Selçuk Tepeli’den Kanal İstanbul Yorumu: ‘Hangi Devletin Projesi Acaba, Katar’ın mı, Birleşik Arap Emirlikleri’nin mi?’

“Soruşturmayla ilgili olarak mülkiye müfettişinin raporundaki ifadelerden okumak istiyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından billboardlara çıkartılan ‘Ya Kanal Ya İstanbul” ilanı Anayasa’nın 104, 123 ve 127’nci maddelerinde belirtilen idarenin ‘bütünlüğü ilkesi’, ‘kamu görevlerinde birliğin sağlanması’ ilkesine açıkça aykırı olduğu, devlet politikası haline gelmiş. Neye istinaden geldiğini bilmiyorum. Meclis kararı mı var? Anayasal çoğunlukla mı alındı bu karar? Niçin devlet projesi haline geldi? haline gelmiş diyerek afaki bir ifadeyle söylemek yetmez. Neden olduğunu da söylemek lazım.”

“Devlet politikası haline gelmiş ve devlet projesi olarak yürütülen bir projeye yine kamu kaynaklarının kullanılarak muhalefet edilmesinin mümkün olmadığı iddiaları. Yani kamu kaynağının kullanıldığı, yani hepimizin vergilerinin neye yarayacağını bilmediğimiz bir projeye akıtıldığı. Aynı zamanda bu cümlelerde itiraf edilmiş. Kamu kaynağının kullanılarak muhalefet edilmesi neden mümkün değilmiş. Birisi bana evrensel hukuktan Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasasından ya da bizim geleneğimizden göreneğimizden, binlerce yıllık devlet tecrübemizden birisi bana bunu açıklarsa sevinirim. Niye muhalefet edilemiyormuş acaba?”

“Hangi devletin projesi, Mesela Katar’ın mı, Mesela Birleşik Arap Emirlikleri’nin mi, Kanal İstanbul projesinden bahsediyorum. Kimler yatırım yapmış, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları mı faydalanıyor bundan, Onlar mı yatırım yaptı, Yoksa bunlar bundan dönemiyoruz biz. Çünkü bunlar yeni çeşit, yeni nesil kapitülasyonlar mı? Burada bir kavram ortaya atıyorum. Neo-kapitülasyonlar gibi bir şey olabilir belki. Niye dönemiyoruz belki de böyle bir şeydir.”

Dün inceleme dosyasındaki ifadelerde, Kanal İstanbul için ‘devlet projesi’ denilmesine ilişkin de konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Benim için değil” demişti.