Akıl hastanesi, insan zihninde daha çok hasara neden olan bir akıl tamirhanesi.
Akıl sağlığı korunmak istenen dışarıda bırakılanlar mı yoksa içeriye tıkılanlar mı olduğu bilinmez bir türlü.
İçeride olanların tedavisi içinse tarih boyunca akıl almaz yöntemler denenmiş, insan zihninin derinleri oyulmuştur.
Akıl hastanelerinde en sık uygulanan tedavi yöntemi pek çoğunuzun bildiği gibi, lobotomidir.
Frontal lobotomi, yani beynin frontal lobunun operasyon ile alınması, 20. yüzyılın başlarında oldukça gözde bir tedavi yöntemiydi ve psikiyatristler tarafından şiddetle önerilirdi.
Ağır psikolojik vakaların tedavi edilmesi için beynin ön lobundan bir delik açılıp, bir takım bağlantıların kesilmesi ya da tamamen yok edilmesi hedefleniyordu.
Depresyon, kişilik bozuklukları hatta zeka geriliği durumlarında bu yöntem uygulanırdı.
Akıl hastanelerinde tedavi gören (!) hastalara uygulanan bir diğer tedavi yöntemi ise, hidroterapidir.
Hidroterapi, ruhsal çalkantılar yaşayan, akli dengesi bozuk olan hastaları tedavi etmek amacıyla geliştirilmiş bir yöntemdi.
Tedavi için hastalar, içinde bulundukları duruma göre çok sıcak ya da çok soğuk su küvetlerine zorla yatırılıyordu.
Hiperaktif hastalar kaynayan suda bekletilirken, az hareket eden ve uyuşuk olan hastalar ise buz gibi sularda bekletiliyordu.
Hastalığın derecesine göre de hasta, küvette saatlerce ya da günlerce yatırılıyordu.
Hidroterapide kullanılan bir diğer yöntem ise, çok soğuk ya da çok sıcak suyun içinde bekletilmiş havluların hastanın vücuduna uygulanmasıydı.
Psikiyatristler, bu şekilde beynin ilgili bölümlerini uyardıklarını düşündüler yıllarca.
Fakat, istenilen gelişim süreci yakalanmadığı zamanlarda olayı bir adım daha ileri taşıdılar.
1900’lü yıllarında başında hidroterapinin fayda sağlamadığı konusunda tartışmaların yükseldiği bir dönemde akıl almaz bir olay yaşandı.
Akli dengesi yerinde olmayan bir hasta, Londra’da bulunan Bedlam Akıl Hastanesinde çarmıha gerilerek, üzerine yüksek basınçlı soğuk su sıkıldı.
Bu olayın basında yer almasıyla birlikte de hidroterapinin akıl hastanelerinde tedavi olarak kullanılması tarihe karıştı.
Günümüzde hidroterapi, su kullanarak ve sudan faydalanarak ağrının giderilmesi ve tedavi edilmesi konularında çalışmalar içeren, fizyoterapi kapsamında yer alan bir tıp dalıdır.
Bu yöntem; kan dolaşımını arttıran ve bir nevi rahatlama sağlatan bir tedavi türüdür ve halen kullanılmaktadır.
Elbette akıl hastalıklarını tedavi etmek gibi bir amaç güdülmeden…