Milletlerarası Çalışma Örgütü (ILO) yayımladığı raporda, şu anda 4,1 milyar insanın ulusal toplumsal muhafaza sistemlerinden hiçbir gelir garantisi elde edemediğini, dünya nüfusunun yalnız yüzde 47’sinin faal olarak en az bir toplumsal müdafaadan yararlandığını ortaya koydu.
ILO, “2020-2021 Dünya Toplumsal Koruma” raporunu “Daha Uygun Geleceği Ararken, Toplumsal Müdafaa Yol Ayrımında” başlığıyla yayınlandı.
Bloomberg HT’de yer alan habere göre örgütün açıkladığı raporda, global salgınla uğraşın “dengesiz ve yetersiz” seyrettiği vurgulanarak, yüksek ve düşük gelirli ülkeler ortasındaki açığın daha da derinleştiği, tüm insanların hak ettiği, çok gereksinim duyulan toplumsal müdafaanın sağlanamadığı belirtildi.
Raporda, şu anda 4,1 milyar insanın (dünya nüfusunun yüzde 53’ü) ulusal toplumsal muhafaza sistemlerinden hiçbir gelir garantisi elde edemediği, dünya nüfusunun yalnız yüzde 47’sinin aktif olarak en az bir toplumsal müdafaadan yararlandığı ortaya konuldu.
Toplumsal müdafaada kıymetli bölgesel eşitsizliklerin olduğuna yer verilen raporda, dünyada en geniş toplumsal güvenlik kapsamına sahip bölge olan Avrupa ve Orta Asya’da insanların yüzde 84’ü en az bir yardım kapsamında bulunurken, Afrika’da bu oranın yüzde 17,4 olduğu ortaya kondu.
“Düşük gelirli ülkeler GSYH’nin sırf yüzde 1’ini toplumsal muhafazaya harcıyor”
Raporda, dünyada çocukların büyük çoğunluğunun faal toplumsal müdafaadan mahrum durumda olduğuna işaret edilerek, dünyada yalnız dört çocuktan birinin toplumsal müdafaa yardımı aldığı tabir edildi.
Toplumsal muhafazaya ait kamu harcamalarının kıymetli ölçüde değişkenlik gösterdiğine yer verilen raporda, “Ortalama olarak, ülkeler gayrisafi yurtiçi hasılalarının (GYSH) yüzde 12,8’ini toplumsal müdafaaya (sağlık hariç) harcıyorlar. Öte yandan, yüksek gelirli ülkeler GSYH’lerinin yüzde 16,4’sını düşük gelirli ülkeler ise yalnız yüzde 1,1’ni toplumsal muhafazaya harcıyor.” tabirine yer verildi.
Raporda, finansman açığının (herkese en azından asgarî toplumsal muhafazayı sağlamak için gereken ek harcama) Covid-19 krizi başladığından beri yaklaşık yüzde 30 arttığı belirtilerek, en azından temel toplumsal muhafaza kapsamını teminat altına almak için, düşük gelirli ülkelerin her yıl ek olarak 77,9 milyar dolar, düşük-orta gelirli ülkelerin her yıl ek olarak 362,9 milyar dolar ve üst-orta gelirli ülkelerin her yıl 750,8 milyar dolar daha yatırım yapması gerekeceği vurgulandı.
