İlişkiye orta vermek her vakit ayrılık manasına gelmez. Tersine, yanlışsız vakitte ve gerçek yerde verilen bir orta bağlantıya çok daha güçlü biçimde dönmenizi sağlar. Alışılmış muhakkak altın kuraları uygulamak kaidesiyle…
Peki nedir bu kurallar? Gelin birlikte bakalım!
👇👇👇
1. Bağlantıda olmak isteyip istemediğinize karar verin.
Ara verme kararını alırken münasebet durumunu gözden geçirmek ve istediğiniz yerde olup olmadığınızı sorgulamak en güzelidir. Hayatın gidişatına nazaran kimi vakit mesleğinize, okulunuza yahut kendinize odaklanmak isteyebilirsiniz ve bu sırada alaka yaşıyor olmak sizin için pürüz teşkil edebilir. Bu nedenle karşınızdakini hala severken bile bağlantıya orta verme kararı alabilir ve yapmak istediklerinize özgürce odaklanabilirsiniz. ✌️
2. Münasebetin toksik olup olmadığını sorgulayın.
Kimi bağlantılar vakitle toksik bir döngüye girerek her iki tarafa da ziyan vermeye başlar. Bu türlü bir bağlantıda bulunduğunu fark etmek ise ortadaki hisler nedeniyle her vakit o kadar kolay olmayabilir. Paha verdiğiniz birisiyle yaşadıklarınızın aslında ziyan verici ve zorlayıcı olduğunu düşünüyorsanız lakin o şahıstan tam olarak kopamıyorsanız orta vererek birtakım şeyleri güzelleştirebilirsiniz. En azından bu formda daha sağlıklı bir sürece girmiş olursunuz. 💚
3. Bağlantıyı bitirmeye hazır olmadığınızda orta vermek yeterli bir seçimdir.
Ayrılık için mantıklı nedenleriniz olmasına karşın ne yapacağınıza tam olarak karar veremiyor olabilirsiniz. Bu türlü bir durumda yapılacak en uygun şey alakaya biraz ara koyarak kendi içinize dönmektir. Yaşadıklarınızı ve ne yaşamak istediğinizi gözden geçirdiğiniz bu verimli süreç, münasebete tekrar ve çok daha güçlü formda dönmenizi sağlayabilir.
4. Sarsıcı bir durumla karşılaştığınızda kısa bir mola verebilirsiniz.
Hepimizin hayatında vakit zaman bizi derinden etkileyen olaylar yaşanabilir ve bu sarsıcı durum, ilgi de dahil olmak üzere pek çok şeyi etkileyebilir. Duygusal olarak yıprandığınız ve tam olarak ne yapacağınızı bilmediğiniz vakitlerde, partnerinizle gereğince sağlıklı bir irtibat kuramayabilirsiniz. Geçirilen bir kaza, alınan berbat haber yahut ihanet üzere durumlarda bir durup düşünmek en uygunudur. ✋
5. Karşınızdakinin gerçek kişi olduğundan emin değilseniz orta vererek birtakım şeyleri öğrenebilirsiniz.
Kimi vakit da iş üsttekilerden daha ciddidir ve aslında karşınızdakinin, aradığınız kişi olup olmadığını sorgulamanızla sonuçlanabilir. Şayet partnerinizle yalnızca yalnız kalmaktan korktuğunuz için birlikteyseniz, o münasebet pek de güzel bir alaka olmayabilir. Lakin bağlılığınız derinden gelen sevgiden kaynaklanıyorsa tam da olmak istediğiniz yerdesiniz demektir. Bunu anlamak içinse ilgiye biraz uzaktan bakıp karar vermeniz gerekebilir. 👀
6. Birtakım kurallar koyun.
Yukarıdaki durumların sonunda şayet olur da orta vermeye karar verirseniz kesinlikle uygulamanız gereken birtakım şeyler var.
Bunlardan birincisi, orta vermiş olsanız bile belli kurallara nazaran hareket etmeniz gerektiği. Yani, orta verirken partnerinizle birlikte bu süreçte ne yapıp yapamayacağınıza dair net biçimde konuşmanız gerekli. Aksi halde orta sürecinde yaptıklarınız daima karşınıza çıkabilir ve alakaya dönmek için çok geç olabilir. ⚠️
7. Nedeni net olarak paylaşın.
Neden ortaya gereksiniminiz olduğunu konuşmak da bu sırada yapmanız gerekenlerden. Zira bazen durum sizin için açık olsa da karşı taraf için birebir durum kelam konusu olmayabilir. Şayet hayatınızda yahut ilginizde neyi düzeltmeniz gerektiğini partnerinize açıklamazsanız ortadan sonra da birebir meselelerle karşılaşabilirsiniz.
8. Süreyi belirleyin.
Bütün bunların yanı sıra verdiğiniz ortanın mühletini de kararlaştırmanız gerekir. Örneğin; önünüzde kurs, okul, eğitim üzere şiddetli bir süreç varsa münasebete devam etmek için bunun tamamlanmasını bekleyebilirsiniz. Yahut bazen partnerinizle birlikte 1 hafta, 1 ay üzere muhakkak bir vakit dilimine de karar verebilirsiniz. Burada kıymetli olan gereğince ve sağlıklı bir müddette karar kılmaktır. Lakin fazla uzatılan ortaların her vakit kalıcı ayrılık riski taşıdığını da unutmamalısınız!
9. Vakti verimli kullanın.
Ara verdiğiniz sırada vaktinizin limitli olduğunu bilmeniz ve bu süreyi en âlâ halde kullanmanız gerekir. Bağlantınıza daha sağlıklı biçimde devam edebilmek için orta boyunca bağlantı marifetlerine, kendini söz prosedürlerine yahut problemlerle başa çıkma tekniklerine yönelebilirsiniz. Bu sırada ortayı neden verdiğinize bağlı olarak iş ve okul odaklı çalışmalar yürütmeniz de gerekebilir.
10. İçinizi dökün.
İlişkiye orta verdiğiniz vakit bir uzmanla yahut arkadaşlarınızla konuşarak rahatlamanız da hayli değerli. Zira dertleşmek ve diğerlerinden fikir almak, ileriki devirde bağlantınızı nasıl sürdüreceğiniz konusunda size yardımcı olabilir. Ancak bu sırada dış etkenlere fazla maruz kalmamaya ihtimam göstermeli ve her vakit kendi kararınızı vermelisiniz. Bu nedenle sonuncu karar etabında, partnerinizle konuşmaya ve ortak bir hissede bulmaya da dikkat etmelisiniz. ✌️
11. Bağlantıda önemli sıkıntılar olduğunda orta vermek tehlikeli olabilir.
İlişkinizde çok daha önemli problemler varsa ve birtakım taşlar yerine tam oturmamışsa orta vermek her vakit tehlikelidir. Zati inanç sıkıntıları yaşarken partnerinize orta vermek istediğinizi söyleyerek bu sorunu üst düzeye taşıyabilirsiniz. Münasebetiyle işler içinden çıkılamaz bir hal alabilir. Sonuç olarak bu üzere durumlarda, orta vermek yerine aranızdaki bağları kuvvetlendirmeyi denemeniz daha gerçek olacaktır. Bunun içinse çift terapisi üzere profesyonel usullere başvurabilirsiniz.
12. Ayrılma ihtimalini gözden çıkarmayın.
Bütün bunlara karşın, alakadan istediğinizi alamıyorsanız ve tam olarak düzgün hissetmiyorsanız artık kimi şeylerin vadesi dolmuş olabilir. Lakin kimse alakayı bitiren makus taraf olmak istemediğinden bazen verilen orta, ayrılık öncesi mazeret olarak kullanılır. Orta vererek ayrılığa giden yolu yumuşatabilir ve nispeten dostça bir ayrılık yaşayabilirsiniz. Ancak burada ortadan sonra partnerinize kesinlikle durumu açıklamalı, onu boş yere umutlandırmamalısınız. Genel olarak orta verme kararını alırken ve sonrasında her şeyi açık açık konuşmak en doğrusudur. 😉
