Çocukluk çağı kanserleri içinde löseminin en sık görülen kanser çeşidi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tunç Fışgın, lösemide tedavi oranlarının yüzde 85’lere kadar yükseldiğini söyledi.
2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası nedeniyle kıymetli bilgiler paylaşan Altınbaş Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tunç Fışgın, Çocukluk Çağı lösemilerinin, bir yıllık süreçte, 100 bin kişilik bir toplumda 3 yahut 4 olgu olarak ortaya çıktığını söz ederek, Türkiye’de yılda bin 200 civarında çocuğa lösemi tanısı konulduğuna işaret etti.
“Belirtilerin bilinmesi hayat kurtarır”
Hastalık belirtilerinin neler olduğunun bilinmesinin büyük değer taşıdığını belirterek, löseminin kan kökenli olması bulgu ve semptomlarının çok değişken olmasına neden olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Fışgın, “Gelişimi olağan olan bir çocukta gerisi sıra gelen tekrarlayan enfeksiyonlar, ısrar eden burun kanaması, diş eti kanamaları, idrar yahut kakadan kan gelmesi, uzunluğunda yeni çıkan lenf dokusu büyümeleri, ilerleyen solukluk, ısrar eden ve uykudan uyandıran kemik ağrıları üzere birçok farklı semptom gözlenebilir” diye konuştu.
Her çocukta ağrı, enfeksiyon, lenf nodu büyümesi ve morluk üzere semptomlar gözlenebildiğine dikkat çeken Tunç Fışgın, ailelere büyük sorumluk düştüğüne değinerek, “Lösemi üzere önemli hastalıklarda ailelerin çocuklarını uygun gözlemlemeleri hayat kurtarır. Bu semptomlar tekrarlıyor, ısrarlı bir biçimde ilerliyor ve bir ortada gözlemleniyorsa, aileler çocuklarını kesinlikle bir Aile Tabibi yahut Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmana götürmeliler” tabirlerini kullandı.
“Çocukların büyük bir kısmı tam olarak tedavi edilebilmektedir”
Prof. Dr.Tunç Fışgın, Löseminin artık tedavi edilebilir bir kanser çeşidi olduğunu belirterek, “Lösemide tedavi oranları yüzde 85’lere kadar yükseldi. Elbette alt kümeleri ve hastalık yaygınlığına nazaran farklı oranlar söylenebilir, lakin bugünün şartlarında ağır ve uzun bir tedavi süreci olmakla birlikte, çocukların büyük bir kısmı tam olarak tedavi edilebilmektedir. Bu da çok umut verici” dedi.
“Bazı faktörler olmakla birlikte, neden bulunamıyor”
Hastalığın gelişimine neyin neden olduğu hala tam anlaşılamadığını da söyleyen Prof. Dr. Tunç Fışgın, “Radyasyon, boya endüstrinde kullanılan kimi kimyasallar, kimi genetik hastalıklar üzere bilinen kimi faktörler olmakla birlikte olguların büyük bir çoğunluğunda bir neden bulunamıyor. Lakin tekrar de tüm çocukların mümkün olduğunca doğal beslenmesi, endüstiriyel paketlenmiş hazır besinlerden uzak durulması, zerzevat ve meyve tüketiminin arttırması ve tertipli eksersiz ve spor yapmasını şiddetle öneriyoruz” teklifinde bulundu. (DHA)
