Japon bilim insanlarından sonra Türk bilim camiası da zeytin çekirdeğini mercek altına aldı.
Yapılan araştırmalar, çekirdekteki mucizeyi ortaya koydu.
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sevgi Gezici ve araştırma ekibi, Kilis Yağlık Zeytin çeşidinden elde ettikleri zeytin çekirdekleri ile yapmış oldukları uzun süreli bilimsel araştırmaları doğrultusunda, ortaya heyecan verici sonuçlar koydu.
İHA’nın haberine göre; çekirdeğin içeriğinde, beyin hücrelerinin kendi kendini yenilemesi açısından önemli olan ‘nervonik asit’ bulunduğu ortaya konuldu.
Japonya, Kumamoto Üniveristesi’nden bir grup araştırmacı ile tamamlamış oldukları önceki çalışmada zeytin çekirdeğinin mide ve kolorektal kanser tedavisinde etkili olabileceğini ortaya koymuşlardı.
Etken madde elde edildi Doç Dr. Gezici ve ekibi, zeytin çekirdeğinden nörolojik hastalıklarda kullanılabilecek etken maddeyi elde etmeyi başardı. Yapmış oldukları bilimsel verileri sunmak için, dünya çapında yaklaşık bin kişinin katılım sağladığı ‘5.International Symposium on Phytochemicals in MedicineandFood (5-ISPMF)’ toplantısına davet edilen Doç. Dr. Gezici, elde ettikleri araştırma bulgularını uluslararası platformda da sundu.
“Nörodejenerasyonla ilişkili hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde önemli rol oynayan bir etken maddedir”
Zeytin çekirdeğinin timokinon, kafeik asit, oleuropein ve luteolin’in yanı sıra beyin gelişimi için oldukça önemli bir etken madde olan nervonik asit ihtiva ettiğini ortaya koyduklarını belirten Doç. Dr. Sevgi Gezici, şu ifadeleri kullandı:
”İnsanlarda sinir hücrelerinin önemli bir bileşeni olan nervonik asit; nörolojik bozuklukların ve multipl skleroz semptomları, adrenolökodistrofi, Zellweger sendromu ve Alzheimer dahil olmak üzere nörodejenerasyonla ilişkili hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde önemli rol oynayan bir etken maddedir.”
“Zeytinin sadece meyvesi ve yağı değil aynı zamanda çekirdeği de oldukça kıymetli”
Doç. Dr. Gezici, günümüzde dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de pek çok hastalığın gelişiminin önlenmesinde, tedavisinde ve hastalığa karşı etkili ilaçların geliştirilmesinde ‘Doğadan Gelen Şifa’ olarak nitelendirilen ‘Şifalı Bitkiler ve Doğal Ürünlere’ ciddi bir yönelimin olduğunu belirtti.
Gezici, “Ülkemizde bol bulunan zeytinin sadece meyvesi ve yağı değil aynı zamanda çekirdeği de oldukça kıymetli. Sağlık üzerine faydaları kanıtlanmış ve kahvaltı sofralarımızın vazgeçilmezi olan zeytin çekirdekleri; Anadolu Halk Hekimliğinde her derde deva olarak bilinen ve özellikle sindirim sistemi rahatsızlıklarında, gastrit ve ülsere iyi geldiği biliniyor. Zeytin çekirdeği, hemaroit hastalığında, kötü kolesterolün azaltılmasında ve şeker hastalığında da kullanılmaktadır.” dedi.
”Milli ilaç üretimi stratejik hedefler arasında”
Doç. Dr. Gezici, Türkiye’nin 2023 yılı stratejik hedefleri arasında yer alan milli ilaç üretimi konusunda, ilgili kurum ve kuruluşların desteği ile üniversitelerce oluşturulan uygulama merkezlerinde milli ilaç üretimi hedefiyle tedavi amaçlı yararlanılacak bitkilerin belirlenmesi ve bunların bilimsel olarak incelenmesi çalışmalarının devam ettiğine işaret etti.
Türkiye’nin sahip olduğu zengin bitki çeşitliliği ile şifalı bitkiler ve bitkisel ilaçlar konusunda dünyada yakın gelecekte söz sahibi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini vurguladı.
Milli ilaç üretimi hedefiyle tedavi amaçlı yararlanılacak bitkilerin belirlenmesi ve bunların bilimsel olarak incelenmesi konusunda çalışmaların devam ettiğini belirten Doç. Dr. Sevgi Gezici, şunları söyledi:
“Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Özaydın başta olmak üzere Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Balat’ın ve Uluğ Bey Yüksek Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (ULUTEM) ile Fitoterapi ve Tıbbi-Aromatik Bitkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi (FİTOTABAUM) Müdürü Prof. Dr. Nazım Şekeroğlu’nun da destekleri ile yurt dışından araştırmacılar ile birlikte zeytin çekirdeğinden nörodejeneratif bozukluklarda beyin hücrelerinin kendi kendini tamir etme yetisini artırmaya katkı sağlamaya yönelik ilaç etken maddesi geliştirilmesi ve üretiminin yapılması konusunda çalışmalar devam edecek. Gerçekleştirmiş olduğumuz çalışmalarımızda desteklerini esirgemeyen tüm kişi, kurum, kuruluş ve paydaşlarımızın katkıları yadsınamaz, kıymetli destekleri için teşekkürlerimizi sunarız’.”