Türkiye Madenciler Derneği (TMD) İdare Şurası Lideri Ali Emiroğlu, dünyada bilinen 90 çeşit madenden 80’inin Türkiye’de bulunduğunu belirterek, “Türkiye bir maden ülkesi. Bu potansiyeli daha insani, çevreci ve verimli kullanmak ismine dernek olarak bir inisiyatif üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz madenciliğin kalitesini artırıp, Türkiye’nin gayri safi ulusal hasılası içindeki hissesini yüzde 1’den yüzde 4’e çıkarmak.” dedi.
Emiroğlu, yaptığı açıklamada Almanya’da madenciliğin gayri safi ulusal hasılaya oranının yüzde 4, ABD’de yüzde 4,5, Kanada’da 7,5, Avustralya’da 8,7, Çin’de yüzde 13, Rusya’da yüzde 14 ve Hindistan’da yüzde 15 düzeyinde olduğunu söyledi.
Ülkelerin refah düzeyi ile kendi madenlerini kullanması ve işletebilme kabiliyeti ortasında direkt bir münasebet olduğunu vurgulayan Emiroğlu, “Türkiye’de madencilik kesiminin kazalarla ya da felaketlerle anılması bizim gelişmemizi engelleyen ögelerden biri ancak madenciliğin değerini yanlışsız anlatmak zorundayız. Son periyotta dernek olarak bilhassa bu mevzuda çalışmalar yapıyoruz. Madencilik yapılan başka ülkeleri gözlemleyip, kıymetlendiriyoruz.” diye konuştu.
Emiroğlu, Covid-19 salgını sürecinde üretim sınırlarında yavaşlama, aksaklık, endüstriler için hayati ehemmiyete sahip madenlerin lojistiğinde problemler yaşandığını, bu devirde kendi kendine yeten ülkelerin endüstrilerinin krizden daha az etkilendiğini aktardı.
Türkiye’nin bulunduğu coğrafya içinde bilhassa metalik madenler açısından varlıklı pozisyonda olduğuna işaret eden Emiroğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de tüm madenlerin rezerv çalışmaları olumlu. Bilhassa çok önemli bir altın potansiyeli var fakat gereğince üretime geçmedi. Şu an yaklaşık 6 bin 500 tona yakın bilinen potansiyel var. Geçen yıl Türkiye Cumhuriyeti tarihinde 40 ton altın üretilerek rekor kırıldı. Çok kısa müddette 100 tona ulaştırma potansiyeli de mevcut. Lakin tüm madencilik sürecinde değişim gerekiyor. Biz TMD olarak bir çalışma yürütüyoruz. Dünyada bilinen 90 çeşit madenden 80’i Türkiye’de bulunuyor. Türkiye bir maden ülkesi. Bu potansiyeli daha insani, çevreci ve verimli kullanmak ismine dernek olarak bir inisiyatif üzerinde çalışıyoruz. Emelimiz madenciliğin kalitesini artırıp, Türkiye’nin gayri safi ulusal hasılası içindeki hissesini yüzde 1’den yüzde 4’e çıkarmak. Madenciliğin Türkiye’de, ham husus verdiğimiz sanayi üretimi ile birlikte iktisada katkısı 40 milyar dolar düzeyinde bulunuyor.“
Emiroğlu, Türkiye’de yanlış uygulamaların yapıldığı madenciliğe karşı insan, etraf ve madencilik bahislerini önceleyecek inisiyatif hakkında bilgi verdi.
“Üretim yaptığınız yerlerde etrafa, tabiata ziyan vermemeyi amaçlama, yer altı su kaynaklarının yerine yer üstü kaynaklarını az ve verimli kullanma, madenciliğin yapıldığı bölgedeki insanlara uzun devirli yarar ve kısa periyotlu değişimlerden bahsetme, madencilik faaliyetinin bittiği bölgelerde rehabilitasyon çalışmaları üzere gayelerle şuuru artırmak istiyoruz. Ayrıyeten üretimde karbon ayak izinin düşürülmesi için gerekli dönüşümleri ortaya çıkarmayı amaçlıyoruz.“