Karar gazetesi muharriri Akif Beki, orman yangınlarına aktif müdahale yapılmaması konusunda “neden önlem alınmadı” sorusu yöneltildiği vakit, terör örgütü propagandası formunda sloganlar pompalandığını belirterek, “Hatta yangın söndürülemeyince söndürülememesinin hakkımızda daha güzel olacağına, şerden hayır doğacağına ikna denemeleri bile başladı. Meskeni yananların ‘İyi ki söndürülememiş’ diye sevinecekleri, ne kadar da şanslı oldukları ballandıra ballandıra muştulandı.
TOKİ’nin krediyle yenilediklerine bakanların ‘keşke benim de konutum yansaydı’ diyeceği, Gündoğmuş’un AK Partili Lideri Özeren’ce şahsen müjdelendi. İktidarı savunmak için geliştirilen bu avutma ve saptırma hezeyanları, kimi iktidar aktörlerine bile artık fazla geliyor.” diye yazdı.
30 Temmuz Cuma günü, Diyanet’in hutbesinin başlığının “Afetlere karşı sorumluluğumuzun idrakinde olalım” olduğuna işaret eden Beki, “81 vilayette, bütün mescitlerde okunan hutbe, yangınlara verilecek en güzel karşılığın sorumluluktan kaçmamak olduğunu hatırlatıyordu. Hakikat karşılığın, baştan tedbir almak, sonra da aktif müdahaleyle söndürmek olduğunu ayetle, hadisle söylüyordu.” sözlerini kullandı.
Yazının tamamı