Tüm geleneklerimizi yaşatabileceğimiz, özel yemekler pişirebileceğimiz bayramlara…
Kalabalık sofralar, aile buluşmaları ve konukları tek sözle anlatan, birçok manası içinde barındıran bayram…
Bayram yemekleri; tabakta sunulanlar ve uğruna sofra kurulanlar olarak ikiye ayrılıyor. Anneannelerin kurduğu sofraların vazgeçilmezi sulu yemekler değil mi?
Bayram sabahları Antep’te gün onunla başlıyor: Yuvalama
Antep’te bayram kahvaltısında yuvalama yemeyen yok diyorlar.
İç Anadolu’ya bayramı getiren: Bamya çorbası
İç Anadolu genelinde bayram boyunca tüketilen bir yemek olan bamyanın çorbası, Konya’da bayram sabahlarının vazgeçilmezi…
Bayramda içleri ısıtan sıcacık bir anne yemeği: Sulu köfte
İçmeden bayrama başlayamayan Kayserililer için: Mantı
Evet hakikat okudunuz! Kayseri’de bayram sabahı mantı içiliyor. Mantı içmek tabiri, çorba niyetine içildiği için kullanılıyor.
Bayram sofralarında yemekten evvel bir çorba içilecekse: Yoğurtlu çorba
Aile büyüklerinin sıklıkla pişirdiği, klasikleşmiş bir çorba!
Yemeklerin vazgeçilmez yancısı bayramda da yalnız bırakmıyor: Pirinç pilavı
Bayram sofralarında pirinç pilavı olmadan olmaz desek yeridir. Ayrıyeten Antep’te bayram kahvaltılarında pirinç pilavı yendiğini biliyor muydunuz?
Bayramda yapılan standart sulu yemeklerden: Etli nohut yemeği
Nohut yemeği yemeden bir bayram geçiren var mı?
Her sofranın vazgeçilmezi: Yaprak sarması
Etli mi olsun zeytinyağlı mı?
Karadeniz’de bayram masası onsuz olmaz: Turşu kavurması
Bir de ekseriyetle porsiyonluk yiyeceklerin yer aldığı ikram tabakları var. Menüye bazen çorba da dahil olabiliyor.
İkram tabaklarının olmazsa olmazları ortasında dolma, börek ve tatlı yer alıyor.
Bir de Muş versiyonu var olağan: Hazüt
Yöresel ismi ‘Hazüt’ü duymadıysanız da lahana sarmasını kesinlikle yemişsinizdir!
Sarmanın Karadeniz versiyonu: Karalahana sarması
Kıymalısı, peynirlisi her haliyle kabülümüz: Su böreği
Tatlıların baş tacı: Konut baklavası
Konut baklavasının cevizli olanı makbuldür. Lakin Karadeniz yöresinde fındıklı tercih ediliyor.
İzmir’de asırlardır süren bir gelenek: Ekmek dolması
Dolmalık ekmek üretimi İzmir’in fırınlarında hala devam ediyor.
Bursa’da her konuğa ikram edilen Kemalpaşa nam-ı öteki: Peynir tatlısı
Erzurumlular için öbür bir bayram tatlısı düşünülemez: Kadayıf dolması
Toroslardan gelen bayram geleneği: Külçe tatlısı
Uzun yıllardır süregelen bir bayram geleneği olan külçe tatlısı, arife sabahından pişiriliyor. Sac üzerinde pişirilen hamurun üzerine içerisine çörek otu ve susamlı pekmez sürülüyor.
Her yörenin bir bayram çöreği bulunuyor. Arife gününden itibaren bayram boyunca tüketilen bu çörekler adeta bayramın gelişini müjdeliyor.
Bayram çöreklerinin hem şekerli hem tuzlu seçenekleri bulunuyor.
Ödemiş’in köy dışına çıkması yasak olan bayram geleneği: Dibile tatlısı
Atalarından miras kalan tanımı tüm köy bayanları imece metodu hazırlıyor. Dibilenin en çok göze çarpan özelliği Mihr-ü Süleyman formundaki demir ile hazırlanıyor olması…
Gaziantep’in tadına doyum olmayan tescilli bayram geleneği: Kahke
Kahkenin tatlı, tuzlu, tahinli başta olmak üzere birçok çeşidi yapılabiliyor. İçerisindeki mahlep onu vazgeçilmez kılıyor.
Bayramın aranan yüzü: Hatay kömbesi
Kahramanmaraş için Ramazan bayramı demek: Maraş çöreği
Eskilerde sadece Ramazan bayramına has pişirilen bir yiyecek olan Maraş çöreği, Maraş’ın yöresel lezzetleri ortasında yer alıyor.
Bayramın gelişini kokusuyla haber veren: Diyarbakır çöreği
Bayrama birkaç gün kala pişirilmeye başlayan bu çörek jenerasyondan nesile aktarılan gelenekler ortasında yer alıyor.
Buram buram bayram kokan şu içerikler de ilginizi çekebilir
