Türk Eczacılar Birliği, yaptığı yazılı açıklamada ilaç krizinin gittikçe büyüdüğünü belirterek , “Ciddi bir ilaç yokluğu içerisindeyiz ve bu tablo gün geçtikçe derinleşiyor. Bizi hastalarımızla karşı karşıya getirmeyin” uyarısı yaptı.
Türk Eczacılar Birliği’nden yapılan yazılı açıklamada, hastaların ilaçlara ulaşamamasının nedeni olarak ilaç fiyatlandırma siyasetleri ile 14 yıldır güncellenmeyen ilaç fiyat kararnamesi gösterildi.
“Derinleşmekte olan bu kriz karşısında kamuoyunu uyarmak bizim vazifemiz, zira halk sıhhatini korumakla yükümlüyüz” denilen açıklamada, şu davet yapıldı:
“Uyarıyoruz; şayet sesimiz duyulmazsa, İlaç Fiyat Kararnamesi hakkındaki davetimiz kamu otoritesi tarafından kabul görmezse ilaç krizi daha fazla derinleşecek, daha çok sayıda ilaç bulunamaz hâle gelecek, halk sıhhati geri dönülmez biçimde yara alacaktır. Kamu otoritesi, hangi dağıtım ağında bu ilaçların bulunduğunu beyan ediyorsa temin etmeye ve hizmetimizi kesintisiz sürdürmeye hazırız.”
“İlk ilaç krizi değil”
Piyasada bulunmayan ilaç sayısının daima arttığına dikkat çekilen Türk Eczacılar Birliği’nin açıklamasında şu tabirler kullanıldı:
“Her ne kadar ilaç fiyatlarının artmasına karşı olsak da ilaç fiyatlandırmasına temel olan Euro kuru 4.57 TL iken aktüel Euro kuru 11 TL civarında seyrediyor. Ortadaki makas giderek açılıyor ve piyasada bulunamayan ilaç sayısı günden güne artıyor. Ve ne yazık ki bu karşı karşıya kaldığımız birinci ilaç krizi değil. Biz bunu yıllardır yaşıyoruz. Sıhhat Bakanlığı ve ilaç firmaları şubat ayında ilaç kurunda anlaşana dek pek çok ilacı temin edemiyoruz, hastamıza ilacını ulaştıramıyoruz.”
“Meslektaşlarımız susturulmaya çalışılıyor”
İlaç kriziyle ilgili kamuoyunu bilgilendirdikleri için baskı uygulanıp, susturulmaya çalışıldıkları belirtilerek, “Günlerdir mesleğimizi ve meslektaşlarımızı itibarsızlaştırmaya yönelik tavırlar ile karşı karşıyayız. Eczanelerimize kontroller düzenleniyor, meslektaşlarımız susturulmaya çalışılıyor ve amaç gösteriliyor. Bu tutumu kabul etmiyoruz. Önemli bir ilaç yokluğu içerisindeyiz ve bu tablo gün geçtikçe derinleşiyor. Bizi hastalarımızla karşı karşıya getirmeyin” yansısı lisana getirildi.