Robotik alanında çağın ötesinde çalışmalar gerçekleştiren ve beşerlerle iş birliği yapabilen robotlar geliştiren Mitsubishi Electric, tescilli MAISART teknolojisinin ışığında gelecekte robotlara ruh ve şuur yüklenip yüklenemeyeceği konusunu gündeme getiriyor
MAISART Teknolojisi ile Robotlara Ruh Katıyor
Fabrikaların üretim sürecinde hayati değer taşıyan robotlar, sağladıkları sürat ve kolaylıklarla her geçen gün endüstride daha çok rol alıyor ve olağan bir iş gücü haline geliyor. Meskenden uzaya kadar pek çok farklı dalda ileri teknoloji tahlilleriyle öne çıkan Mitsubishi Electric, 1980’li yıllarda başladığı robotik alanındaki çalışmalarını hızlandırarak çağın ötesinde hassas, süratli, dar alanda çalışabilecek ve birebir vakitte beşerlerle iş birliği yapabilecek robotlar geliştiriyor. Beşerle bu kadar yakın temasta olan yapay zekâ takviyeli robotlara farklı bir boyuttan bakma gerekliliğine de dikkat çeken Mitsubishi Electric, bu noktada ilgi alımlı bir mevzuyu gündeme getiriyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Eser İdaresi ve Pazarlama Ünite Müdürü Tolga Bizel, Mitsubishi Electric’in tescilli yapay zekâ markası olan MAISART teknolojisinin insan davranış ve kanılarına benzeyen algoritması hakkında bilgi verdi ve öngörülerde bulundu.
Üretim bantlarında beşerle iş birliği içinde çalışacak robot yatırımlarının yakın devirde dünyada olduğu üzere Türkiye’de de çok daha süratli ilerlemesi bekleniyor. Robotlar, bulunduğu jeopolitik pozisyon itibariyle yeni pazar fırsatlarına açık bir ülke olan Türkiye’de ve yakın pazarlarda başta insan gereksinimleri olmak üzere pek çok alanda üretim yapabilecek. Pekala, robotlarla insanların bu kadar iç içe olduğu yeni dünya sisteminde yapay zekâsı ile mükemmeller yaratan robotlara sanki gelecekte ruh ve şuur de yüklenebilecek mi? Robotik alanda çağın ötesine geçen çalışmalarıyla dikkat çeken teknoloji devi Mitsubishi Electric, robotlara farklı bir perspektiften bakarak kıymetli bir mevzuyu gündeme taşıyor.
Robotlar artık daha süratli, hassas ve sezgisel
Yapay zekâ algoritmasına sahip robotların üretimde sağladığı avantajlardan bahseden Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Eser İdaresi ve Pazarlama Ünite Müdürü Tolga Bizel, şunları paylaştı: “Mitsubishi Electric olarak, 1980’li yıllarda başladığımız robotik alanındaki çalışmalarımızı hızlandırarak çağın ötesinde hassas, süratli, dar alanda çalışabilecek ve birebir vakitte beşerlerle iş birliği yapabilecek robotlar geliştiriyoruz. Sanayi 4.0’a cevap veren dijital fabrika konseptimiz [email protected] ve şirketlerin yapay zekâdan azamî yarar elde etmelerini sağlayan tescilli AI markamız olan MAISART (Mitsubishi Electric’s AI creates the State-of-the-ART in technology) teknolojimizle birçok çalışmada yer alıyoruz. Yapay zekâ ile geliştirdiğimiz yeni kuşak kolaboratif robotlarla şirketlerin robotik sistemlerini süratli, sezgisel ve daha düşük maliyetlerde kurmalarına, süratle değişen iş ortamları ve toplumsal gereksinimlere esnek bir biçimde karşılık vermelerine imkân sağlıyoruz. Robotlar, evvelce örneğin yalnızca bir aracın gövdesini değiştirirken artık lambaların yerleştirilmesi ya da ses sisteminin kurulması üzere insan eliyle yapılabilen daha hassas işleri tamamlayabiliyorlar. Robotlar, kolay ve kaba işlerden giderek daha komplike ve ince işleri yapabilir hale geldiler. Yakın gelecekte de robotlardan beklenen en büyük değişiklik hareket teknolojisi alanında olacak. Yapay zekâ algoritmasına sahip robotlardan eserin yerini değiştirmesi, hassas, kusursuz ve daha esnek çalışması beklenecek.”
“Robotlarımızın öğrenme mühleti 5 saatten 1 saate kadar düştü”
Mitsubishi Electric’in kompakt yapay zekâ, otomatik tasarım derin öğrenme algoritması ve ekstra verimli akıllı öğrenme uygulamalarını içeren özel yapay zekâ teknolojisini “MAISART” markasıyla tek bir çatı altında topladıklarını söyleyen Bizel; “Robotik alanında sesli denetimden 3D imaj uygulamasına kadar pek çok gelişme giderek sürat kazanırken öne çıkan uygulamaların başında robot sistemlerinin yapay zekâ ile geliştirilmesi geliyor. Mitsubishi Electric, tescilli MAISART teknolojisiyle şirketlerin yapay zekadan azamî yarar elde etmelerini sağlamak için çalışıyor. Bu teknolojimiz sayesinde beklenmedik arızaların önlenmesi ve arızaya yol açacak modüller hakkında kullanıcıların evvelce ikaz edilmesi mümkün hale geliyor. Makine öğrenmesi algoritmasını kullanan bu teknoloji, sensör datalarını tahlil ettikten sonra farklı operasyonel durumlar ortasında üretim makinesi geçişine ait bir model oluşturuyor. Bu sayede fabrika ve tesislerde verimliliği artırmak üzere makinelerdeki beklenmedik durumları işaret eden makine anormalliklerinin süratli ve hakikat bir biçimde tespit edilmesi sağlanıyor. Robotlarımız, klâsik sistemlere nazaran güç sensörüyle daha süratli ve sisteme ziyan vermeden çalışıyor; öğrenerek performansını giderek artırıyor. Robotlarımızın öğrenme mühleti de 5 saatten 1-2 saate kadar düştü” diye konuştu.
Yapay zekâ dayanaklı robotlar ve beşerler iş birliği içinde çalışacak
Mitsubishi Electric olarak Türkiye’de otomasyon içine entegre edilmiş robot teknolojisini sahiplenmeyi hedeflediklerini belirten Bizel, kelamlarına şöyle devam etti: “Bugüne kadar genelde yalnız çalışan robotlar, bundan sonraki devirde beşerlerle birlikte çalışan insansı robotlar olarak karşımıza çıkacak. Genel kanının tersine dijitalleşmenin, insanların işsiz kalmasına yol açmayacağını, lakin insanların emek yüklü işlerden zihinsel çalışmalara yönelmesini sağlayacağını söyleyebiliriz. Dijital dönüşümle birlikte işletmelerde yeni bir örgütsel yapının ve yerleşimin olacağı tarafında beklentimiz tartı kazanıyor. Bu noktada bir örnek vermek gerekirse; Japonya’daki Kani fabrikamızda 2003 yılında başlayan dönüşüm deneyimimizde, çizgi üretiminden dijital dönüşümle donatılmış hücresel üretim ve yüksek teknolojik sisteme geçtik. Burada da birçok çalışanın iş tarifinin esaslı halde değişeceğini gördük. Fabrikaların üretim sürecinde hayati ehemmiyet taşıyan robotlar, sağladıkları sürat ve kolaylıklarla her geçen gün endüstride daha çok rol alarak çok olağan bir iş gücü haline geliyor. Gelecekte robotların beşerlerle iş birliği halinde çalışacağı fabrikalar bizleri bekliyor. MAISART teknolojisinden aldığımız güçle Türkiye’de de üretim bantlarında beşerle bir arada çalışacak robot yatırımlarının bundan sonra daha süratli ilerleyeceğini düşünüyor ve bunun için çalışmaya devam ediyoruz.”
“Bizim robotlarımıza kattığımız ruh MAISART teknolojisidir”
Japonya’da insanların, doğal kaynakların ve tabiatın yanı sıra cansız varlıkların da bir ruhu olduğuna inanıldığını söyleyen Tolga Bizel, kelamlarını şöyle tamamladı: “Robotun acı hissetmesini sağlamak için robota bir dokunma ve ağrı hudut sistemi yerleştirilen Japon üniversitelerindeki çalışmalarda robotların diğerlerindeki dokunma ve acıyı anlayıp anlayamayacağı sorusunun cevabı aranıyor. Şayet robotların hissetmeleri mümkün olursa empati ve ahlakın ortaya çıkıp çıkamayacağı da önümüzdeki periyotta tartışılacak üzere duruyor. Yapay olarak zeki robotlarla simbiyotik bir toplum inşa etmek mümkün olacak mı ve ağrıyı hissedebilen bir robot bu toplumun değerli bir bileşeni olabilecek mi? Bu cins robotlar fizikî ve duygusal olarak insanlara yardım sağlayabilir mi? soruları soruluyor. Mitsubishi Electric olarak şunu söyleyebiliriz ki; bizim robotlarımıza kattığımız ruh tescilli yapay zekâ markamız olan MAISART teknolojisidir. Gelecekte robotlarımızın yapay zekâ teknolojileri içeren bir çeşit ruhu olacak ve beşerle bu ruh birlikte hareket edebilecek.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
