin yapılması, varsa karşılaştığı zorlukların veya yeni hedeflerin üzerinde de mutlaka çalışılması önemlidir. Bu basamaklarla yol kat edildikten sonra psikoterapi süreci danışan için en sağlıklı olacak zamanın planlanmasıyla bitirilir.
Psikoterapi süreçleriyle ilgili mutlaka üzerinde durulması gereken bir bilgiyle bitirmek gerekirse, hangi psikolojik sorun veya ruhsal bozukluk için uygulanıyorsa olsun, psikoterapilerin bir ‘süreç’ olduğu bilgisinde olmak, hem terapiye karşı motivasyon hem de terapide etkililik için oldukça büyük önem arz etmektedir.
(Aklınızdaki sorular veya randevu için profilimde bulunan numaradan bana ulaşabilir ve bilgi alabilirsiniz. Sağlıklı günler dileklerimle…)
Psikolog Duygu Karaca