Gazeteci, İsmail Saymaz, bir yıldır köşe müellifliği yaptığı Sözcü gazetesinden ayrıldığını duyurdu.
Saymaz, “Sözcü’ye veda” başlıklı açıklamasında gazeteden ayrıldığını duyururken, mesleğine “kardeş bir mecrada devam edeceğini” belirtti.
Saymaz’ın açıklaması şöyle:
“SÖZCÜ’de yaklaşık bir yıl evvel başladığım köşe müellifliği maceram bugün son buluyor. Gazetemin bana ayırdığı bu köşeyi ağır bir muhabirlik emeği gerektiren araştırmalarla, haberlerle, söyleşilerle ve kulislerle doldurmaya uğraş gösterdim.
İnandım ki bu köşe halkın kürsüsü olmalıdır.
Emeğiyle geçinenlerin…
Ezilenlerin…
Güne aç, ilaçsız ve işsiz uyananların…
Üniversitelilerin…
Kadınların…
İnançları, kimlikleri, lisanları ve tercihlerinden dolayı ayrımcılığa uğrayanların kürsüsü.
Bu kürsüden, memleketime bir kabus üzere çöken iktidar sahiplerini, partizan memurları, yandaş müteahhitleri, açgözlü kodamanları, merdivenaltı tarikatları, “Allah” diye diye istismar eden pirleri, PKK ve IŞİD üzere terör örgütlerini, yolsuzlukları, tabiat ve etraf kıyımlarını teşhir etmeye çaba ettim.
İş cinayetinde can vermişlere…
Azaba uğramışlara…
Devlet, işveren ve erkek şiddeti görmüşlere ses olmaya uğraştım.
Ferdî öfke ve hesaplaşmalarımı bu köşeye taşımadım.
Elden geldiğince başarılı olduğuma inanıyorum.
Vurgulamak isterim ki SÖZCÜ’de, kimi görüş farklılıklarıma rağmen bir harfime dahi müdahalede bulunulmadı. Yirmi yılı devirdiğim gazetecilik hayatımın en özgür günlerini yaşadığımı söylemeyi borç biliyorum.
Yarından itibaren bir okuru olarak SÖZCÜ’yü takip etmeyi sürdüreceğim.
Birinci açtığım gazete, yeniden SÖZCÜ olacak.
Merak eden varsa diye yazıyorum; mesleğime kardeş bir mecrada devam edeceğim.
SÖZCÜ Ailesi’ne katılmamı sağlayan patronumuz Burak Akbay’a…
Genel Yayın Direktörümüz ve ağabeyim Metin Yılmaz’a…
İşsiz olduğum aylarımda beni gazeteye davet eden Erdoğan Aktaş’a…
Yorum, tenkit ve katkılarını üzerimden eksik etmeyen başta Uğur Dündar, Hürmet Öztürk ve Deniz Zeyrek olmak üzere muharrir ağabey ve arkadaşlarıma…
Avukatımız İsmail Yılmaz’a…
Yayın direktörlerimiz Neşet Şenizel ve Serdal Saraç’a…
Her kahrımı çeken ve tanımaktan büyük onur duyduğum Kenan Kurtkaya’ya…
Sevgili Metin Köklüçınar ve Özkan Saçkan’a…
Yazılarım için en az benim kadar ter döken editörüm Bahar Kurşun’a…
Vaktini ve muhabbetini eksik etmeyen Mustafa Cesur’a…
Engin bir sabırla benden yardımını esirgemeyen sayfa sekreterlerimiz Adem Berber’e ve Muzaffer Akdoğan’a…
İnternette sayfamızda habercilik ismine büyük başarılara imza attığımız İsmail Şahin ve Taşkın Su’ya…
Büyük bir sahiplenişle bana kucak açan SÖZCÜ okurlarına teşekkür ederim.
Yazılarımda farkına varmadan incittiğim ve hakkına girdiğim olmuşsa özür dilerim.
Yeniden görüşmek dileğiyle…”
